Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, selin vurduğu Giresun’un Dereli ilçesinde yaptığı incelemelere ilişkin, “Bu tür yerlerde dikey yapılaşma intiharla eş değer bir yanlıştır. TOKİ olarak konutlar ve dükkânlar yapacağız. Ama bu dükkânları, konutlarla birlikte ve çok yüksek yapmayacağız. Bir depremde ortaya çıkacak belayla karşı karşıya kalmak istemiyoruz. Bu dere yataklarını da ıslah edeceğiz. Yıkımsa yıkım, inşaysa inşa, ihyaysa ihya. Hepsini yapacağız. Buralarda kemer köprüler inşa edip, işi sağlama alacağız'' dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı uçağıyla saat 14.00’da Ordu-Giresun Havalimanı’na geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen hafta yaşanan sel felaketinin ardından yürütülen iyileştirme çalışmalarını incelemek ve vatandaşları ziyaret etmek üzere helikopterle Dereli ilçesine geçti. Erdoğan’a, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk da eşlik etti. Bölgeyi helikopterle havadan inceleyen ve çalışmaları denetleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilçenin son durumu hakkında yetkililerden bilgi aldı. Erdoğan, yaraların sarıldığı ilçede hasarlı iş yeri ve binaların eski ve son haline ait fotoğrafları da inceledi, esnaf ve vatandaşla görüşüp, taleplerini dinledi.

‘3 BİN 672 PERSONEL GÖREV ALDI’

Daha sonra Dereli ilçe merkezinde Cumhurbaşkanlığı otobüsü üzerinden halka seslenen Erdoğan, ''Giresun 22 Ağustos günü, merkezi ile Dereli, Espiye, Güce, Doğankent, Tirebolu ve Yağlıdere’siyle ancak 50 yılda bir rastlanabilecek büyük bir yağış felaketinde maruz kaldı. Bu sel, heyelan ve su baskını felaketinde, ilçelerimizde ve köylerimizde çok sayıda ev, iş yeri, altyapı zarar gördü. Öncelikle tüm siz değerli kardeşlerime, geçmiş olsun diyorum. Ebediyete intikal eden kardeşlerime Allah'tan rahmet diliyorum, geride kalan ailelerine özellikle sabırlar diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun. Felaketin ilk anından itibaren devletimiz, tüm kurumları ve imkânlarıyla vatandaşının yanına, yardımına koşmuştur. İçişleri Bakanımız felaket gününden beri ekibiyle birlikte burada çalışmaları koordine ediyor. Çevre ve Şehircilik, Tarım ve Orman ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımız başta olmak üzere tüm ilgili bakanlarımız, kendi görev alanları ile ilgili her hususu, yakından takip ediyor. Afetin ilk başladığı andan itibaren çeşitli kurumlarımız bin 264 araç ve 3 bin 672 personel ile çalışmalarda yerlerini almışlardır. Arama-kurtarma afet kaldırma çalışmaları için 36 ilden ekiplerimiz Giresun'da görev yapmıştır” dedi.

‘MAHSUR KALAN 172 KİŞİ KURTARILDI’

Sel afetinde toplam 10 can kaybı olduğunu hatırlatan Erdoğan, “Ekiplerimiz mahsur kalan 172 vatandaşımızı, hamdolsun sağ-salim kurtarmışlardır. Bu felakette şu ana kadar maalesef asker ve sivil 10 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Yaralanan 47 vatandaşımızın tamamı taburcu edilmiştir. Halen 5 insanımız kayıp. En son kaybımız da bulanana kadar çalışmalar sürecektir. Yol, su, elektrik gibi temel altyapı hizmetleri birkaç istisna dışında, bölge halkının istifadesine sunulmuştur. Kapanan 118 köy yolunun tamamına, ulaşım sağlanmıştır. Halen 434 iş makinesi ile temizlik ve rüsubat kaldırma çalışmaları devam ediyor. Toplamda 101 bin metreküpün üzerinde rüsubat kaldırılmıştır. Bu rakam 920 bin metreküpe kadar çıkabilecektir. Sadece Dereli’de 80 bin metreküp rüsubat temizliği yapılmıştır. Afet bölesinde 43 bina yıkılmış, 94 bina acil yıkılacak şekilde ağır hasar görmüş, 492 bina hafif hasar almıştır'' şeklinde konuştu.

Konuşmasına ara veren Erdoğan, Dereli ve bölgede yaşanan afetin tahribatı ve ekiplerin müdahale çalışmalarına ilişkin videoyu, alana kurulu ekranlardan izledi.

‘GİRESUN'A 73 BUÇUK MİLYON LİRA ÖDENEK GÖNDERDİK’

Görüntülerin izlenmesinin ardından Erdoğan, “AFAD ve çeşitli bakanlıklarımız, yürütülen çalışmalar için Giresun'a 73 buçuk milyon lira ödenek göndermiştir. Dün gece imzaladığım bir kararla; tek seferde 20 milyon liralık kaynağı AFAD’a aktardık. Kaymakamlık ve belediye başkanlıklarımıza 13 milyon lira kaynak tahsis ettik. Hazine ve Maliye Bakanlığı’mız, afetten zarar gören yerlerde mücbir durum ilan etmiş, beyannameleri ve ödemeleri ertelemiştir. Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri’nin çiftçilere, Halk Bankası’nın esnaflara kullandırdığı hazine destekli kredi ve ödemeleri de ötelenmiştir. Sel felaketine maruz kalan tüm esnaflarımıza; yapılan çalışmayla 50 bin TL'ye kadar olan zararlarının tamamı, bu rakamı aşanların da 50 bin TL'lik kısmı TESKOM aracılığıyla hibe olarak verilecektir” ifadelerini kullandı.

‘KEŞİF BEDELİ 1 MİLYAR 290 MİLYON LİRAYI BULAN PROJE HAYATA GEÇİRİLECEK’

“TOKİ’nin Dereli’de yapacağı 142 konutun inşası için çalışmalara başlandı” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

“Ekonomik ve sosyal hayatın normale dönmesi için afetten zarar gören KOBİ’ler için 100 bin liraya kadar faizsiz kredi desteğini devreye soktuk. Belediyelerin İlbank’a olan borçlarının ödemeleri de 6 ay süreyle ertelenmiştir. Afetten zarar gören tüm belediyelere altyapı çalışmaları için İlbank tarafından 25 milyon lira hibe desteği sağlanmıştır. Üreticilere verilecek tarımsal destekleme ödemeleri erkene alarak, 8 milyon lira ödeme yapılmıştır. Toprak Mahsulleri Ofisi, fındık alım tarihini bir hafta öne çekmiş ve alım noktası sayılarını da artırmıştır. Üreticilerin ödemeleri aynı hafta içinde yapılmıştır. Balık yetiştiricilerine 8 bin adet kırmızı benekli alabalık hibe olarak dağıtıldı. ORKÖY destekleri kapsamında toplam 5 milyon lira hibe verilecek. 2020 sonuna kadar Giresun iline özel, hayvanlara yapılacak aşılardan da bedel alınmayacaktır. Afet kapsamında bölgede 55 bin dekar mera ve yaylanın ıslahı gerçekleştirilecektir. Konut, iş yeri ve diğer hasarlar için 6 buçuk milyon lira nakdi yardım yapılmıştır. TOKİ’nin Dereli’de yapacağı 142 konutun inşası için çalışmalara başlandı. Aynı şekilde Doğankent’e de 120 konut yapılacak. Köylerde de 250 köy konutu inşa edilecektir. Altında ahırı, üstünde de konutu olacak. Giresun’da böyle bir afetin yaşanmaması için toplam keşif bedeli 1 milyar 290 milyonu lirayı bulan proje hayata geçirilecek. İlk etapta 120 milyonluk bütçeyle bent yapımı, ıslah, beton duvar, kanal inşası, taş tahkimat inşası ve köprü yapımı gerçekleştirilecektir.”

'TÜM ÇAKIL VE KUM OCAKLARI KAPATILACAK'

Harşit Çayı vadisindeki tüm çakıl ve kum ocaklarının kapatılacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şu şekilde devam etti:

“Derelere yapılacak tüm müdahaleler kontrol altına alınacak. Aksu Deresi, Yağlıdere, Gelevera Deresi ve Harşit Çayı vadisinde Dünya Bankası kredisiyle entegre havza projesi hazırlanacak ve uygulanacaktır. Afetin izlerini ortadan kaldırmak, ilçelerimizi yeniden canlandırmak için her türü tedbiri aldık, çalışmalara başladık. Dere yataklarını evlerle ve iş yerleriyle işgal ederken, gün geldiğinde sel gelir ve bunları alır götürür. Aynı şekilde yaylalar hayvanlar rahatça otlasın, insanlar güzelliklerinden ve imkânlarından yararlansın diye vardır. Biz bu yayları betona boğarsak, gün gelir bunun da pişmanlığını hep birlikte yaşarız. Ülkemizde imar ve şehirleşme çalışmaları en başından itibaren sorunlu bir şekilde yürümüştür. Güzel bir söz var: Dere er ya da geç sel de yatağını bulur ve onun önünde hiçbir şey dayanamaz. Depremler, bize yaptığımız yanlışları acı bir şekilde göstermiştir. Türkiye son 20 yılda planlı ve altyapı öncelikli şehirleşme anlayışıyla buluşabilmiştir. Giresun’a yaşanan sel felaketi de yapacağımız çalışmalarda bize ışık tutacaktır.”

‘DİKEY YAPILAŞMA İNTİHARLA EŞ DEĞER BİR YANLIŞTIR’

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu tür yerlerde dikey yapılaşma intiharla eş değer bir yanlıştır. TOKİ olarak konutlar ve dükkânlar yapacağız. Ama bu dükkânları, konutlarla birlikte ve çok yüksek yapmayacağız. Zemin artı 3, bilemedin 4 kat yapacağız. Bir depremde ortaya çıkacak belayla karşı karşıya kalmak istemiyoruz. Şimdi etrafımıza baktığımızda bir tarafta zemin artı 3, diğer tarafta zemin artı 5 kat bina var. Bu hoş mu, değil. Biz, Dereli’yi yeniden inşa edeceğiz. Bu konuda Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum gerçekten çok hassas, burayla ilgili projeler getirdi ve projelere hayran oldum. Şimdi bu projeleri sizin desteklerinizle uygularsak, 6 ay veya 1 sene sonra ‘Allah sizden razı olsun, bu ne kadar güzel bir projeymiş’ diyeceksiniz. Bu dere yataklarını da ıslah edeceğiz. Yıkımsa yıkım, inşaysa inşa, ihyaysa ihya hepsini yapacağız. Buralarda kemer köprüler inşa edip, işi sağlama alacağız. Coğrafyanın zorluğu, arazinin kıtlığı, nüfusun artışı elbette inkar edilemez bir gerçekliktir. Şimdi bize rezerv alan lazım ama Dereli’de böyle alan bulmak zor, dik yamaçlar var. Tabiatın kuralları çok daha büyük ve aşılmaz bir gerçek olarak karşımızda duruyor. İnşallah devlet ve millet olarak el ele vereceğiz. Yağışlar yeniden başlamadan hem kayıplarımızı bulacağımızı ve hem işlerimizi tamamlayacağımızı ümit ediyorum. Çalışmalar süratle tamamlanacak, afetten aldığımız derslere uygun bir şekilde ilçelerimizi ve köylerimizi ayağa kaldırana kadar tek bir anımızı boş geçirmeyeceğiz” diye konuştu.

Öte yandan konuşmasının ardından kalabalığa çay hediye eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tirebolu ilçesine geçerek, arama-kurtarma ekiplerinin çalışmalarını da inceledi. Giresun'da, akşam saatlerinde su ürünleri avcılık sezonu açılış törenine de katılacak olan Erdoğan’ın, balıkçılara seslenip, denize kalkan ve mersin balığı bırakarak, balıkçı gemisi ile temsili ava çıkması da bekleniyor.

ERDOĞAN, 2020-2021 SU ÜRÜNLERİ AV SEZONU AÇILIŞINA KATILDI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, selden zarar gören Giresun'un Dereli ilçesinin ardından helikopterle Doğankent ilçesine geçti. Burada vatandaşlarla görüşüp, çalışmalara ilişkin yetkililerden bilgi alan Erdoğan, Doğankent'e doğalgaz temin edileceğini ve 'gün' hastanesi inşası için de gerekli talimatları verdiğini belirtti.

Bölgede selde hayatını kaybedenlerin ailelerine de taziye ziyaretinde bulunan Erdoğan, daha sonra Giresun Limanı'nda düzenlenen 2020-2021 Su Ürünleri Av Sezonu Açılış törenine katıldı. Törende konuşan Erdoğan, selin vurduğu Giresun'daki ziyaretlerine ilişkin, "Felaketin büyüklüğüne rağmen hamdolsun vatandaşımıza devlet nerede sorusunu sordurmadık. Temel ihtiyaçlarının karşılanmasından, arama-kurtarma çalışmalarına kadar, insanımızı asla yalnız bırakmadık. Son Kabine Toplantımızda, Giresun'daki vergi mükelleflerimizin 30 Kasım 2020 tarihine dek mücbir sebep hali kapsamına alınmasını kararlaştırdık. Ayrıca diğer bakanlıklarımız Giresunlu kardeşlerimize destek mahiyetinde pek çok çalışma yaptı. Elimizdeki tüm imkânları seferber ederek en kısa sürede felaketin açtığı yaraları saracağız. Bunun yanında bir daha benzer acılar yaşamamak için alınması gereken tedbirleri belirleyecek, birilerini üzme pahasına da olsa gerekeni yapmaktan asla çekilmeyeceğiz. Rabbim ülkemizi görünür görünmez her türlü afetten muhafaza buyursun diyorum. Bir haftadır gecesini gündüzüne katarak fedakârca çalışan tüm arama kurtarma personelimize, güvenlik güçlerimize ve diğer kamu görevlilerimize şahsım ve milletim adına teşekkürlerimi sunuyorum" dedi.

'AKDENİZ VE EGE'DE KORSANLIĞA, HAYDUTLUĞA ASLA EYVALLAH ETMEYİZ'

"2020-2021 Su Ürünleri avcılığı sezonunun açılışını yapmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz" diyen Erdoğan şöyle konuştu:

"Sizlerin şahsında tüm balıkçılarımıza Mevla'dan bereketli ve başarılı bir sezon diliyorum. Bu geceden itibaren balıkçılarımız 'Vira bismillah' diyerek denizlere açılacak, önümüzdeki 7 buçuk ay boyunca rızıklarını denizde arayacak. Denizde kısmetinizin peşinde geçireceğiniz günler, haftalar, aylar boyunca ağlarınızın hep dolu çıkmasını temenni ediyorum. Allah'a hamdolsun, bu sene denizlerimizden müjdeli haberler bekliyoruz. Karadeniz'de yaptığımız 320 milyar metreküplük doğalgaz keşfi, sularının sadece içinin değil, altının da bereketli olduğunu göstermiştir. Bu keşif; etrafı enerji kaynakları ile çevrili ülkemizin gerçek potansiyelini ortaya koymuştur. Tespit ettiğimiz rezervin, çok daha büyük bir kaynağın müjdecisi olduğuna inanıyoruz. Bunun yanında, Oruç Reis gemimizde Doğu Akdeniz'deki sismik araştırma faaliyetlerini, kararlılıkta sürdürüyor. İnşallah en kısa sürede Akdeniz'den de Karadeniz'deki gibi güzel haberler almayı ümit ediyoruz. Burada bir kez daha şu gerçeğin altını çizmek istiyorum; Türk Milleti olarak, biz ne hak yeriz, ne de hakkımızı yediririz. Akdeniz ve Ege'de korsanlığa, haydutluğa asla eyvallah etmeyiz. Akdeniz'de en uzun kıyı şeridine sahip ülkemizi, hiç kimse Antalya sahillerine hapsedemez. Milletimizin ve Kıbrıs Türklerinin denizlerdeki haklarını da sonuna kadar savunmakta kararlıyız. Bu meselde sadece denizden rızkını denizden kazanan siz balıkçılarımızın değil, 83 milyonun tüm fertlerinin bizim yanımızda olduğunu biliyoruz. Eski sömürgecilerin gazına gelerek Türkiye'ye karşı efelenenlere de yakın tarihlerini yeniden okumalarını tavsiye ediyorum."

'AVCILIK İÇİN 10 ÜLKEYLE ANLAŞMA İMZALADIK'

Geçtiğimiz avcılık döneminde üretimde önceki seneye göre yüzde 48'lik büyüme olduğuna dikkat çeken Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Değerli balıkçılılarımız;  biz 3 tarafı denizlerle çevrili olan, iklim ve coğrafi olarak, sayısız imkân bahşedilmiş bir ülkeyiz. Ülkemizin mavi vatanı 23,2 milyon hektarlık bir büyüklüğe sahiptir. Denizlerimizde 550 iç sularımızda 380'e yakın balık türü yaşıyor. Ticari avcılık yapılabilen balık sayımız, 100'ün üzerindedir. Su ürünleri sektöründe, 18 binden fazla balıkçı gemisi,  2 bin 127 su ürünleri yetiştiricilik tesisi ve 255 su ürünleri işleme tesisi, faaliyet gösteriyor. Sektör; doğrudan veya dolaylı olarak, 250 bin vatandaşımıza iş ve istihdam imkânı sağlıyor. Ülkemizde yıllık 600-700 bin ton civarında su ürünleri istihsal ediyoruz. Geçtiğimiz avcılık döneminde üretimimiz önceki seneye göre yüzde 48, yetiştiricilik üretimimiz yüzde 19, toplamda ise yüzde 33 gibi rekor bir seviyede artış gösterdi. Böylece 2019 senesinde 837 bin ton üretim hacmine ulaştık. Balıkçılık filomuzun, Atlas Okyanusundan, Hint Okyanusuna kadar, açık sularda avcılık yapabilmeleri için 10 ülkeyle anlaşma imzaladık. Şu an Atlas Okyanusunda Moritanya başta olmak üzere birçok yerde 100'e yakın balıkçı gemimiz, 1500'ün üzerinde tayfa ile avcılık yapıyor. Balıkçılarımızın Doğu Akdeniz'de uluslararası sularda 12 ay boyunca avcılık yapmalarını temin ettik."

'YENİ İHRACAT HEDEFİMİZ; 2 MİLYAR DOLAR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tarım ve Orman Bakanlığı, 12 metre ve üzeri boylardaki bin 650 balıkçı gemisinin avcılık faaliyetlerini uydu aracılığıyla anlık olarak izliyor. Yeni sezonla birlikte denetimlerde insansız hava araçlarından da yararlanacağız. Böylece yasadışı avcılık yapanlara göz açtırmayacağız. Maliyetleri düşürmek için 2004 yılından itibaren balıkçılarımıza ÖTV’si düşük yakıt vererek destek sağlıyoruz. Bu uygulama ile balıkçılarımıza toplam 2 milyar TL güncel rakamlarla ifade edersek, 7 milyar TL'nin üzerinde destek sağladık. Su ürünleri sektörüne son 18 yılda 2,7 milyar liralık kredi desteği verdik. Gemisi 12 metreden küçük olan yaklaşık 10 bin kıyı balıkçımızı 2017’de destekleme kapsamına aldık. Bugüne kadar toplam da 28 milyon TL güncel rakamlarla 43 milyon TL kıyı balıkçılarımıza ödeme yaptık. İktidarlarımız döneminde su ürünler sektörüne verilen destek 13 milyar TL'yi buluyor. Su ürünleri ihracat rakamlarımız yıldan yıla artıyor. 3’te 2’si Avrupa ülkeleri olmak üzere şu an 100 ülkeye su ürünleri ihraç ediyoruz. 2023 senesi için belirlediğimiz 1 milyar dolarlık ihracat hedefini planlanandan 4 yıl önce yakaladık. Yeni hedefimiz; 2 milyar dolardır" dedi.

'YASADIŞI TROL AVCILIĞI, EN BÜYÜK YANLIŞLIKTIR'

"Geçen yılki sezon açılışında müjdesini verdiğim su ürünleri kanunu değişikliğini, 1 Ocak 2020 tarihinde hayata geçirdik" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten bugüne kadar kaçak ay yapan 100'ün üzerine gemiye el koyduk. Covid-19 salgını sebebiyle geçerlilik süresi sona eren ruhsat tezkerelerinin yenileme sürelerini uzattık. Yine aynı kapsamda balıkçı barınakları ile iç sularda avcılık hakkı kiralanan alanların kira borçlarını erteliyoruz. İnsanoğlu olarak, bu dünyanın sahibi değil emanetçisiyiz. Denizlerimiz, göllerimiz, ormanlarımız ve yeryüzünde bulunan her şey, ömrümüz süresince istifade edilmek üzere bize emanet edilmiştir. Rızkımızı kazanırken sadece günü kurtarmanın değil aynı zamanda yarına daha güzel bir ülke bırakmanın peşinde olacağız. Ağımızı denize atarken, o denizde evlatlarımızın ve gelecek kuşakların hakkı olduğunu unutmayacağız. Kaçak ve bilinçsiz avcılık, gelecek kuşakların hakkını gasbetmektir. Yasadışı trol avcılığı, denizleri tahrip eden, canlı hayatını yok eden en büyük yanlışlıktır. Hiçbir kanun veya polise tedbir, sizlerin vicdanı ve kendi aranızda kuracağınız otokontrol kadar etkili olamaz. Denizlerde kaçak avlananlara rıza göstermemenizi rica ediyorum."

Erdoğan konuşmasının ardından tören alanında, temsili olarak balık mezadına da katıldı. Giresun'da selzedelere bağışlanmak üzere mezada çıkan 1 kasa balık satın alındı.

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli de, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a 'Reis' isimli gemi maketini hediye etti. Denize kalkan ve mersin balığı da bırakan Erdoğan, yeni sezonun açılışı için limandaki bir gemiyle denize açıldı.

Editör: MURAT ÖZER