TÜRKİYE'NİN, sağlık turizmi konusunda son yıllarda ciddi bir yol aldığını dile getiren Medipol Üniversitesi Hastanesi Kurumsal Pazarlama ve Uluslararası Hasta Hizmetleri Koordinatörü Uygar Üstün, "Bu hızla devam edersek önümüzdeki 4-5 yıl içinde sağlık turizminde dünyanın sayılı ülkeleri arasına girebiliriz" dedi.

Sağlık için ülkeye gelen turistlerin normal bir turistten 8-10 kat daha fazla döviz bıraktığını söyleyen Üstün, "Organ nakli, kalp ve kanser tedavileri için çokça turist geliyor. Bunun yanı sıra saç ekimi, estetik operasyonlar da tercih ediliyor fakat biz sadece bu operasyonlarla anılmak istemiyoruz" dedi.

Bir turistin konaklama, tatil, alışveriş gibi harcamalara ek olarak maliyetleri yüksek olan bir sektörden de hizmet alıp ekstra döviz bırakmasının önemli bir getiri olduğunu söyleyen Üstün, özellikle son günlerde yaşanan döviz kurundaki dalgalanmaların sektöre etkilerine de değindi. İlk yatırım maliyetleri, büyük teşhis ve tedavi cihazlarının çoğunun ithal olması, ilaç malzeme maliyetleri gibi konularda bazı sıkıntılar yaşadıklarını dile getiren Üstün, "Fakat devletimizin aldığı kararlar doğrultusunda yerli ilaç malzeme üretim kullanımları, büyük cihazların üretimlerinin ortak projelerle Türkiye'de yapılmasının önünün açılması gibi projelerle burada aldığımız yarayı minimuma indirdik. Kaldı ki 1 Haziran döneminde alınan bir kararla da döviz kazandırıcı hizmette sağlık alanına KDV istisnası geldi. Bu da çok güzel bir gelişme oldu. Dolayısıyla burada KDV oranı kadar bir marj da sağlanmış oldu.  Bunları bir avantaj olarak kullandık ve bu şekilde çalışmalarımıza devam ettik" diye konuştu.

"AVRUPA'YA ORANLA MALİYET DAHA AZ"

Türkiye'nin sağlık turizminde tercih edilme nedenlerini sıralayan Üstün, "İlk olarak konum itibariyle avantajlı bir durumdayız. İkinci olarak sağlık alanında hizmet veren doktorlarımız, hemşirelerimiz dünya ile kıyaslandığında oldukça üst sıralarda yer alıyorlar. Üçüncü olarak ise Avrupa'da veya Amerika'da buradaki hizmeti almak için 7-8 kat daha fazla para ödemek gerekiyor. Bizdeki maliyet ve kalitede bir hizmet alabilmek turistler açısından büyük avantaj. Bizim açımızdan da döviz kazandırıcı hizmeti sunabilmek adına güzel bir fırsat" ifadelerinde bulundu.

"ORTADOĞU VE BALKAN ÜLKELERİ TARAFINDAN FAZLACA TERCİH EDİLİYORUZ"

Ortadoğu'daki politik karışıklıklar ve savaşların bu bölgeye yakın olması nedeniyle Türkiye'yi sağlık hizmeti vermeye ittiğini söyleyen Üstün, "Irak, Suriye, Libya gibi ülkelerden başta çok sayıda savaş yaralısı geldi. Ardından ülkelerdeki sağlık sistemleri bozulunca başka tedaviler için de gelen hastalar oldu. Biz burada hem insani gereklilik hem de devlet politikası olarak insanlara yardımcı olduk. Bunun dışında komşu ülkelerimizin çoğu bizim için bir potansiyel.  Balkan ülkelerinde bazı ileri düzeydeki teşhis, tetkik ve tedaviler yapılamıyor.  Onlara bu konuda hizmetler sunuyoruz. Avrupa'daki ülkelerde, Amerika'da sağlık hizmetleri gelişmiş ama bu hizmetlere ulaşım, bekleme süreleri, maliyetler, sigortaların istisnaları insanları zorluyor. Bu durumda Türkiye sağlık turizmi avantajları ile öne çıkan ülkeler arasında yer alıyor ve tercih ediliyor. Kültürel ve fiziksel yakınlığın etkisiyle Türki Cumhuriyetlerden gelen turistlere de sağlık alanında hizmet veriyoruz" diye konuştu. 

"SADECE SAÇ EKİMİ İLE ANILMAK İSTEMİYORUZ"

Türkiye'nin sadece saç ekimi veya estetik gibi alanlarla anılmasını istemediklerini belirten Üstün, "Kemik iliği nakilleri, organ nakilleri gibi büyük ve riskli ameliyatlar ülkemizde başarıyla yapılıyor. Onkoloji, organ nakilleri, kalp tedavileri, kanser tedavileri en başta sağlık turizmi için tercih edilme nedenlerimiz" dedi.

"YENİ BİR BACASIZ FABRİKAYIZ"

Türkiye'de politik ve siyasi istikrar oldukça dışarıdaki görünümün, güvenilirliğin de arttığını ve sağlık için daha fazla tercih edilebilir bir ülke haline gelindiğini söyleyen Üstün, "Bu hızlı yükseliş devam ederse önümüzdeki 4-5 sene içerisinde Türkiye sağlık turizminde lider ülkeler arasına girecektir. Bu da döviz kazandırıcı hizmetler anlamında baktığınızda ülkemizde bacasız bir fabrika daha yaratıyoruz demektir" diyerek sözlerini noktaladı.

Kaynak: dha