Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, "Yargı, Türk milletinin yargısı olmaya devam edecek. Geçmiş kötü örneklerde, kumpaslar, kayıt dışı şantajlar yargıyı bir iktidarın sandıktan çıkamayanların bir güç merkezi olarak görüldüğü anlayış geride kalmıştır" dedi.

Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, akşam saatlerinde Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi'ni ziyaret etti. Ziyaret sonrası açıklama yapan Bakan Gül, Bölge Adliye Mahkemesi'nin bu yıl içerisinde hizmete açılacağını belirterek, 'hayırlı olsun' temennisinde bulundu.

YARGI ETİĞİ BİLDİRGESİ'Nİ ANLATTI

Bakan Gül daha önce açıklanan 'Türk Yargı Etiği Bildirgesi'ne ilişkin de konuşarak, "Etik ilkeler, hakim ve savcılarımızın uyacağı, bağlayıcı meslek kurallarını yazılı hale getirmiş olduk. Elbette Türk yargısı, hakim ve savcılarımız meslek kuralı anlamında yazılı olmayan bir etik kurala tabilerdi. Hem sosyal ilişkilerde, hem davranışlarda mesleğe yakışır şekilde davranış, yine sosyal ilişkileri buna göre tanzim ediyorlardı, ama yazılı değildi. 2016 yılından itibaren yapılan çalışmalar neticesinde son aylarda buna hız vererek son nihai halini ortaya koyduk. Bizim kurul olarak getirip deklere ettiğimiz metinden öte Türk hakim ve savcıların, 'Ben Türk milleti adına karar veriyorum. Ben milleti sözde bir taahhütte bulunuyorum' dedi. Bizde bunun sözcülüğünü yaptık" şeklinde konuştu.

'ETİK İLKELERİ ETE KEMİĞE BÜRÜNDÜRMÜŞ OLDUK'

"Hem etik ilkeler, hem disiplin hukuku eş zamanlı devam etmektedir" diyen Bakan Gül şunları söyledi:

"Hakim ve savcılarımızla ortak hazırladığımız yazılı bir metin oldu. Anayasa'da Türk milleti adına yargılama yapan hakim ve savcılarımız ben 'Türk milletine yargılama yaparken, her türlü yaklaşımda bağımsızlık ve tarafsızlık ilkesini koruyarak, mesleğini onurunu koruyarak ve insan onurunu koruyacak şekilde nezaketle davranma hakkından tutun, yargılamaya varıncaya kadar uhdesine tevdi edilen sırları koruyacağıma söz veririm' şeklinde etik ilkeleri ete kemiğe büründürmüş olduk. Türk yargısı, hakim ve savcılarımız da bu titizlikle gayret etmektedirler. Hepimizin de temel yaklaşımı Türk yargısının hakim ve savcılarımızın milletimizi beklediği hak ettiği yargılamayı titizlikle sürdürmesi, çünkü her meslek elbette özeni gösterecektir. Hakim ve savcılar, Türk yargısı adaletin dağıtıldığı mercilerde elbette daha özel davranacak mesleklerdir. Bu özeni hakim ve savcılarımız göstermektedir. Hem etik ilkeler, hem disiplin hukuku eş zamanlı devam etmektedir."

'GÜVEN VEREN ADALET VİZYONUMUZ VAR'

Etik kuralların tüm hakim ve savcıların bilgisine sunulduğunu aktaran Bakan Gül  konuşmasına şu şekilde devam etti:

"Dün itibariyle Türk yargı sisteminde bağlayacağı etik kurallar tüm hakim ve savcılarımızın bilgisine sunulmuştur. Umarız bu etik ilkeler hakim ve savcılarımızın sunduğu adalet hizmetlerinin standardını daha yukarıya çıkartacaktır. 'Artık güven veren adalet' diye bir vizyonumuz var. Bu vizyona uygun bir şekilde de yapmış olduğumuz çalışmaların bir parçası. Seçimden sonra açıklayacağımız yargı reformu, strateji belgemizin bir parçası olarak bunu hep beraber ortaya koyacağız. Hakim ve savcılarımıza bu yargısal faaliyet yaparken, bir olay üzerinden hakim ve savcılarımızı asla töhmet altında bırakmakta asla kabul edemeyeceğimiz bir davranıştır. Çünkü geçtiğimiz yıl 11 milyon dosya hakim ve savcılarımızın önünden geçmiştir. Bunlar içerisinde insan olarak bir eksiklik olduğunda bunun itiraz merci elbette istinattır, Yargıtay'dır. İtiraz mekanizmaları vardır. Ama kalkıp bir yargısal mekanizmayı yargılamayı hepimiz yapıyoruz gibi hakim ve savcıları töhmet altında bırakmadan, yargıya bu anlamda güvenmek hepimizin beklentisidir. Hakim ve savcılarımızın da bu anlamda titizliğini hep beraber görüyoruz."

'ADALET MEKANİZMASI MERCİİNİ KORUYACAĞIZ'

Bakan Gül, konuşmasını şu şekilde tamamladı:

"Yargı Türk milletinin yargısı olmaya devam edecek. Geçmiş kötü örneklerde, kumpaslar, kayıt dışı şantajlar yargıyı bir iktidarın sandıktan çıkamayanların bir güç merkezi olarak görüldüğü anlayış geride kalmıştır. Yargı hiçbir grubun, hiçbir odağın, hiçbir cemaatin, hiçbir düşüncenin değil. Hiçbir ideolojinin değil, yargı Türk yargısının, herkesin güvenerek ve sonuna kadar güven duyduğu, hepimizce koruyup kollayacağı bir mekanizmadır. Adalet mekanizmasının merciini hep beraber koruyacağız. Standardını da hep birlikte yukarıya çıkartacağız."

Editör: MURAT ÖZER