Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, İstanbul'da basın mensuplarıyla bir araya geldi. Uzaktan eğitim çalışmaları hakkında bilgi veren Bakan Selçuk, yeni eğitim öğretim yılı hazırlıklarıyla ilgili de konuştu. 21 Eylül'de belirlenen sınıflarda yüz yüze eğitimin başlayacağını belirten Bakan Selçuk, öğrenci ve velilerin resmi açıklamaları dikkate alması konusunda çağrı yaptı. Eğitim süreciyle ilgili Sağlık Bakanlığı ve bilim kurulunun çalışmalarını takip ettiklerini belirten Bakan Selçuk, "Salgının seyrinin nasıl gittiğine ilişkin olarak okulların nasıl ve hangi şekilde açılacağı kurulun tavsiyesi" şeklinde konuştu. 

"TÜRKİYE BUNU KISA BİR SÜREDE BAŞARDI"

Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de uzaktan eğitimin ayrı bir yere sahip olduğunu belirten Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Bu süreçte televizyon kanalları açtık. Bu kanalların içeriğini okul kademelerine göre doldurduk. Dünyada bunu yapabilen az sayıda ülke var. Türkiye bunu kısa süre içinde başardı. Bu anlamda 10 stüdyo kurduk. 670 öğretmen ve TRT personeliyle uzmanlar yani 1000'den fazla kişi 7 gün 24 saat çalışıyor. 3 bin 358 ders ve etkinlik çekimi yapıldı. Bir dersin toplam yapılma süreci 5 gün sürüyor. 20 dakikalık bir ders 5 günde hazırlanıyor" şeklinde konuştu. 

Bu süreçte 38 ilden 189 bin 766 öğretmen ile dijital ortamda canlı görüşme yaptığını belirten Bakan Selçuk öğrenci ve velilerle de görüşmeler yaptığını belirtti. Yeni eğitim öğretim dönemi için Bakan Selçuk şunları söyledi:

"Öğrencilere uyum konusunda paketler hazırladık. Bu normal bir başlangıç değil? Ne tür uyum sorunları olur. Biliyorsunuz Avrupa ülkelerinin tamamı okulları açtı ya da 2 Eylül'de tamamına yakını açıyor. Hepsinde de uyum çalışmaları var. Öğrencilere ve öğretmenlere nasıl eğitim verilir. Bunlarla ilgili çok sayıda rapor ve dokümanlar var. Biz kendi kültür ve toplumumuza bakarak ihtiyaçlarımızı saptadık. Çocuklarımız için paketler hazırladık."

"21 EYLÜL'DE BELİRLENEN SINIFLARDA YÜZ YÜZE EĞİTİM BAŞLAYACAK"

21 Eylül günü belirlenen sınıflarda yüz yüze eğitimin başlayacağını ifade eden Bakan Ziya Selçuk, "21'inde hangi sınıflar açılacak? Bu spekülasyonlar hep yapılıyor. Sadece resmi kaynaklardan, Milli Eğitim Bakanlığı'nın sitesinde ne yazıyorsa odur" şeklinde konuştu. Milli Eğitim Bakanı Selçuk, küçük sınıfların başlaması noktasında kararlı olduklarını belirterek, 21 Eylül günü hangi sınıfların eğitime başlayacağının önümüzdeki günlerde bilim kurulunun tavsiyeleriyle netlik kazanacağını ifade etti. Bakan Selçuk, "Bizim yaklaşımımız, çocukların yüz yüze eğitim almasını istiyoruz. Bunun için hazırlık yaptık. Salgının seyrine ilişkin rakamlar yayınlanıyor. Salgının seyrinin nasıl gittiğine ilişkin olarak okulların nasıl hangi şekilde açıklanacağı kurulun tavsiyesi. Kurul dese ki Sağlık Bakanlığımız 'bizim şu an ki tablomuz budur okulların tamamının açılmasında sakınca yoktur dese biz elbette açarız. Biz hiçbir çocuk ve öğretmenimizi riske atan karara imza atmayız. Ödevimiz ortaya çıkan eksiklikleri tamamlamaktır" diye konuştu. 31 Ağustos gününü de işaret eden Bakan Selçuk, "Bugün elimizdeki en gerçekçi, en güçlü araç, 31 Ağustos için söylüyorum, uzaktan eğitim. Uzaktan eğitim iyiydi kötüydü meselesi değil, uzaktan eğitimi en iyi şekilde nasıl kullanırız, bizim derdimizin adı bu. Biz uzaktan eğitime sahip çıkıyoruz ve 31 Ağustos itibarıyla bunun çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Yüz yüze eğitimin elbette çok daha işlevsel olduğunu biliyoruz. Ama şu anda mümkün değilse de uzaktan eğitimin hakkını sonuna kadar vermek istiyoruz " ifadelerine yer verdi. 

"VELİLERİMİZİN TALEPLERİNİ ÖZEL OKULLARIMIZIN DİKKATE ALACAĞINI UMUYORUM"

Uzaktan eğitimler için 5 bin 200 yerde destek noktası kurulacağını söyleyen Bakan Ziya Selçuk, özel okullarla ilgili de konuştu.  Bakan Ziya Selçuk, "Özel okulların, velilerin talepleri doğrultusunda tedbirler alması noktasında beklentilerimizi çok net olarak ifade ettik. Onların da geçen bir deklarasyonu oldu. Biz talebe uyarak özel okullarda indirim yapma konusunda ki her bir okulun şartı, ücreti farklı, okula göre değişecek bir durum söz konusu. Her okulun bunu yapması konusunda bütün okul temsilcilerinin bir mutabakatı var. Neler olabilir, bunu da çalışıyoruz. Bir hafta içerisinde belirli bir noktaya da gelmiş olacağız. Netleşen konu şu. Velilerimizin taleplerini özel okullarımızın dikkate alacağını umuyorum. Almaları konusunda da kendileriyle her türlü irtibat içindeyiz" diye konuştu. 

"BELİRLİ VAKALAR ÜZERİNDEN İSTİSMAR ZEMİNİ HAZIRLAMAK DOĞRU DEĞİL"

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'a Eğitim-Sen'in göreve başlayan bazı öğretmenlerin koronavirüse yakalandığına yönelik açıklamaları da soruldu. Bakan Selçuk şu yanıtı verdi: "Biz dedikodunun ötesinde veriye dayalı olarak isim isim saptamalara sahibiz. 957 bin öğretmenimiz içinde hangisinin kronik rahatsızlığı var hangisinin korona riski var bunları isim isim biliyoruz. Risk grubunda olanların okula gelmemesini ifade etmiştik. Kamuda çalışan herkes işinin başında mı başında. Siz hiç bankada çalışanlar arasında karayollarında çalışanlar arasında korona oldu açıklaması duydunuz mu? Öğretmenlerin açıklanması ilginç. Bizim polisimiz, sağlıkçımız işinin başında. Belirli vakalar üzerinden istismar zemini hazırlamak doğru değil kanaatindeyim." 

60 YAŞ ÜSTÜ VE KRONİK RAHATSIZLIĞI BULUNAN ÖĞRETMENLERLE İLGİLİ TEDBİRLER 

60 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı bulunan öğretmenlerle ilgili de tedbirler alındığını ifade eden Bakan Selçuk, "Biz öğretmenlerimizin tam zamanlı bir mesai düşünmüyoruz" diyerek şunları söyledi:

"Risk grubundaki öğretmenlerimizle, hatta bütün öğretmenlerimizle ilgili, servis şoförlerimizle ilgili HES kodları vasıtasıyla herhangi bir öğrencimizin yakınında-ailesinde bir vaka söz konusu ise, o öğrencinin yüz yüze eğitim başladığında okula devam etmemesi konusunda, anlık tedbir alıp da okul yöneticisinin telefonuna düşecek şekilde yazılım altyapımız bitti. 60 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı olan öğretmenlerimiz konusunda kamu personeline ilişkin genelge üç gün önce yayımlandı. O yayımlanmadan önce kararımızı almıştık. Bu öğretmenlerimizin idari izinli sayılması gibi. Böyle bir risk söz konusuyken bizim onları davet etmemiz asla söz konusu olamaz. Biz öğretmenlerimiz için tam zamanlı bir mesai düşünmüyoruz. Okul en güvenli yer. Tedbirimizi olağanüstü alıyoruz."

Editör: MURAT ÖZER