İzmir'de peş peşe meydana gelen depremlerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Ahmet Ercan'dan “Yazlıklarınıza gidin" açıklaması geldi. “O BÖLGEDEKİ GERGİNLİK 6,9 İLE 7,2'LİK BİR DEPREMİN OLMASI GEREKTİĞİNİ ORTAYA KOYUYOR" Jeofizik uzmanı, deprem bilimci Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, bugün Midilli önlerinde meydana gelen ve İzmir'i etkileyen deprem fırtınasını değerlendirdi. İzmir'de şu anda bir deprem fırtınası yaşandığını söyleyen Prof. Dr. Ahmet Ercan, “Bugün 4,1'den sonra 5,1 deprem olmuş olması bize küçük bir deprem oluyor izlenimi vermişti ama sonra 4,6 olarak bir depremin daha olması, 5,1'lik depremin bir ana deprem olmadığını gösterdi. Kaldı ki, arkasından bir 5,2'lik deprem daha oldu. 4,6 ve 4,7'lik depremler ile de devam etti. Bu olağan bir süreç değil. Dolayısıyla burada bir deprem sağanağı var. Deprem sağanağı, Midilli'nin olduğu yerde bir gerginlik birikiminin olduğunu ve bunun boşalmakta zorluk çektiğini gösteriyor. Burası bir depreme gebe. 2017'de 6,3'lük bir deprem olmuştu ama o bölgedeki gerginlik 6,9 ile 7,2'lik bir depremin olması gerektiğini ortaya koyuyor. İşte bu deprem oluncaya kadar, burada bu tür deprem sağanakları ve gerginlik boşalımları olacaktır" dedi. “ARTIK İZMİR'DEKİ YAPILAR VE YER, 30 EKİM ÖNCESİNDEKİ SAĞLAMLIKTA DEĞİL" Burada büyük bir deprem beklenip beklenmediği sorusuna ise Ercan, “Bu depremi ben bekliyorum ama zamanı konusunda bir şey söyleyemem. Depremler siyasi sınır tanımazlar. Her ne kadar Midilli Yunanistan sınırlarında olsa da, Türkiye sınırlarına uzaklığı 15 kilometre falandır. Siz de gördünüz, Sisam'da olan 7 büyüklüğünde bir deprem 78 kilometre ilerideki Bayraklı'da yıkım yarattı. Yaklaşık 9 yıkım gücünde bir yıkım gördük orada. Bu kez, iş Midilli'ye geldi. Midilli'deki bir depreme yakın olan yerler Karşıyaka, Çiğli, Menemen. Bu ilçelerin bulunduğu kesimler de Gediz Çatalağzı'nın yani birinci sınıf tarım alanlarının üstünde yer alıyor. Yani 1. Sınıf tarım alanları ne demek? Sulak, verimli, gevşek olan alanlar demek. 30 Ekim'deki Sisam depreminde sadece yapılar yorulmadı, yer de yoruldu. Üstündeki yapıları taşıma gücü, eskisi kadar güçlü değil. Dolayısıyla daha küçük boyuttaki bir deprem, yapılarda ve yerde daha büyük bir değişiklik ve yıkımla sonuçlanabilir. O açıdan çok önemli. Yani artık İzmir'deki yapılar ve yer, 30 Ekim öncesindeki sağlamlıkta değil. Hatta şu an Karşıyaka, Bostanlı, Mavişehir, Bayraklı ve Bornova'da hala ayakta olan yapıların bir kısmı ayakta ama yıkılma eşiğine gelmiş durumda. Bundan sonra İzmir veya çevresinde olan 6,5'tan daha büyük bir deprem, korkarım ki bu yapılarda göçüntülere neden olabilir. Buradaki sıkıntının ana kaynağı bu bölgelerin yapılaşmaya açılmasıdır. Çözüm, buraların tamamen temizlenip eski durumlara getirilmesidir" diye yanıt verdi. “YAZLIĞI OLANLAR YAZLIKLARINA GİTSİN" Riskli bölgelerde yaşayan vatandaşlara ise Ercan, şu önerilerde bulundu: “Depremden korkmayın diye bir olay olmaz. Depremden korkulur. Biraz sallandığın zaman, evinin iyi bir yerde ve sağlam olduğunu düşünmüyorsan, ölüm aklına gelir insanın insanlar evlerine güvenmiyorsa ve oturdukları yer kötüyse en azından birkaç gün ya da birkaç hafta olanakları varsa arkadaşlarının yanına gitsinler. Yamanlar Dağı'na gitsinler, Balçova'ya gitsinler, Buca'ya, Şirinyer'e, Bornova ve Bayraklı'nın tepelerine gitsinler. İzmir'den uzaklaşmalarına gerek yok. Buraları sağlam yerler. Yazlığı olan insanlar da yazlıklarına gitsinler" “2020'DE BAŞLAYAN BU DEPREM YIĞILMALARI 2022'YE KADAR DEVAM EDECEK" 2020'de başlayan deprem yığılmalarının, 2022'ye kadar devam etmesini beklediğini dile getiren Ercan, salgın döneminde bunun kötü bir şey olduğunu vurgulayarak, “Yazlığı olanlar zaten kovid nedeniyle İzmir'e dönmediler. Çünkü 30 Ekim'deki depremden sonra İzmir'de salgın patlama gösterdi. Siz de gördünüz, kurtarmacılar geldiğinde maskeleri yoktu. Kurtardıkları kişilerde kovid var mı yok mu bilmeden onları kucaklayıp götürdüler ve İzmir'de salgın patladı. Sağlık bilimcileri dinlediğimizde 2022'ye kadar bu devam edecek diyorlar. Ben de deprem bilimci olarak maalesef 2020'de başlayan bu deprem yığılmalarının 2022'ye kadar devam edeceğini bekliyorum. Bu çok kötü bir şey çünkü deprem diyor ki dışarıya çık, salgın da diyor ki içeride dur" şeklinde konuştu. “6,5 İLA 6,8 BÜYÜKLÜĞÜNDE BİR DEPREM OLACAK AMA ZAMANINI BİLEMİYORUZ" Ege bölgesinde olan bir depremin yaklaşık 150 kilometre uzağındaki bütün il, ilçe ve köyleri etkileyeceğinin altını çizen Ercan, “Midilli'de olabilecek bir deprem Manisa'yı, Kırkağaç'ı, Akhisar'ı, Torbalı'yı, Kuşadası'nı özellikle Aydın'ın Batı kısımlarını etkiler" dedi. Ege'de 6,5 ila 6,8 büyüklüğünde bir deprem olur ama bu ne zaman olur bilemiyoruz. Ancak er ya da geç olacak diyen Prof. Dr. Ercan, şöyle devam etti: “Onun için yapmamız gereken, kentsel dönüşüm yasasından da yararlanarak bir an önce sağlam yerde, sağlam konutlara göçmemizdir"