ABD tarihinin en büyük terör saldırısı olarak tarihe geçen 11 Eylül saldırılarının 17'’nci yıldönümü nedeniyle anma törenleri düzenleniyor. New York'taki Dünya Ticaret Merkezi ile Pentagon ve Pensilvanya'da düzenlenen saldırılarda yaklaşık 3 bin kişi hayatını kaybetmişti. 11 Eylül saldırılarını düzenleyen 19 kişiden 15'i Suudi Arabistan vatandaşıydı. Olay sonrasında ABD tarafından 'Terörizmle Savaş' adı verilen bir kampanya başlatıldı, birçok konuda strateji değişikliklerine gidildi. New York mahkemesi aldığı kararla, 11 Eylül’de Suudi Arabistan’ın El Kaide’ye finansman sağladığı gerekçesiyle, mağdurların dava yolunu açtı. Ancak iki ülke arasındaki ticari ve siyasi derin ilişkilerin yargılamalarda nasıl bir rol oynayacağı merak konusu. 11 Eylül saldırıları ardından ABD mahkemelerinin eylemcilere finansman sağlandığı iddialarını Suudiler, şiddetle reddediyor.

Yenidünya düzeninde kullanılan 'silahlar'ın mahkeme kararları ve finansal yaptırımların olma dönüm noktası ABD’de yaşanan 11 Eylül olayları oldu.  New York mahkemesi aldığı kararla, 11 Eylül’de Suudi Arabistan’ın El Kaide’ye finansman sağladığı gerekçesiyle, mağdurların dava yolunu açtı. New York'taki Dünya Ticaret Merkezi ile Pentagon ve Pensilvanya'da düzenlenen saldırılarda yaklaşık 3 bin kişi hayatını kaybetmişti. 11 Eylül saldırılarını düzenleyen 19 kişiden 15'i Suudi Arabistan vatandaşıydı.

SUUDİ ARABİSTAN’IN REJİMİ DEĞİŞİYOR

Ancak 2 ülke arasındaki ticari ve siyasi derin ilişkilerin yargılamalarda nasıl bir rol oynayacağı merak konusu. Dünya dolar rezervinin en yüksek olduğu dördüncü ülke olan Suudi Arabistan ile ABD’nin ticaretinde en önemli kalem petrol. Bunun yanı sıra Suudi Arabistan ABD’den silah ve teknoloji alıyor. ABD’de yaşayan zenginlerin yüzde 2’sini Suudiler oluştururken, bazı büyük şirketlerde bulunan ortaklıkları dikkat çekiyor.  Diğer yandan Suudi Arabistan’ın son dönemde yaşadığı rejim değişikleri dikkat çekiyor. Kral Abdullah’ın 2014 yılında ölümüyle Kral Selman ülkenin başına geçti. Yeni kral, Abdullah’tan kalma sistemi tasfiye etmeye başladı.  Nomenklatura tarzı içine kapalı sistem, bir zamanların İtalya veya SSCB’deki yaşlı kuşağın iktidarına benziyor.  ABD, Suud Krallığında rejim değişikliğini destekleyen konumda yer alıyor.  11 Eylül saldırıları ardından ABD mahkemelerinin eylemcilere finansman sağlandığı iddialarını Suudiler, şiddetle reddediyor.

OBAMA VETO ETTİ, AMERİKAN KONGRESİ ONAYLADI 

ABD, 2016 yılında çıkardığı Terörizme Destek Verenlere Karşı Adalet (JASTA) adlı yasayla 11 Eylül 2001'deki saldırılarda ölenlerin yakınlarının Suudi Arabistan'a dava açabilmesine olanak sağlanmıştı. Suudi Arabistan ise bu yasaya karşı çıkarak mahkemeye gitmiş, Manhattan bölge yargıcı George Daniels, Suudi Arabistan'ın talebini reddederek ölenlerin yakınlarının dava açabilmesine ve karşılığında Suudi Arabistan'dan tazminat alabilmesine hükmetmişti.  Yargıç Daniels kararına gerekçe olarak dava açan çok sayıda kişinin güçlü kanıtlara dayalı iddialarını göstermişti. Dönemin ABD Başkanı Barack Obama mahkeme kararını veto etmişti.  Amerikan Kongresi ise 2016'da, saldırıda ölenlerin yakınlarının Suudi yetkililere dava açabilmesini sağlayan yasal düzenlemeyi kabul etmişti. Kongre bu oylamayla, Obama'nın vetosunu geçersiz kıldı. Kongre  ve mahkeme kararları, saldırıda ölenlerin aileleri, yaralananlar ve iş yeri sahipleri olmak üzere yaklaşık 25 bin kişiyi kapsama alıyor.

ABD VE SUUDİ ARABİSTAN'IN TİCARİ İLİŞKİLERİ

ABD ile Suudi Arabistan arasında son 5 yılda 250 milyar dolarlık ticaret yapıldı. İkili ticaret 2012'de 73,6 milyar dolar iken, 2017'de bu rakam 35 milyar dolara geriledi. ABD'nin 2012'de yaklaşık 39 milyar dolar olan dış ticaret açığı, 2017'de 2 milyar 605 milyon dolara düştü. Bunda, ABD'nin teknolojinin gelişmesiyle ülkede kaya gazı ve petrol üretimini artırarak, Suudi Arabistan'dan petrol alımını azaltması ve petrol fiyatlarında gerilemenin etkisi oldu. İki ülke arasından ticari ilişkilerin büyüklüğü bu yargılamaların başlaması durumda faturanın eski yönetime çıkarabileceği yönünde. Zira El-Kaide yapılan finansal destek iddialarında, paranın doğrudan Suudi yönetiminde değil, zengin ailelerden çıkarıldığı belirtiliyor.

Kaynak: dha