Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Eskişehir’in Seyitgazi ilçesi Etimaden Kırka Tesisleri'nde yer alan lityum karbonat üretim tesislerinin açılışında yaptığı konuşmasında, “TOGG otomobilinin pillerinde kullanılacak lityumu da yine buradan temin etmeyi planlıyoruz. Elektrikli otomobiller yanında akıllı telefonlar, tabletler dizüstü bilgisayarlar, elektrikli aletler dahil olmak üzere tüm mobil cihazların bataryalarında da bu lityum kullanılacaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde bulunan Etimaden Kırka Tesisleri'nde, Türkiye’de ilk kez lityum karbonat üretimine başlanan pilot tesisin resmi açılışına telekonferans yöntemiyle bağlandı. Açılışta, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’in yanı sıra Eskişehir Valisi Erol Ayyıldız, AK Parti Eskişehir Milletvekili Harun Karacan, AK Parti Eskişehir İl Başkanı Zihni Çalışkan ve MHP Eskişehir İl Başkanı İsmail Candemir yer aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, koronavirüs salgınına rağmen yatırım, üretim ve ticareti ihmal etmediklerini ifade ederek, “Açılışını yaptığımız Etimaden lityum üretim tesisinin şehrimiz, ülkemiz ve milletimizi için hayırlı olmasını diliyorum. Türkiye olarak bir taraftan koronavirüs ile mücadelemizi kararla bir şekilde yürütürken, yatırımları, üretimleri ve ticareti de kesinlikle ihmal etmiyoruz. Milletim için bu tesislerin ne kadar önemli olduğunu özellikle vurgulamak istiyorum. Dünyanın pek çok ülkesinde ekonomiler durma noktasına gelmişken, biz her gün yeni bir tesisi, yeni bir eseri, ülkemize kazandırmanın heyecanını yaşıyoruz. Sadece içinde bulunduğumuz aralık ayında, ulaşımdan kültür ve sanata, tarımdan savunma sanayine birçok yatırımın açılışlarını gerçekleştirdik. Bugün de Ankara’mızın güney istikametindeki ulaşımında büyük rahatlama sağlayacak toplam yatırım bedeli 352 milyon lira olan Gölbaşı şehir geçişinin açılışını yaptık. Salgının gündemimizi esir almasına da ülkemize yönelik çifte standartların bizi engellemesine de izin vermiyoruz. Kuşkusuz zor günler, aynı zamanda eleme, elenme, ayrışma gibi bugünler milletimizin gerçek dostlarıyla sahtelerinin ikmal peşinde koşanlarla istikbal peşinde koşanların, siyaseti millet için yapanlarla şahsi emelleri için yapanların tefrik edildiği zamanlardır. Bu süreçte herkes, kimin ne olduğunu, kime hizmet ettiğini, hangi saiklerle hareket ettiğini tanıma fırsatı buluyor. Biz kısır gündemlerin peşine düşmeden, gereksiz polemiklere girmeden, hizmet yolculuğumuza devam ediyoruz. Büyük ve güçlü Türkiye davamızda, aramıza kimsenin doğrudan ya da dolaylı birilerinin girmesine müsaade etmeyeceğiz. Aziz milletimizin desteği ve duasıyla 18 yıldır aralıksız sürdürdüğümüz hizmet mücadelemizi önümüzdeki dönemde de devam ettireceğiz” dedi.

‘BU SENE MÜJDELERLE DOLU OLDU’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2020 yılının müjdelerle dolu bir yıl olarak geçtiğini söyledi. Özellikle enerji müjdelerini hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi:

“Bu sene özellikle enerji alanında müjdelerle dolu gerçekten bereketli bir yıl yaşadık. Akdeniz ve Karadeniz'de yaptığımız sondajların sayısı 9’u bulmuştur. Bu tür işlerde ‘her arayan bulamaz ama bulanlar arayanlar’ bunun için önce dünyanın en önemli sondaj ve sismik araştırma araştırmalarından birini ülkemize kazandırdık. Ardından çalışmalara başladık ve nihayet ilk neticeye ulaştık. Karadeniz’deki Tuna-1 kuyusunda keşfettiğimiz 405 milyar metreküplük doğalgaz rezervi ülkemiz için bir kırılma noktası olmuştur. Bu keşif, etrafı enerji kaynaklarıyla çevreli ülkemizin gerçek potansiyelini ortaya koymuştur. Devamının da geleceğine inandığımız, keşiflerle inşallah ülkemizin doğalgazda dışarıya bağlılığını ciddi oranda azaltmayı hedefliyoruz. Vatandaşlarımıza daha uygun fiyatlarla doğalgaz sunmanın yanında buradan sağlayacağımız döviz tasarrufuyla cari açık meselesinde de önemli bir avantaj elde edeceğiz. Sadece hidrokarbon kaynaklarının değil, ülkemizin sahip olduğu diğer tabi ve yeraltı zenginliklerini de ekonomimize kazandıracağız. Yıllarca ihmal edilmiş, bu stratejik alanda Türkiye’nin gerçek potansiyelini gün yüzüne çıkarmak için yoğun çaba içerisindeyiz. Bu çerçevede kurumlarımızın etkinliğini ve kapasitesini arttırıyoruz. Maden Tetkik Genel Müdürlüğü kurulduğu 1935’ten 2003 yılına kadar yaklaşık 70 senede yalnızca 3 milyon metrelik sondaj yapmıştır. Aynı kurum 2003 yılından bu yana yaklaşık 7.5 milyon metrelik sondaj gerçekleştirdi. Yani bizim dönemimizde 70 yılda yapılan sondajın yaklaşık 2.5 katı iş ortaya çıkartıldı. Sadece son 4 yılda, 4.4 milyon metre sondaj gerçekleştirerek bu alanda tarihi bir rekor kırıyor. 2017 yılında iki uçakla havadan jeofizik çalışmalarını başlatarak kısa sürede 920 bin kilometrekarelik bir alanı taradı. Bunu da karadan yapılan eski yöntemlere göre 100 kat daha hızlı ve 29 kat daha ucuz bir maliyetle gerçekleştirdi. Toprağımızın üstünü nasıl boş bırakmıyorsak, altındaki nimetlerden de azami derecede istifade etmeye çalışıyoruz. Özellikle ülkemizin en stratejik kaynaklarından olan bor madenine özel önem veriyoruz. Bugün nükleer uygulamalardan plastiğe, yakıtlardan elektroniğe, nano teknolojilerden otomotiv ve enerji sektörüne kadar hemen her alanda bor madeninden istifade ediyoruz. Bu durum üretimimize de yansıdı. Mesela 2002’de 436 bin ton olan rafine bor ürünleri üretimimiz, bu yıl aralık ayı itibariyle yaklaşık 1,6 milyon tonu buldu. Bor ürünleri ihracatımız 2002 yılında 186 milyon dolar iken, salgına rağmen bu rakam 2020 yılı Aralık ayı itibariyle 610 milyon dolara çıktı. Aynı dönemde rafine bor ürünleri kurulu kapasitemizi de 730 bin tondan, 2 milyon 753 bin tona yükselttik. İnşallah önümüzdeki dönemde teknoloji ürünleri başta olmak üzere bor minarellerinin kullanım yelpazesini daha da genişletmeyi planlıyoruz. Açılışını yaptığımız bu tesis, bu çabalarımızın en son örneğini teşkil ediyor.”

‘YERLİ OTOMOBİLLERDE, YERLİ LİTYUM KULLANILACAK’

Türkiye’nin dünya bor rezervlerinin yüzde 73’üne sahip olduğunu hatırlatan Erdoğan, Balıkesir Bigadiç, Kütahya Emet ve Eskişehir Kırka'da bulunan bor yataklarının belli oranlarda lityum da içerdiğini söyledi. Bor çıkarılmasından elde edilen atıklarla lityum üretimine geçildiğini ifade eden Erdoğan, üretimi yapılan lityum bataryanın da yerli elektrikli otomobillerde kullanılacağını belirterek, “Bu lityum geleneksel üretim teknolojileriyle ekonomik olmadığından maalesef bugüne kadar değerlendirilmemişti. Eti Maden 3 yıldır yürüttüğü araştırma geliştirme çalışmasıyla bor üretimini özellikle bu arada ortaya çıkan sıvı atığın içerisindeki lityumu geri kazanma noktasında yeni bir teknoloji geliştirdi. Böylece atıklardaki bor ve lityum alınarak, lityum karbonat ve satılabilir bor ürünlerinin üretimi gerçekleştirildi. Tesisimizin tam kapasite devreye girmesiyle hali hazırda tamamını ithal ettiğimiz lityum ihtiyacımızın yarıdan fazlasını karşılamış olacağız. Yerli lityum üretimi yüksek teknoloji gerektiren ürünlerdeki yerlilik ürünlerinin de artmasını sağlayacaktır. Projemiz TOGG otomobilinin pillerinde kullanılacak lityumu da yine buradan temin etmeyi planlıyoruz. Elektrikli otomobiller yanında akıllı telefonlar, tabletler dizüstü bilgisayarlar, elektrikli aletler dahil olmak üzere tüm mobil cihazların bataryalarında da bu lityum kullanılacaktır. Ayrıca tesisten temiz su elde ederek yeni su kaynaklarına olan ihtiyacı da azaltacağız. Yaptığımız yatırım sayesinde geri dönüşüm odaklı insan ve çevre sağlığına duyarlı bir üretim modeliyle 440 bin metre küplük sıvı atığın yüzde 90’ını tekrar kazanmayı hedefliyoruz. Türkiye’nin yer altı kaynaklarından uzun yıllar boyunca yeterince istifade edememesinin sebebi bu yönde attığı adımların sabote edilmesidir. Ülkemizin ekonomik, siyasi askeri bakımdan güçlenmesini istemeyenler kimi zaman içerideki piyonlarını kimi zaman da uluslararası yapıları kullanarak birçok projemizi daha başlangıç aşamasında akil bırakmıştır. Nükleer enerjiden hidroelektrik santrallerine, maden arama ve işletme faaliyetlerinden diğer yatırımlarımıza kadar ülkemizin potansiyelini harekete geçirerek hemen her çaba organize bir saldırıya uğramaktadır” şeklinde konuştu.

‘ENERJİ YATIRIMLARINDA ENGELLEME VE PROVAKASYON GİRİŞİMLERİNE MARUZ KALDIK’

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 18 yılda özellikle enerji de dışa bağımlılığı azaltacak projelerin tamamında provokasyon ve engelleme girişimleriyle karşılaştıklarını ifade etti. Özellikle marjinal sol örgütler tarafından insanların çevre hissiyatının istismar edildiğini gördüklerini kaydeden Erdoğan, “Bölücü örgütün ekolojik terörüne ses çıkarmayanlar Türk ekonomisine ve çevreye çok büyük katkı sunacak temiz enerji projelerimiz hedef aldı. Terör örgütünün eli kanlı militanlarını ‘yere izmarit dahi atmıyorlar’ diyerek şirin göstermeye kalkanlar, hidroelektrik santrallerimizi kötülemeye çalıştı. Batılı ülkelerin enerji ihtiyaçlarını karşılamak için yıllardır kullandığı teknolojiler söz konusu Türkiye olunca hemen çevre düşmanı ilan edildi. Burada meselenin asla çevre ve ağaç olmadığını, asıl gayenin Türkiye’nin enerji yatırımlarının baltalanması olduğunu biliyoruz. Doğa, çevre ve yeşil gibi insanlığın ortak kavramlarının arkasını karanlık birçok marjinalin operasyon aparatı haline getirilmesine izin vermedik, vermeyeceğiz. Türkiye’nin ve 83 milyonun tamamının faydasına olan enerji projelerimizin çevreci maskesi takmış mandallarca engellenmesine müsaade etmeyeceğiz. Önümüzdeki dönemde hem yeni yatırımlarla ülkemizin enerji ve ham madde bağımlılığını azaltacak hem de bu konunun geleceğimiz için taşıdığı önemi milletimize çok daha iyi anlatacağız. Vakitli ve etkili bilgilendirme çalışmalarıyla marjinallerin insanımızın zihnini bulandırmasına fırsat vermeyeceğiz. Bu düşüncelerle sözlerime son verirken Eti Maden Lityum Üretim Tesisi’nin tekrar hayırlı olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından Kırka Tesisleri'nde kurulan lityum karbonat üretim tesisinin resmi açılış töreni yapıldı.

Editör: MURAT ÖZER