Koronavirüs (Covid-19) sonrasında küresel bir toparlanmaya yönelik yol haritasının açıklandığı toplantıda konuşan BM Türkiye Temsilcisi Alvaro Rodriguez virüse karşı bulunan aşıların her şeyi garanti etmediğini söyledi. BM Gıda ve Tarım Örgütü Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu da beslenme alışkanlıkları değiştirildiği takdirde iklimin korunabileceğini ifade etti. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) ev sahipliğinde ‘21'inci Yüzyılın Yeniden İnşası: Covid-19 Sonrası Sürdürülebilir İyileşme’ toplantısı çevrimiçi olarak gerçekleştirildi. Toplantıda, pandemi sonrası sürdürülebilir ve kapsayıcı toparlanmaya yönelik küresel bir kampanyanın başlatılması için rehberlik edecek 10 önceliği kapsayan konular masaya yatırıldı. Çevrimiçi gerçekleştirilen toplantıya BM Türkiye Mukim Koordinatörü Alvaro Rodriguez, FAO Orta Asya Alt Bölge Koordinatörü ve Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu, BAU Rektörü Prof. Dr. Şirin Karadeniz ve BAU Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ebru Canan Sokullu katıldı. "AŞILAR HER ŞEYİ GARANTİ ETMİYOR" Toplantıda ilk sözü alan BM Türkiye Mukim Koordinatörü Alvaro Rodriguez, Covid-19 öncesine dönmenin şu an için çok zor olduğuna dikkat çekerek, "Biz dünyayı daha ileriye götürmeye çalışıyoruz. Çözüme ulaşmak konusunda da oldukça zorlanıyoruz. Aşılar kesinlikle her şeyi garanti etmiyor. Oldukça kritik bir süreçteyiz ve zor kararların alınması gerekiyor. Pandemi döneminde iklim kriziyle nasıl başa çıkabileceğimizi hâlâ bulamadık. Bu konuya yeteri kadar yönelmediğimizi düşünüyorum. Bu dönemde ilgi çekici konulardan birisi de dijitalleşme oldu. Covid-19 bize dijitalleşme ile birçok şeyi yapabileceğimizi gösterdi. Farkında olmadığımız birçok şeyi bu yolla halledebiliyoruz. Öte yandan farklı yerlerde dijitalleşmede bir eşitsizlik olduğunu da görüyoruz" dedi. "2021’DE PEK ÇOK SORUNU SIFIRLAMAMIZ GEREKİYOR" Sözlerine bu özel toplantının BM’nin hedeflerine yardımcı olacağına inandığını söyleyerek başlayan Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu ise, "BM gıda sektöründeki uzmanları ile beslenme ve gıda güvenliği konusunda önemli çalışmalar yapıyor. Bir gıdayı üretirken iklimsel olarak çevremize nasıl daha az olumsuz etki bırakabileceğini düşünmeliyiz. Günlük hayatlarımızda beslenme ile ilgili alışkanlıklarımızı değiştirerek iklimi koruyabiliriz. 2020 maalesef Covid-19’un dünyayı olumsuz etkilediği bir yıldı. Hepimiz bundan büyük acılar çektik. Bu anlamda uluslararası birlikler oldukça önemli. İş birliklerinin önemli bir rol oynadığını düşünüyorum. 2021’de pek çok sorunu sıfırlamamız gerekiyor. Tedavi etmemiz gerekiyor. Buna inanıyoruz. Bunu söylüyoruz" diyerek BM Sekreteri Antonio Guterres’in pandemi sonrası sürdürülebilir ve kapsayıcı bir toparlanmaya yönelik küresel bir kampanyanın başlatılması için rehberlik edecek 10 önceliği paylaştı. "DAHA NİTELİKLİ VE DAHA ULAŞILABİLİR EĞİTİM TASARLAYABİLİRİZ" Konuşmasına Bahçeşehir Üniversitesi olarak BM Türkiye ile yaptığı iş birliklerinin, gençler sayesinde fark yaratacak düzeye geleceğini söyleyerek başlayan Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şirin Karadeniz ise şunları söyledi: "Büyük bir fark yaratmak için kişinin önce kendi bulunduğu ortamı sonrasında ise çevresini, ülkesini ve dünyasını değiştirmesi için adımlar atması gerekir. Eğitim bu noktada bize çok şey sağlayacaktır. Çocuklarımıza ve gençlerimize, yaşanılabilir bir dünya ve sürdürülebilir bir gelecek bırakmak oldukça önemli bir nokta. Fırsat eşitliği, insanın ihtiyacı olan hakkaniyetin ona sağlanması ve kapsayıcılığın hem eğitim hem karar verme hem de çözümler üretme açısından oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Bu dünyayı hepimiz bir arada daha iyi hale getirmek zorundayız. Eğitimin kalitesini arttırdığınızda sadece formal eğitimde olan çocuk ve gençlere değil şu anda iş hayatında olan gençlere ve yetişkinlere de sürdürülebilir, daha nitelikli daha ulaşılabilir eğitimler tasarlayabiliriz. Kısacası bundan sonrası beceri, yetkinlik ve yeterlilik geliştirmektir. Dünyanın var olan problemlerine çözümler üretmek, gıda ve tarım sorununun çözülmesine katkı sağlamak, iklim, kuraklık, nitelikli eğitim gibi karmaşık problemler artık hepimizin sahiplenmesi gereken problemlerdir. Bu gibi problemlere çözüm üretmek için de iş birliği ve dayanışma içerisinde olunması gerektiğini düşünüyorum. Bu konuda BAU olarak kendi bilim alanlarında araştırmalar yapan çok değerli akademisyenlerimizin bize ışık tutacağına inanıyoruz.”