Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin yenilenmesi kararıyla ilgili, "Seçmen, haklı olarak seçim sonucuna, seçimin iptaline gerekçe gösterilen sandık kurulu başkanlarının değil seçim güvenliğini sağlamakla görevli olan YSK'nın seçime müdahale ettiği inancındadır. Bu inanç maalesef Türkiye'nin demokrasisi ve geleceği açısından son derece tehlikelidir" dedi.

TBB Başkanı Feyzioğlu, genel merkez binasında, YSK'nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin yenilenmesi kararıyla ilgili basın toplantısı düzenledi. Feyzioğlu, YSK'nın hakka ve hukuka uygun, millet iradesini koruyan ve vicdanını rahatlatan karar vermesini beklediklerini; ancak alınan kararın böyle olmadığını söyledi. Sandık kurullarında sandık kurulu başkanları ile görev yapacak kamu görevlisini ilçe seçim kurullarının belirlediğini hatırlatan Feyzioğlu, şöyle konuştu: 

"Yani YSK sistemi içinde belirlenir. YSK, eğer böyle bir kamu görevlisi olmayan kişilerin sandık kurulu başkanı yapılması durumu varsa kendi sistemi içinde gerçekleşmiş bu hatayı nasıl olur da seçmene yükler. YSK kendi sorumluluğunu kendisi üstlenmelidir. Aynı sandıktan büyükşehir belediye başkan adayına, ilçe belediye başkan adayına, ilçe belediye meclis üyesi adaylarına ve muhtar adaylarına verilen oylar çıkmaktadır. Yani bir zarfta 4 farklı oy vardır. Mademki sandık kurullarının oluşumunda tam kanunsuzluk vardı, diğer 3'ü tamam ama 'İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini iptal ediyorum ve yeniliyorum' demenin mantığı nedir? Bunu hangi mantık, vicdan ve hukukla izah edeceksiniz?"

'SORUMLULUK YSK'YA AİT'

Sandık kurullarının oluşumuna itiraz sürecinin 2 ay önce tamamlandığını belirten Feyzioğlu, "İlçe seçim kurulları tarafından usulsüz atandıkları iddia edilen bu görevlilerin seçimlere müdahaleyi nasıl yaptıkları gerekçelendirilmelidir. Kamuoyunun bundan haberi yoktur. Seçmen, haklı olarak, seçim sonucuna, seçimin iptaline gerekçe gösterilen sandık kurulu başkanlarının değil seçim güvenliğini sağlamakla görevli olan YSK'nın seçime müdahale ettiği inancındadır. Bu inanç maalesef Türkiye'nin demokrasisi ve geleceği açısından son derece tehlikelidir. Bu sorumluluk YSK'ya aittir. Türkiye demokrasisinin aldığı ağır yara, ülkemizi karıştırmak, bölmek, sınırlarımız ötesindeki menfaatlerimizi koruyamaz hale getirmek isteyenlerin elini güçlendirmiştir. Milletimiz emperyal güçlerin ve onların Türkiye içindeki tetikçilerinin pek sevindiği bu kararın yaratacağı kaosa izin vermeyecek, seçim sürecini olgunlukla tamamlayacak ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti yoluna kararlılıkla devam edecektir" dedi. 

Editör: MURAT ÖZER