Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Cui Wei, ilk olarak Çin'in Wuhan kentinde tespit edilen koronavirüsün Çin’deki son durumu ve koronavirüs önlemlerini değerlendirdi.  Wei, "Salgının durumuna göre kademeli bir şekilde tedbirleri ya artırıyor ya da azaltıyorduk. 11 milyonluk bir şehri kapattık. Şehri kapatmak demek, giriş çıkış yasağı değildir. 11 milyon insan hepsi evinde durması gerekiyor. İşte bu şekilde bu salgını yenebiliriz. Sert tedbirler olmadan bu sonucu alamazsınız." dedi.

Başkonsolos Cui Wei, Demirören Haber Ajansı'na (DHA) yaptığı açıklamada Türkiye’de son bir aydır artan vaka sayısının, taburcu olan vaka sayısından daha fazla olduğunu da belirterek, " Bazen bu makas aralığı çok açılıyor.  Bu biraz endişe verici." diye konuştu.   Wei, "Türkiye’de durum kontrol altında denilebilir. İki unsur var. Biri; Avrupa ve Amerika katısına baktığımızda büyük bir patlama oldu. İkinci dalga diyen de var. O durumlara göre Türkiye kontrol içinde gözüküyor. İkincisi, sonbahar, kış gelince bizim bilim adamlarımız ‘dalgalanma olacaktır’ dedi. Böyle bir durumda Türkiye ne kadar kontrol etse ve önlem alsa da vakalar yükselebilir” ifadelerini kullandı.



“ÇİN’DE YAKLAŞIK 3-4 AYDIR ÖLÜM YAŞANMIYOR”

 Başkonsolos Cui Wei, “Çin’de yaklaşık 3-4 aydır ölüm yaşanmıyor. Şimdiye kadar toplam vefat sayısı 4 bin 634. Bu rakam çok uzun zamandır bu şekilde duruyor. Pekin’de en son bir pazardan çıktı. Pazarda tamamen bir tarama araştırması yapıldı. Balık ithal eden bir dükkan içerisinde balık kesilen o tahta üzerinde virüs çıktı” dedi.

Uzun süredir sıfır vakanın olduğunu söyleyen Wei, “Biz başından beri önleme ve kontrol etmeyi aynı cümle içinde kullanılıyoruz. Sıfır vakaya düşürmenin yolu devamlı kontrol sisteminde olmak. Örneğin sağlık çalışanlarına, gümrük çalışanlarına isteseler de istemeseler de test yapıldı. Çünkü onlar risk altında. Devamlı bir şekilde kontrol ediliyor ve test yapılıyor” şeklinde konuştu.

“ŞEHRİ KAPATMAK DEMEK, GİRİŞ ÇIKIŞ YASAĞI DEĞİLDİR”

Virüsle mücadelede aldıkları tedbirleri aktaran Wei, “ Virüsün olduğu dönemlerde çok sert tedbirler alıyorduk. Salgının durumuna göre kademeli bir şekilde tedbirleri ya artırıyor ya da azaltıyorduk. 11 milyonluk bir şehri kapattık. Şehri kapatmak demek, giriş çıkış yasağı değildir. 11 milyon insan hepsi evinde durması gerekiyor. İşte bu şekilde bu salgını yenebiliriz. Sert tedbirler olmadan bu sonucu alamazsınız. Ne istediğimizi bilmeliyiz. Normal, güzel bir yaşam mı istiyoruz. Bunu istiyorsak gerçekleştirmek için muhakkak kısa zaman içinde göz önünde tedbirler alınması lazım. Ancak bu şekilde kısa zaman içinde bu durumu halledebilir ve normale dönülebilir. Ya gevşek olacak ve çok uzun sürecek ya da sert olacak ve kısa sürecek” diye konuştu.

 "4 AŞI DÜNYA ÇAPINDA FAZ-3 DENEME SÜRECİNDE"

Wei sözlerini şöyle sürdürdü;

"Çin’in ürettiği sadece en önde gelen aşıları söylüyorum. 4 aşı dünya çapında Faz-3 deneme sürecinde. Bunlar insan vücudunda kullanılıyor ama bunlar test aşamasında. Çin’de yasaya göre acil durumda belirli insan grubuna kullanılmasına izin verildi ama çok az. En önde gelen bence Haziran ayında Ortadoğu’da kullanılan aşı. O zaman okuduğumda Faz-3 çalışmaları 6 ay sürecekti. Bu demektir ki önümüzdeki ay bu Faz-3 bitecek ve değerlendirme yapılıp sonuç çıkacak. Bence tamamen kullanımı 2021 yılının Ocak ayından sonra olabilir.

MASKE KULLANIMI SOLUNUM YOLUYLA BULAŞAN HASTALIKLARDA DÜŞÜŞE NEDEN OLDU

Maske kullanımının solunum yoluyla bulaşan diğer hastalıklarda düşüşe neden olduğunun altını çizen Wei, maske kullanımının önemine değinerek, “Çin’de vatandaşlar artık maske takmayı tercih ediyor. Bir alışkanlığı oldu. Bunun başka bir katkısı da şu oldu; şu an sonbahar Çin’de. Sonbahar döneminde geçen yıllara göre hastane istatistiklerinin kıyaslaması yapıldığında ağız ve burun yoluyla bulaşan hastalık sayısı da çok daha düşük oldu. Demek ki maske temiz, verimli ve basit bir tedbir. Sadece COVID-19 için değil, insan sağlığı için de önemli” şeklinde konuştu.

Editör: MURAT ÖZER