Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kars Barajı'nın açılış törenine telekonferansla katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Üsküdar'daki Vahdettin Köşkü'nden bağlandığı törende, "Türkiye'yi bir gerdan gibi kuşatan barajlar silsilesine yeni bir halka ekliyoruz. Hükümete geldiğimizde ülkemizde 276 baraj vardı, bugün ise 585'inci barajı kazandırıyoruz. Proje ile 475 bin dekar toprak sulanarak yılda 300 milyon lira gelir elde edilecek" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kars Barajı'nın açılış törenine telekonferansla katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Üsküdar'daki Vahdettin Köşkü'nden bağlandığı törendeki konuşmasında, "Hükümete geldiğimizde ülkemizde toplam 276 baraj vardı. Bugün ise son 18 yıldaki 585. barajı ülkemize kazandırıyoruz. Aynı şekilde sulama tesislerimizin sayısını da 2 katından fazla artırdık. Ülkemizin su potansiyelini en verimli şekilde kullanmasını sağlayacak yatırımları birer birer hayata geçirdik. Bu doğrultuda attığımız her adım bizi hedeflerimize biraz daha yaklaştırdı. Şehirlerimizi barajlarla, hidroelektrik santralleriyle, içme suyu tesisleriyle, sulama kanallarıyla donatarak milletimizin refah seviyesini sürekli yükselttik" dedi.

Erdoğan, "Kars Barajı ile Kars ve Iğdır'ın topraklarını sulayarak verimliliği artırdık. Yaklaşık 10 yıllık bir inşaat mazisi olan barajda geçtiğimiz yıl su tutulmaya başladı. Buradan Arpaçay Barajı'na yapılan takviyeyle Akyaka ve Iğdır Ovası'nda 541 dekar arazinin sıkıntısız bir sulama mevsimi geçirmesi sağlandı. Sadece bu bölgede bir yılda 603 milyon lira tarımsal gelir elde edildi. İnşa bedeli 330 milyon lira olan baraj bir yılda yapılan yatırımı iki katıyla geri ödedi. Sulamalar ve diğer yatırımlarla bu projenin toplam maliyeti 2 milyar lirayı bulacak. Proje kapsamındaki sulama ve elektrik üretim tesisleri tam kapasite faaliyete geçtiğinde 475 bin dekar daha toprak sulanarak yılda 300 milyon liralık gelir elde edilecek" dedi.

"ÖRNEK BİR YÖNETİMLE GÖĞÜSLEDİK"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'nin demokrasi ve ekonomi yolunda katettiği mesafenin en somut sonuçlarını koronavirüs salgını döneminde hep birlikte görme imkanımız oldu. Gelişmiş ülkelerin dahi çaresiz kaldığı salgın sürecini, hem sağlık altyapımızla hem gıda ve temizlik tedarik zincirimizle hem de kamu güvenliği bakımından örnek bir yönetimle göğüsledik. Bu tablo Türkiye'nin son 18 yılda sağlık yanında eğitimden adalete, güvenlikten sosyal desteklere, ulaşımdan tarıma, enerjiden sanayiye her alanda geldiği seviyenin işaretidir. Salgın sonrası yeniden şekillenecek küresel, siyasi ve ekonomik düzende hedeflediğimiz yere ulaşmamızda bu altyapı hayati öneme sahiptir. Ülkemizi bu seviyeye getirmek için 18 yıldır gece gündüz demeden çalıştık, çabaladık. Vesayet güçlerinin tuzaklarından darbe girişimlerine, ekonomimizi hedef alan saldırılardan sınırlarımıza yönelik tacizlere kadar nice mücadeleler verdik" şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Önce Gezi olayları, 17-25 Aralık kumpasları, çukur eylemleri ve sınırlarımıza dayanan terör saldırıları, ardından FETÖ'cü hainlerin 15 Temmuz darbe girişimi, yine ekonomimizin hızını bir miktar yavaşlattı. Ancak yılmadık, durmadık, daha çok çalıştık, daha çok mücadele ettik. Nitekim 2017'de yüzde 7 buçukluk büyüme rakamına ulaştık. Biz büyüdükçe, güçlendikçe Türkiye'ye yönelik saldırılar, Türkiye'nin önünü kesmek için yapılan girişimler de arttı. Ağustos 2018'de ekonomimiz döviz spekülasyonu üzerine kurulu bir saldırıya daha maruz kaldı. Yine sanayicisiyle, esnafıyla, çiftçisiyle, ihracatçısıyla çok çalıştık ve 2019 yılının son çeyreğinde yüzde 6'lık büyüme oranına ulaştık. 2020'nin ilk çeyreğinde mart ayının önemli bir kısmını salgınla mücadeleyle geçirmemize rağmen, yüzde 4 buçukluk büyüme oranı elde ettik. Eğer mart ayında salgının hiç etkisi olmasaydı, 1 veya 1 buçuk puan daha yüksek büyüme oranı elde edebilirdik. Tüm bu yaşadıklarımız, Türkiye ekonomisine, olumsuzluklara ve badirelere karşı bağışıklık kazandırdı. Hamdolsun her saldırıdan daha fazla tecrübe ve daha fazla güç elde ederek çıkmayı başardık" diye konuştu.

"ÇOK BÜYÜK BİR İVME BEKLİYORUZ"

Erdoğan, "Aldığımız önlemlerin etkilerini mayıs ayı ile birlikte görmeye başladık. Devletin destekleri ve özel sektörün gayretiyle ekonomide toparlanma sinyalleri oldukça güçlü geliyor. Ekonomik Güven Endeksi, mayısta yüzde 20 artarak 62 değerine çıktı. İmalat sanayisi genelinde kapasite kullanım oranı, mayısta yüzde 62,6 seviyesine yükseldi. Salgına rağmen yatırım cephesinde de sevindirici gelişmeler yaşanıyor. Kurulan şirket sayısı, mayıs ayında bir önceki aya göre yüzde 22,2 oranında arttı. Borsamız yeniden 100 binin üzerine çıkarak, 115 bin bandına dayandı. Haziran başından itibaren konut ve otomobil sektöründe hareketlilik hız kazandı. İhracatçılarımız hem mevcut pazarlarını güçlendirmek hem yeni pazarlar bulmak için yoğun bir gayret içinde. Merkez Bankası döviz rezervimizi yeniden 93 milyar doların üzerine çıkardı. Ticari ilişkilerimizin yoğun olduğu ülkelerle yerel para birimleri üzerinden ticareti kolaylaştırmak ve dış finansman ihtiyacımızı karşılamak amacıyla takas anlaşmaları yapıyoruz. Böylece Türk Lirasını dünya çapında işlem gören, istikrarlı ve itibarlı bir para birimi haline getiriyoruz. dedi. Daha önce olduğu gibi eski büyüme oranlarımıza ulaşacağız. Yılın ikinci yarısıyla birlikte, ekonomide gerçekten çok büyük bir ivme bekliyoruz. Küresel üretim ve tedarik zincirinde Türkiye'nin ağırlığının gün geçtikçe daha çok hissedileceği bir döneme giriyoruz. Kaliteli ve dinamik beşeri sermayemiz, stratejik konumumuz ve güçlü altyapımız, önümüzdeki fırsatları değerlendirmek için en büyük avantajlarımızdır. Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokma hedefimize, hiç olmadığımız kadar yakınız" dedi.

"SALGINI GÜNDEMİZDEN ÇIKARTACAĞIMIZA İNANIYORUM"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Salgının üstesinden gelmenin yolu, maske, mesafe, temizlik dediğimiz ilkelerden geçiyor. Bu sıralamayı baş harflerini anlamlı kılmak için küçük bir takdim tehir ile temizlik, maske, mesafe olarak değiştirerek tekrar etmek istiyorum; yani 'Tamam.' İnşallah bu kurallara riayet ederek kısa sürede salgını gündemimizden çıkartacağımıza inanıyorum" dedi.

Editör: MURAT ÖZER