Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, "Avrupa Briliği (AB) ile Birleşik Krallık arasında sağlanacak anlaşmaya paralel bir biçimde; ülkemiz ile Birleşik Krallık arasında bir Serbest Ticaret Anlaşması imzalanması yönünde Birleşik Krallık makamları ile çalışmalarımız olumlu biçimde ilerliyor, hatta belli bir noktaya ulaşmış durumdayız" dedi.

Ticaret Bakanı Pekcan, video konferans yoluyla Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) tarafından düzenlenen 'Küresel Tedarik Zincirlerinin Yeniden Yapılanması' konulu konferansa katıldı. Pekcan, küresel ticaretteki korumacılığın yeni bir konu olmadığını belirtti. Pekcan, "Pandemi öncesinde, özellikle 2018 yılından itibaren, ABD-Çin-AB eksenli başlayan ve küresel ekonomiyi kıskacına alan korumacılık trendi bugün artarak etkilerini sürdürmekte. Biz Türkiye olarak her zaman adil rekabet şartları ve kurallara dayalı serbest ticaretten yana olduk. Çünkü biz kendimize ve rekabet gücümüze güveniyoruz. Dolayısıyla, bloklaşma ve bloklar arası kamplaşma gibi süreçlere genel itibarıyla taraftar değiliz. Ancak elbette tüm bu senaryoları irdeliyoruz ve pozisyonumuzu bu yönde alıyoruz. Bölgesel ölçekte baktığımızda bugün Türkiye'nin, AB başta olmak üzere, komşu ve çevre ülkelerle güçlü bir yasal işbirliği altyapısı mevcut. Aynı zamanda derinleşmiş ekonomik ve ticari ilişkilerimiz mevcut. Bölgemizdeki ticaret ortaklarımızla bu ilişkilerimizi yasal, teknik ve fiili olarak daha da ileri noktalara taşımak için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bu konuda ticari diplomasi faaliyetlerimize ara vermeden devam ediyoruz" ifadelerine yer verdi. 

'AB MARKALARI TÜRKİYE'YE YAKLAŞIYOR'

Bakan Pekcan, Türkiye'nin bölgesinde güçlü bir sanayi altyapısına sahip olduğunu, kalifiye işgücüne ve beşeri kaynaklara sahip stratejik bir konuma sahip olduğunu vurguladu. Türkiye'nin bu anlamda elinin güçlü olduğunu belirten Pekcan, "Dünya genelinde yapılan birçok çalışmada ülkemizin 'yeni normal' alternatif tedarikçi adayı ülkelerden biri olma potansiyeline sahip olduğunu göstermektedir. Örneğin, Hong Kong merkezli önde gelen bir araştırma ve danışmanlık şirketinin (QİMA) pandemi döneminde yaptığı bir ankete göre Avrupa Birliği markaları giderek artan bir şekilde Türkiye'ye yaklaşıyor. Sözü edilen bu alternatif arayışları çerçevesinde Türkiye, potansiyel olarak, daha avantajlı konuma geçebilecek ülkelerin başında gelmektedir. Çin örneğinden gidersek; bildiğiniz üzere ülkemizin Çin'e karşı zaten hem fiyat hem de lojistik bazlı belli avantajları ve rekabetçi üstünlükleri söz konusu idi. Şimdi bu avantajların üstüne yeni yatırımlar ve yeni ticari ortaklıkları içeren bir fırsat dalgası yaşayabilme potansiyelimiz mevcuttur. Türkiye'nin bu fırsat dalgasını içselleştirebilecek kapasitesi vardır. Dolayısıyla altyapımız fazlasıyla müsaittir ve hazırdır" dedi.

'YAKLAŞIK 135 BİN KOBİ KAMPANYADAN YARARLANDI'

Bakanlık olarak dijital ekonomiye adaptasyon konusuna büyük önem verdiklerini belirten Bakan Pekcan, "Hem kendi hizmetlerimizde otomasyonu ön planda alırken, hem de firmalarımıza dijital ekonomiye adaptasyon konusunda gerek mali gerekse eğitsel anlamda destekler veriyoruz. Bu kapsamda özellikle, e-ticarete yönelik eğitim faaliyetlerimiz ve mali desteklerimiz önemli yer tutuyor. KOBİ'lerimizin e-ticarete adapte olmalarını önemsiyoruz. Pandemi döneminde ülkemizdeki e-ticaret sektörünün tüm ana paydaşlarının katılımıyla 'e-ticaret olarak KOBİ'lerin yanındayız' kampanyasını başlattık ve oldukça olumlu sonuçlar aldık. Kampanyadan yaklaşık 135 bin KOBİ yararlandı. Kampanya kapsamında, 7 bin ilave iş gücü yarattık. 3 bin 761 KOBİ e-ticaret ile tanıştı ve KOBİ'lerimize vadesinden önce 1.2 milyar TL'lik erken ödeme gerçekleştirdik" şeklinde konuştu. 

Pekcan, tüm firmaları ihracatta devlet desteklerini iyi incelemeye ve bunlardan stratejik biçimde faydalanmaya davet ederek, "Bunun yanında, ülkemizin küresel tedarik zincirleri alanında ön alabilmesi için Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurulu, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığından yetkililerin ve özel sektör temsilcilerinin katılım sağladığı toplantılar gerçekleştiriyoruz. Çalışmaları yürütmek üzere Bakanlar düzeyinde bir Yönlendirme Komitesi yanında bir de Program Ofisi oluşturmuş bulunuyoruz. Bu süreç önümüzdeki günlerde Bakanlığımızın katkılarıyla daha da kurumsal bir şekilde ilerleyecektir" dedi.   

'BİRLEŞİK KRALLIK İLE SERBEST TİCARET ANLAŞMASI'

Pekcan, başta AB ve bölgesel ortaklar olmak üzere ticari diplomasi faaliyetlerinin de etkinlikle sürdüğünün altını çizerek, "AB ile Birleşik Krallık arasında sağlanacak anlaşmaya paralel bir biçimde; ülkemiz ile Birleşik Krallık arasında bir Serbest Ticaret Anlaşması imzalanması yönünde Birleşik Krallık makamları ile çalışmalarımız olumlu biçimde ilerliyor, hatta belli bir noktaya ulaşmış durumdayız. Yine Küresel Değer Zincirleri bağlamında önemli konular olan AB Yeşil Mutabakatı Stratejisini ve AB Tedarik Zinciri Yasal düzenlemelerini yakinen takip ettiğimizi ve bu konular üzerinde çalıştığımızı da belirtmek isterim. Bundan sonrası için hedefimiz, küresel değer zincirlerindeki konumumuzu değer zincirinin daha yüksek katma değerli aşamalarına yükseltmek ve değer zincirlerinin ekonomik büyüme ve kalkınma açısından sunduğu fırsatlardan daha çok yararlanabilmek olarak özetleyebiliriz. İnanıyoruz ki, doğru zamanda uygulanan doğru politikaları hayata geçirdiğimiz takdirde, küresel değer zincirleri Türkiye'nin küresel ekonomideki rolünü ve yerini güçlendirmede önemli bir destek mekanizması işlevi görecektir. Bunu TÜSİAD gibi özel sektör kuruluşlarımızla, özel sektörümüzle, sivil toplum ve üniversitelerimizle birlikte iş birliği ve istişare halinde çalışarak başaracağımıza olan inancım tamdır" ifadelerini kullandı.

Editör: MURAT ÖZER