Küresel araştırmalara göre, yaşları 16 ile 64 arasında değişen her 10 internet kullanıcısından yaklaşık 6'sı her hafta çevrimiçi ürün satın alıyor. 2024 yılına gelindiğinde ise dünyada toplam ticaretin yüzde 22’sinin e-ticaret üzerinden gerçekleşeceği öngörülüyor.  Küresel e-ihracat istatistiklerini yorumlayan Survivor Dijital Pazarlama Ajans Başkanı Reyhan Açıkelli, “Tüm bu istatistikler göz önüne alındığında daha iyi ve daha hızlı dijital çözümler, KOBİ’ler için küresel bağlantılar ve büyüme sağlayacaktır” dedi.   

KOBİ’lerin küresel rekabet gücüne ayak uydurmaları için, dijitalleşmeyi nasıl yönetecekleri bilmeleri, dijital becerilerini artırmaları gerektiğine vurgu yapan Açıkelli, ETBİS verilerine göre, 2021 yılı itibarıyla Türkiye'de e-ticaret hacmi yüzde 69 artarak 381,5 milyar TL olarak gerçekleşti. E-ticaretin yüzde 92’si (349 milyar TL) yurt içinde gerçekleşirken sadece yüzde 4’ünü diğer ülkelerin ülkemizden yaptıkları alışverişler olarak gerçekleşti. Bu oranlar gösteriyor ki ülkemizde e-ticaret yapan firmalar için e-ihracat hala büyük bir potansiyel barındırıyor” diye konuştu. 

KOBI’LERİN BÜYÜMESİ İHRACAT BECERİLERİNİN GELİŞTİRİLMESİNE DAYANIYOR 

İnternet erişiminin her geçen gün daha fazla yaygınlaştığı küresel çağda, küresel pazarlara açılma konusunda yüksek kaliteli dijitalleşmenin önemine vurgu yapan Açıkelli, “E-ihracatta başarı; bir sürat koşusu değil, maratondur. Bu nedenle, uzun vadeli bir planlama, doğru pazar araştırması ve altyapı sağlanmalıdır” dedi.  

“İHRACAT KRİZİ YOKTUR, “BECERİ KRİZİ” VARDIR” 

E-ihracat yapmak isteyen KOBİ’lerin dikkat etmesi gereken 4 unsura dikkat çeken Açıkelli, “Öncelikle Hangi ürün/hizmetlerini ihraç etmek istediklerini net bir şekilde belirlemeliler. Farkı ürün gruplarında üretim yapan firmalar, ‘hangisi tutarsa’ diyerek tüm ürünleri için ihracat yapmaya çalışmamalılar.  Üretim kapasitesi, maliyetler vb. gibi etkenleri göz önünde bulundurarak öncelikle ihracat yapmak istedikleri ürün ya da ürünleri belirlemeliler” açıklamasında bulundu. 

Ürün ya da ürünler belirledikten sonra ikinci adım Pazar araştırması ve srtateji oluşturma olmalıdır” diyen Açıkelli, “Bu ürünü Türkiye’den en çok ihraç eden ülkeler hangileri, bu pazarlar bizim için uygun mu? Bu pazarlardaki tüketicilerin satın alma alışkanlıkları nasıl, hedef pazar için hangi pazarlama faaliyetleri işe yarar vb. birçok konuda detaylı araştırma sürecine girmeleri ve araştırma sonuçlarına göre bir strateji belirlemeleri gereklidir” şeklinde konuştu. 

MEVZUATLAR DOĞRU İNCELENMELİ 

Üçüncü adımın dil sorunu olduğunu belirten Açıkelli, “Bunun gerçekten önemli bir adım olduğunu düşüyorum. Çünkü yapılan araştırmalara göre iki ya da daha fazla dil bilen internet kullanıcıları dahi kendi dillerinde bilgi veren sitelerden satın alma yapmayı tercih ettiklerini belirtiyorlar. Oysa ülkemizdeki KOBİ’lerin birçoğu web siteleri, sosyal medya hesapları vb. dijital varlıklarını sadece İngilizceye çevirerek farklı ülkelere ihracat yapmaya çalışıyorlar. İhracatta başarılı ve istikrarlı bir büyüme için hedef ülkenin dilinde pazarlama çalışmalarını yürütmek önemli bir adımdır” dedi.  

Son olarak, teşvik süreçlerine vurgu yapan Açıkelli, “Yurt dışına açılmak istediğinizde sadece sizin gibi ihracat yapan Türk firmalar ile değil, hedef ülkenizdeki yerli işletmeler ve dünyanın farklı ülkelerindeki ihracatçı firmalarla da rekabet edeceksiniz bu nedenle mevzuatları doğru incelemeli ve teşvik programlarını araştırmalısınız. Böylece bu uzun maratonda devlet teşviklerinden de faydalanarak daha sağlam adımlarla ilerleyebilirsiniz” dedi. 

Editör: MURAT ÖZER