Ayasofya Camii'nde 87 yıl aradan sonra ilk kez Ramazan Bayramı'nda namaz kılındı. Namazın ardından konuşan TBMM Başkanı Mustafa Şentop İsrail'in Kudüs'teki saldırılarıyla ilgili "Bu bütün İslam dünyasını 2 milyarı aşkın Müslümanları rencide eden, üzen tabiri caizse bayramını zehir eden bir durum, tablo" dedi. 

Ayasofya Camii'nde kılınan bayram namazına Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, İstanbul İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş da katıldı. Namazı Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş kıldırdı. Bayram namazı koronavirüs tedbirleri kapsamında camiinin içinde ve dışında kılındı. 

MİLLETİMİZİN RAMAZAN BAYRAMI'NI TEBRİK EDİYORUM

Namazın ardından konuşan TBMM Başkanı Mustafa Şentop ise basın mensuplarına açıklama yaptı. Şentop, Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi'nde 87 yıl sonra ilk kez Ramazan Bayramı namazı kılındığını belirterek, "İlk bayram namazı da Ramazan Bayramı namazı Ekim 1453'te kılınmış. 568 yıl sonra Ramazan Bayramı namazını tekrar burada eda etmiş olduk. Aziz milletimizin Ramazan Bayramı'nı tebrik ediyorum. Allah sağlık, afiyetle nice bayramlara hepimizi eriştirsin. Bilhassa sağlık çalışanlarımızın bayramını tebrik ediyorum" diye konuştu. Koronavirüs nedeniyle bayram tadında bayram yaşanmadığını vurgulayan Şentop, "Yine bir kapanma dönemi içerisinde Ramazan Bayramı'nı idrak ediyoruz. Sevdiklerimizle kucaklaşamıyoruz, yakınlarla bayramlaşamıyoruz. Arzu ediyoruz ve dua ediyoruz ki bu şekilde sıkıntılı son bayramımız olsun. İnşallah önümüzdeki Kurban Bayramı'nı daha önce olduğu gibi sevdiklerimizle ailemizle akrabalarımızla komşularımızla bir arada, kucaklaşarak geçirelim" dedi.

"2 MİLYARI AŞKIN MÜSLÜMANLARI RENCİDE EDEN BİR DURUM"

Mustafa Şentop, dünyanın birçok yerinde Müslümanların sıkıntı, baskı zulüm altında yaşadığını ve bayrama böyle girdiğini, bütün coğrafyalarda, dünyanın her yerinde mazlum, mağdur durumdaki Müslümanların da bayramını tebrik ederek, bayramın onların da kurtulmasına, felaha erişmesine vesile olmasını dilediğini belirterek şunları kaydetti: 

"Siyonist İsrail'in, Mescid-i Aksa'da, Kudüs'te ve Filistin'de yaşayan kardeşlerimize karşı dozajını artıran bir zulüm ve saldırganlık içerisinde olduğunu her ramazan maalesef müşahede ediyoruz. Bu ramazan ayında da başta Kadir Gecesi olmak üzere yine bayram olması münasebetiyle bugün ve bugünlerde de devam eden bir zulüm politikası İsrail'in, bölgede cereyan ediyor. Bu, bütün İslam dünyasını, dünyadaki 2 milyarı aşkın Müslümanları rencide eden, üzen, tabiricaizse bayramını zehir eden bir durum, bir tablo."

Şentop, Osmanlı Devleti'nin yüzyıllar boyunca Mescid-i Aksa'yı ve Kudüs'ü yönetimi altında bulundurduğuna dikkat çekerek, "Mecsid-i Aksa, Müslümanlar için olduğu gibi üç semavi dinin, Hristiyanlık ve Museviliğin de mukaddes mekanlarından biri. Bu bakımdan burayı, bu mukaddes mekanı şanına layık bir şekilde yönetmek ve bütün inananların ziyaretine, ibadetine açık halde tutmak önemli bir yönetim sorumluluğu. Osmanlı Devleti, bunu başarıyla gerçekleştirmiş, kendi topraklarını da her dinden insanlara bir selam yurdu olarak, barış yurdu olarak açmış. 1492'de İspanya'da zulüm gören Yahudiler, Osmanlı Devleti'ni sığınacak barış ve huzur mekanı olarak görmüşler. Hala Yahudi vatandaşlarımız burada huzur içerisinde yaşamaktadırlar. Dolayısıyla bizim tepkimiz, aslında Musevilere, Yahudilere karşı değil, Siyonist bir amaçla ideolojik olarak hareket eden ve bölgeyi bir kan gölüne, zulüm mekanına çeviren siyonist Yahudi, İsrail zihniyetine karşıdır. Başta İslam ülkeleri olmak üzere dünyanın, uluslararası hukuka aykırı bu tutumlar, işgal ve zulüm politikalarına karşı ortak bir tavır alması lazım. Bu bayram münasebetiyle bu hüznü, acıyı burada ifade ediyorum. İnşallah bayramlar Mescid-i Aksa'nın da Kudüs'ün de huzur ve barışa, sükûnete erdiği dönemler olarak bundan sonra idrak edilir" şeklinde konuştu.

MESCİD-İ AKSA TAMAMEN ÖZGÜR OLUNCAYA KADAR HER BAYRAM HÜZÜNLE GEÇECEKTİR

Erbaş hutbede bayramların aynı inanç, aynı tarih ve aynı medeniyet mensuplarının müşterek sevinç ve coşku günleri olduğunu dile getirerek "Bayramlar, bizi biz yapan, yüreklerimizi bütünleştiren, kardeşliğimizi pekiştiren müstesna zamanlardır. Rabb'imizin 'Müminler, ancak kardeştir' ilahi fermanıyla bildirdiği İslam kardeşliğinin yeryüzünün her yerinde derinden hissedildiği muazzam bir vahdet sahnesidir. Ancak bugün acı, hüzün ve gözyaşının kuşattığı dünyamızda bayramlarımız da biraz mahzun geçmektedir. Zira Doğu Türkistan'dan Yemen'e, Arakan'dan Suriye'ye İslam coğrafyasının mazlum beldelerinden yükselen feryatlar kalbimizi derinden yaralamaktadır. Bilhassa Ramazan günlerinde bile saldırgan tavrından vazgeçmeyen İsrail'in, mukaddes belde Kudüs'ü ve ilk kıblemiz Mescid-i Aksa'yı işgal girişimi tüm müminleri büyük bir hüzne ve acıya gark etmektedir. Zira barbarca bir tavırla Mescid-i Aksa'da ibadet eden Müslümanlara saldırılmakta, Mescidin harim-i ismeti ihlal edilmekte ve peygamberlerin hatırasına hayasızca müdahale edilmektedir. Dinlerin, dillerin, kültürlerin, medeniyetlerin sembol şehri talan edilmektedir. Masum Filistinli kardeşlerimiz zorla evlerinden çıkarılmakta, katliamlara maruz kalmaktadır. Dolayısıyla Filistin ve Mescid-i Aksa tamamen özgür oluncaya kadar her bayram hüzünle geçecektir" ifadelerini kullandı. Bayram namazının ardından Ayasofya Camii önünde Türkiye ve Filistin bayrakları açıldı.

 

Editör: MURAT ÖZER