CUMHURBAŞKANI  Recep Tayyip Erdoğan, “UNESCO'nun kayıtlarına göre Türkiye, kitap okuma oranında dünyada 86. sırada bulunuyor. Günde 6 saatini televizyona, 3 saatini internete, sosyal medyaya ayıran insanımızın, özellikle gençlerimizin kitap okumaya hasrettiği sürenin dakikalarla ifade dilmesi bize asla yakışmayan bir tablodur."

“Ülkemizdeki kafe denilen vakit öldürme mekanlarının kütüphanelerimizden çok daha yaygın, çok daha dolu, çok daha kalabalık olması üzerinde hassasiyetle durmamız gerekiyor."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Medeniyet Üniversitesi “Bilim ve İleri Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi açılış töreni ve Ziraat Bankası Kütüphanesi temel atma törenine katıldı. 
Törene Erdoğan'ın yanı sıra, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal da katıldı. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan törende yaptığı konuşmasında,  “14 asrı aşan medeniyet tarihimizi incelediğimizde bunun gibi bizlere yol gösterecek, rehberlik edecek, meselenin künhüne varmamızı sağlayacak pek çok referansa şahit oluyoruz. İslam medeniyetinin alametifarikası nedir diye sorulsa hiç şüphesiz ilk dile getirilecek özelliklerden birisi kitap ve kütüphane olacaktır. Endülüs'te hüküm süren 2'inci Hakem'in kütüphanesinde 400 bin ciltten fazla yazma eser bulunuyordu. Bu eserlerin yalnızca isimlerinin liste halinde yazılmasıyla oluşan katalog dahi 44 ciltti. Maalesef bu kıymetli eserlerin tamamı Endülüs'ün işgali sonrasında İslam'ın İspanya'daki izlerini silmek amacıyla Gırnata'nın meydanlarında yakılmış, yok edilmiştir. Kimlerin kitaba düşman olduğunu göstermesi bakımından, ilme düşman olduklarını göstermesi bakımından bunlar çok büyük ispatlardır. Kimi tarihçiler yakılan kitapların sayısının 1 milyonun üzerinde olduğunu söyler. 12. yüzyılda Diyarbakır Ulu Camisi'nin bitişiğinde kurulan kütüphanede 1 milyon 400 bin kitabın mevcut olduğu bir vakadır. Fatih Sultan Mehmet Han, İstanbul'u feth ettikten sonra şehri yeniden imar ederken önceliği kütüphanelere vermiştir. Fatih ve Eyüp Sultan Camisi kütüphaneleri, Fatih'in İstanbul'a kazandırdığı en kıymetli ilim hazineleri arasındadır" dedi.

RAMİ KIŞLASI

Erdoğan, “Tarihimizi incelediğimizde, ilmi açıdan geriye düşmemizle, siyasi ve askeri açıdan geriye düşmemizin birbirlerini takip ettiğini görüyoruz. Cumhurbaşkanlığı Külliyemizin içinde 5 milyon cildi ihtiva edecek dev bir kütüphaneyi inşa ediyoruz. Şöyle bir 5-6 ay içerisinde bitmek üzere. Ama bir başkasını da İstanbul'umuzda, tarihi Rami Kışlası'nı restore ediyoruz ve orayı da İstanbul'un en büyük kütüphanesi belki de Cumhurbaşkanlığımızdaki kütüphaneyi bile geçecek, zira 5-6 milyon cildi bulacak. Bunlar hepsi dijital ortamda da inşallah kayda alınacak" şeklinde konuştu.

“UNESCO'NUN KAYITLARINA GÖRE TÜRKİYE, KİTAP OKUMA ORANINDA DÜNYADA 86. SIRADA"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkeyi ve milleti tarihte olduğu gibi, yeniden bilimde, teknolojide, sanatta ve kültürde ileriye taşıyacak çalışmalara önem veriyoruz. Ancak gösterdiğimiz onca gayrete, verdiğimiz onca mücadeleye rağmen hala bu hususta arzu ettiğimiz seviyeye ulaşamadığımızı da üzüntüyle belirtmek istiyorum. Bilhassa kitap okuma, nitelikli akademik eserler üretme, bilimde çığır açan başarılara imza atma noktasında hala oldukça gerideyiz. Bakınız burada sizlere meramımızı daha iyi anlatacağına inandığım bazı rakamları paylaşmak istiyorum. İstatistiklere göre, ülkemizde her gün televizyon izlemeye 6 saat, internete üç saat harcıyoruz. Buna karşın kitap okumaya harcadığımız süre kişi başına günde birkaç dakikayı zor buluyor. UNESCO'nun kayıtlarına göre Türkiye, kitap okuma oranında dünyada 86. sırada bulunuyor. Günde 6 saatini televizyona, 3 saatini internete, sosyal medyaya ayıran insanımızın, özellikle gençlerimizin kitap okumaya hasrettiği sürenin dakikalarla ifade dilmesi bize asla yakışmayan bir tablodur. Ülkemizdeki kafe denilen vakit öldürme mekanlarının kütüphanelerimizden çok daha yaygın, çok daha dolu, çok daha kalabalık olması üzerinde hassasiyetle durmamız gerekiyor. Ülkemizin dört bir yanında hayata geçirmeye başladığımız millet kıraathanelerinin vakit öldürülen değil, değerlendirilen yerler olarak yepyeni bir vizyonu ortaya koyacağına inanıyorum. Fakat millet kütüphanelerinin bile ne olduğunu anlamayanlar da var, onu da söyleyeyim. 'Orada tuğla mı dizeceğiz?' diyenler var. Çünkü bilmiyor ki kıraathanenin manasını, anlamıyor. Ama uygulama başladı" şeklinde konuştu. 

“ARTIK ÜNİVERSİTELERİMİZİN DE ESKİ ALIŞKANLIKLARINI DEĞİŞTİRMESİ ÖNEM ARZ EDİYOR"

Erdoğan, “Sınırların kaybolduğu, mesafelerin anlamını yitirdiği bir çağda artık üniversitelerimizin de eski alışkanlıklarını değiştirmesi önem arz ediyor. En dinamik, en hareketli, sosyal hayatımızda görünürlüğü en fazla olması gereken kurumların başında üniversitelerimiz geliyor. Durağanlaşmış, belli kalıpların, belli ideolojik bagajların esiri olmuş bir üniversitenin değişime öncülük yapması da beklenemez. Toplumun önüne düşme cesareti göstermeyen bir üniversitenin ne kendisine ne öğrencisine ne de milletine bir faydası yoktur. Fikir çilesi çekmeden, kütüphanede mesai harcamadan, laboratuvarda saatlerce ter dökmeden nitelikli eserler verilemez. Ecdadın dediği gibi 'Kader gayrete aşıktır. Çektiğin zahmet gün gelir rahmete dönüşür.' Bilim, ilim, hikmet ve idrak için önce inanç, sonra da gayret gerekir. Hayallerimizi ancak bu şekilde gerçeğe dönüştürebiliriz. 2023 ve sonrası için belirlediğimiz hedeflere ancak bu şekilde varabiliriz. Sizlerin desteği, katkısı ve omuz vermesi olmadan bizim çabalarımız yarım kalmaya mahkumdur. Bunun için de Türk üniversitelerinin dünyadaki yüksek öğrenim kurumlarıyla rekabet edebilmesi hatta onlardan katbekat üstün olması gerekiyor. Son Almanya seyahatimde Şansölye ile konuşurken, 'Üniversitelerinizdeki öğrenci sayısı ne kadar?' diye sorduğumda, '3 milyon' dedi. Biz şu anda 8 milyona ulaştık. Nitelik itibarıyla zayıf olabiliriz, ama 5-10 sene sonra biz nitelik olarak da onları yakalayacağız ve geçeceğiz. Buna inanıyorum" şekli konuştu. 
Cumhurbaşkanı Erdoğan, temel atma butonuna bastıktan sonra kütüphane müteahhidinden, projeyi zamanında tamamlamasını, mümkünse 2 yılın altında sürede bitirmesini istedi. Erdoğan ve beraberindekiler açılışı yapılan Bilim ve İleri Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi'ni gezerek incelemelerde bulundu.


 

Kaynak: dha