TBMM Başkanı Mustafa Şentop, "Başka ülkelerde barış yoksa, asgari insani şartlarda hayat sürmek mümkün değilse, hiç birimiz evimize huzur bulamayız. Bütün dünya insanlarına, Adem ve Havva'nın eşit çocukları olarak bakamazsak, kurduğumuz retoriklerle kendi kendimizi avutur, aldatır dururuz" dedi.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, İtalya'nın başkenti Roma'da 7'ncisi düzenlenen G20 Parlamento Başkanları Zirvesi'ne (P20) katıldı. 'Sosyal ve çevresel sürdürülebilirlik bakımından ekonomik büyümenin yeniden canlandırılması' başlıklı ikinci oturumda konuşan Şentop, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen Paris İklim Anlaşması'na ilişkin kanun teklifine değindi. 

'TÜRKİYE ÜZERİNE DÜŞENİ YAPACAKTIR'

Türkiye'nin çevre ve ilkim konusunda üzerine düşeni eksiksiz yerine getireceğini bildiren Şentop, konuşmasına şu şekilde devam etti: 

"Çevresel sürdürülebilirlik kavramı çerçevesinde Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın BM 76'ıncı Genel Kurulu'ndaki konuşmasında vurguladığı küresel hiçbir soruna, çağrıya, kayıtsız kalmayan Türkiye'nin iklim değişikliği ve çevrenin korunması konusunda da üzerine düşeni yapacağı ifadesini hatırlatmak isterim. Türkiye, Paris İklim Anlaşması'na ilk imza atan ülkelerden biridir. Ancak yükümlülüklerle ilgili adaletsizlikler nedeniyle bu anlaşmayı yürürlüğe koymamıştık. Bize göre çevre ve iklim konusunda alınacak tedbirlerin dünyamızı kirleterek bugünlere gelmemize neden olan ülkelerin lehine ve kalkınmakta olan ülkelerin gelişimini engelleyecek şekilde ve onların aleyhinde işletilmemesi lazımdır. Son dönemde bu konuda kaydedilen mesafeyi müteakiben anlaşmanın onaylanmasını yeniden gündemimize aldık. Atılacak yapıcı adımlara uygun şekilde ve ulusal katkı beyanımız zemininde Paris İklim Anaşması'nı TBMM'de dün kabul ettik."

Dünyanın herhangi bir yerinde bir kişinin yakalandığı hastalığın, başka başka ülkelerde insanlara da bulaşabildiğinin görüldüğünü söyleyen Şentop, "Aynı şekilde eğer başka ülkelerde barış yoksa, asgari insani şartlarda hayat sürmek mümkün değilse, hiç birimiz evimize huzur bulamayız. Dünyada gerçekten ne olup bittiğini samimiyetle ve empatiyle anlamaya çalışmazsak, başka devletlere, halklara, bütün dünya insanlarına ulusal çıkar elde etme amacı dışında bizim gibi Adem ve Havva'nın eşit çocukları olarak bakamazsak, kurduğumuz retoriklerle kendi kendimizi avutur, aldatır dururuz" diye konuştu.

'İNSANI MERKEZE ALMAYAN YAKLAŞIM KALICI ÇÖZÜM ÜRETMEYECEK'

Şentop, salgın sürecinin ardından dünyada siyasi ve ekonomik ilişkilerin yeniden şekilleneceğinin açıkça görüldüğünü belirterek, "Bu bağlamda insanla tabiat, insanla toplum, insanla devlet arasındaki ilişkileri ve nihayetinde bu temelde oluşturulacak devletler arası ilişkileri sağlıklı bir şekilde yeniden şekillendirecek bir söylem geliştirmek mecburiyetindeyiz. İnsanı merkeze almadığımız hiçbir yaklaşım, kalıcı bir çözüm üretmeyecektir" dedi.

Editör: MURAT ÖZER