Azerbaycan Cumhuriyeti Milli Meclisi Milletvekili Könül Nurullayeva, Demirören Haber Ajansı’na (DHA) Azerbaycan-Türkiye dostluğuna, yapılacak geniş kapsamlı tatbikata ve bölgesel gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Nurullayeva, “Ermenistan terörizm politikasını tüm dünyanın gözü önünde sürdürmektedir” dedi.

Azerbaycan Cumhuriyeti Milli Meclisi Milletvekili Könül Nurullayeva, DHA’ya yaptığı açıklamada, Ermenistan’ın terörizm politikası yönettiğini ve 12 Temmuz’da Azerbaycan’ın Tovuz iline düzenlediği saldırının, Ermenistan’ın işgal politikasını yansıttığını aktardı. Nurullayeva, “Ermenistan terörizm politikasını tüm dünyanın gözü önünde sürdürmektedir. 12 Temmuz'da sınırda meydana gelen askeri provokasyonlar, sivillerin ateş altında tutulması ve öldürülmesi, Avrupa ve ABD'deki yurttaşlarımızın barışçıl protestolarına saldırgan müdahale, şiddet göstergeleri - bunların hepsi Ermenistan'ın işgal politikasının bir parçasıdır” ifadelerini kullandı.

“İŞGALCİ VE İŞGALE MARUZ KALAN ARASINDA AYRIM YAPILMALI”

“Azerbaycan defalarca Ermenistan'ın saldırganlık politikasının bölgesel ve küresel bir tehdit olduğunu ve dünya toplumunun saldırgana yerini göstermesi gerektiğini beyan etmiştir” diyen Nurullayeva, “İşgalci ile işgale maruz kalan arasında ayrım yapmanın zamanıdır artık. Ermenistan, yaklaşık 30 yıldır işgal ettiği Azerbaycan topraklarını boşaltmalıdır çünkü "statüko politikası" sonsuza kadar süremez. AGİT Minsk Grubu eş başkanları da bunu defalarca açıkladılar. Ermenistan'ın bu tür provokasyonlardaki amacı ne olursa olsun hem dünya toplumu hem de Ermenistan, Azerbaycan'ın Başkomutanı, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in de her zaman belirttiği gibi, Azerbaycan’ın kendi atalarının topraklarında ikinci bir Ermeni devletinin kurulmasına izin vermeyeceğinin farkındadır” dedi.

“TATBİKAT, İKİ ÜLKENİN İŞ BİRLİĞİNİN GÖSTERGESİDİR”

Nurullayeva, 29 Temmuz-10 Ağustos tarihleri arasında Türkiye ve Azerbaycan arasında düzenlenecek geniş çaplı ortak tatbikata ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bu tatbikatın iki ülke arasındaki iş birliğinin gelişimini gösterdiğini ifade eden Könül Nurullayeva, “Azerbaycan-Türkiye ilişkileri askeri alan da dahil olmak üzere her açıdan gelişmektedir. Genel olarak, Azerbaycan ve savunma alanındaki stratejik ortakları arasındaki iş birliğinin temel öncelikleri, tüm platformlardaki çıkarların karşılıklı korunması, potansiyel güvenlik tehditlerinin belirlenmesi, bunlarla mücadele için ortak eylem, dünya ve bölgedeki güvenlik ve istikrara ortak katkı, ortak askeri tatbikatlar gibi önemli alanlardır. Bu anlamda, gerçekleştirilecek bir sonraki ortak tatbikat, iki kardeş ülke arasında askeri iş birliğinin gelişiminin bir göstergesi olarak değerlendirilmesi gerekiyor” dedi. “Bu tür eğitimler düzenli olarak yapılmaktadır” diyen Nurullayeva, “Bugün Türkiye Azerbaycan'ın en önemli askeri ortağıdır. İki ülke arasındaki askeri iş birliğinin yıldan yıla genişlemesi ve ortak askeri tatbikat eğitimlerinin sayısındaki artış bunu doğrulamaktadır. Hatırlatalım ki, 2013 yılında planda 7 eğitim vardıysa, 2019'da bu eğitimlerin sayısı iki katına çıkarak 15'e yükselmiştir” şeklinde konuştu.

“TÜRKİYE-AZERBAYCAN İTTİFAKI BÖLGEDE BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR”

Nurullayeva, NATO’nun en etkili ordularından Türk ordusu ve Güney Kafkasya’nın en güçlü ordusu olan Azerbaycan arasındaki askeri ittifakın bölgede barış ve güvenliği sağlama açısından büyük önem taşıdığının altını çizerek, “Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in iki ülke arasındaki askeri iş birliğinin gelişimini açıkladığı zaman belirttiği gibi, ‘Bizim birliğimiz her alanda kendini gösteriyor, aynı zamanda da askeri alanda iş birliğimiz derinleşiyor.’ En önemli nokta, en etkili NATO ordularından birine sahip olan Türkiye ile Güney Kafkasya'da en güçlü ordusu olan Azerbaycan'ın askeri ittifakı bölgede barış ve güvenliği sağlama açısından büyük önem taşır. Taraflar, ortak çıkarlar ve hedefler çerçevesinde askeri ve savunma sanayilerindeki iş birliğini stratejik olarak geliştirmekle ilgileniyorlar” dedi.

NURULLAYEVA, CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN SÖZLERİNİ HATIRLATTI

Milletvekili Könül Nurullayeva, Şubat 2020’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Bakü ziyaretindeki sözlerini hatırlatarak şöyle devam etti:

“Bu bağlamda, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Şubat 2020'de Bakü'deki ifadelerini hatırlamakta fayda var: “Dört yanımızda çatışma, terörizm ve düzen sorunları olduğu bir dönemde Türkiye ve Azerbaycan istikrarın bir anıtı olarak yükseliyor. Kuşkusuz, bunu sarsılmaz bağlarımız kadar, güçlü ordularımıza da borçluyuz. Bu anlamda hem ordularımızın dayanışması hem de savunma sanayi alanında attığımız adımlar, gelecekte bağımsızlığımızın en büyük garantisi olacaktır."

“SİYASİ İLİŞKİLERİMİZ, İKİ ÜLKE HALKININ İRADESİNİ YANSITIYOR” 

Türkiye ile Azerbaycan arasındaki siyasi ilişkinin, iki ülke halkının iradesini yansıttığını vurgulayan Nurullayeva, Azerbaycan’ın yeni Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov’un ülke dışı ziyaretinde ilk durağının Türkiye olacağını ifade etti. Nurullayeva, konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Bilindiği üzere, birkaç gün önce Ceyhun Bayramov Azerbaycan'ın Dışişleri Bakanı olarak atandı ve bu yeni Bakanın ilk dış ziyareti olacak. Bu ziyaretin her iki taraf için de çok verimli olacağından eminim. Türkiye’nin daha 9 Kasım 1991'de SSCB koşullarında Azerbaycan'ın devlet bağımsızlığını tanıdığını ve 14 Ocak 1992'de iki ülke arasında diplomatik ilişkiler kurulduğunu hatırlatmak isterim. Türkiye hükümeti Ermenistan-Azerbaycan Dağlık Karabağ çatışmasında ülkemizi en başından beri desteklemiş ve sorunun Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü çerçevesinde çözülmesine verdiği desteği defalarca belirtmiştir. 1993'te Ermeniler tarafından Kelbecer'in işgalinden sonra Ermenistan sınırını kapatan Türkiye, işgalci ülke ile henüz diplomatik ilişkiler kurmamıştır. Bugün mevcut siyasi ilişkilerimiz iki halkın iradesini yansıtmaktadır. Tüm uluslararası kuruluşlarda ortak bir konumumuzun olması memnuniyet vericidir. Tüm uluslararası arenalarda Türkiye her zaman Azerbaycan ve Azerbaycan halkının yanındadır.”

“TÜRKİYE DÜNYA ÇAPINDA AZERBAYCAN’IN EN BÜYÜK DESTEKÇİSİDİR”

Könül Nurullayeva, Türkiye’nin dünya çapında Azerbaycan’a en büyük desteği sağlayan ülke olduğunun altını çizdi. “Türkiye gerçekten de dünya çapında Azerbaycan'a en büyük desteği sağlayan ülkedir. Biz bu desteği, Ermeni provokatörlerinin son dönemde yoğunlaşması zamanı da gördük” diyen Nurullayeva, “Ermeni-Azerbaycan sınırının Tovuz ili yönünde yaptığı provokasyon sırasında Azerbaycan'a ilk desteğin kardeş Türkiye'den geldiği bilinmektedir. Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan başta olmakla kardeş ülkenin diğer yetkilileri tüm açıklamalarında Azerbaycan'a desteklerini ifade ettiler. Ben, özellikle Türk kardeşlerimizin Avrupa'daki yurttaşlarımızın Ermeni provokasyonuna karşı eylemleri sırasında verdiği desteği de belirtmek isterim” dedi ve şöyle devam etti:

“Aynı zamanda, Türkiye'nin Çek Cumhuriyeti'ndeki Olağanüstü ve Tam Yetkili Büyükelçisi Egemen Bağış'ın 24 Temmuz'da Prag'da düzenlenen eyleme katılımı bizde büyük bir coşku yarattı. Egemen Bağış yurttaşlarımızı desteklemek için Prag'daki Azerbaycan Büyükelçiliği’nin önüne gelerek Azerbaycan’ın yanında ve Ermenilerin karşısında olduğunu gösterdi. Bu "bir millet-iki devlet" ilkesinin en açık örneğiydi. Sayın Bağış'ın, Türkiye'nin Avrupa Birliği ile İlişkiler Bakanı olarak görev süresi boyunca da Azerbaycan'ın tüm etkili platformlarda toprak bütünlüğünü desteklediğine dair açıklamalarını hatırlatmakta fayda var. Bugün Azerbaycan ve Türkiye'nin Birleşmiş Milletler de dahil olmak üzere tüm uluslararası örgütlerde iki ülke ve bölgenin refahı için yakın iş birliği içinde olması tesadüf değildir. Bu anlamda Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov'un Türkiye ziyaretinde yaptığı toplantılarda öncelikle ikili ilişkiler ve bölgesel güvenlik gibi önemli konuların tartışılacağını düşünüyorum.”

Editör: MURAT ÖZER