Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Türkiye'nin ilk Çocuk Adalet Merkezi'ni (ÇAM) Erzurum'da açtı. Gül, “Çocuk, yargılandığını değil devletin kendisini suçtan uzak tutmak için seferber olduğunu iliklerine kadar hissetsin, istiyoruz. Özellikle ilk defa suça temas eden çocuklar hakim, savcı, pedagogları aynı zamanda ağabey, abla gibi görsün istiyoruz" dedi. 

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ortaklaşa yaptığı Çocuk Adalet Merkezi'nin (ÇAM) açılışına katıldı. Olimpiyat Parkı'ndaki ÇAM'ın açılışını izleyen çocuklarla yakından ilgilenen Bakan Gül, yanına oturtarak oyuncak hediye etti. Çok anlamlı günde anlamlı açılış yaptıklarını belirten Gül, “Sadece Türkiye'de değil belki de dünyada ilk olma özelliği taşıdığı için ayrıca heyecanlıyız. Çocuk Adalet Merkezi'ni açmanın mutluluğunu, heyecanını yaşıyoruz. Bugün ayrıca Dünya Çocuk Hakları Günü. Bu anlamlı bir günde çocuklarımız adına güzel bir iş yapmanın ayrıca heyecanını yaşıyoruz. Şairin de dediği gibi 'Yaşamak berrak bir gökte çocuklar aşkına savaşmaktır'. Çocuklar için yapılan her iş daima dünyayı iyileştirir, güzelleştirir, dünyayı mamur eder. Çocuğu, aileyi kadını merkeze alan bir toplum ve medeniyet geleceğe güvenle bakar. Bugün bu anlamlı açılış için bir aradayız emeği geçen herkesi kutluyorum" diye konuştu.

'ÇOCUK SUÇLU OLURSA TOPLUM OLARAK BİZ DE SUÇLUYUZDUR'

Çocuğun, bir ülkenin en büyük zenginliği, hazinesi ve en büyük kaynağı olduğunu dile getiren Bakan Gül, konuşmasında şunları söyledi:

“Çocuklarımızın her türlü kötü alışkanlıktan korunması için suça sürüklenmesini önlemek için en önemi siper ailesi, yuvasıdır, ailedir. Aile toplum için ülkemiz için en önemli ve değerli bir kurumdur. Söz konusu çocuk ise nemelazım demeden her kurumun ve toplumun her bireyin bu konuda her türlü desteği göstermesi temel bir görevidir. Özellikle çocuğun suçtan korunması da devletin görevleri arasındadır, tüm kurumlar çocuğu suçla buluşmadan önleme diye bir görevi var devletin de bu konu görevleri anayasada sayılmıştır. Zira güçlü birey, güçlü toplum daha demokratik Türkiye amacı için insan hakları eylem planını Türkiye Barolar Birliği ile barolarla yakın çalışarak hedeflerimizi ortaya koyduk. Bu eylem planlarından birinin gerçekleşmesinin sevincini yaşıyoruz. Çocuk mahkemelerini ayrı bir mimariyle tasarımla hep birlikte daha da güçlü bir şekilde onarmaya devam edeceğiz. Çocuk söz konusu olduğunda yargısal anlamda da özellikle çok önemli adımlar atıldı. Bu davaların öncelikli görülmesine yönelik adım da yakın zamanda atıldı ve bu sisteme yargı sistemine dahil edildi. Özellikle 2005 yılında hayata geçen Çocuk Koruma Kanunu, çocuğa verilen ehemmiyetin göstergesidir. Suçlu çocuk değil suça sürüklenen çocuk, bilinçli bir tercih olarak kullanılmıştır. Dünyaya temiz bir vicdanla masum bir şekilde gelmiş çocuk nasıl suçlu olur? Eğer bir çocuk suçlu olursa toplum olarak bizler suçluyuzdur, nerede eksiğimiz var burada hangi adımı atmamız gerekir düşünmemiz gereken bir ev ödevidir. Bu konuda da özellikle kurumlarla koordinasyon çok önem kazanmaktadır. Bu binayla çocuk dostu merkezle bu işlemleri yapmayı amaçlıyoruz."

'ÇOCUKLAR, AĞABEY- ABLA GİBİ GÖRSÜN İSTİYORUZ'

Merkezin işlevi hakkında da bilgi veren Adalet Bakanı Gül, şunları kaydetti: 

“Çocuk yargılandığını değil devletin kendisini suçtan uzak tutmak için seferber olduğunu iliklerine kadar hissetsin istiyoruz. Özellikle ilk defa suça temas eden çocuklar hakim, savcı, pedagogları aynı zamanda ağabeyi, abla gibi görsün istiyoruz. Çocuk kendisinin yargılandığın değil, kendisine yardımcı olunma çabasını hissetsin istiyoruz. 'Bir hata yaptım toplum açısından bu bir tehlikedir bir uyarı sinyalidir. Ben bunu anladım bütün devlet tüm kurumlarıyla seferber olmuş ben bir daha bu hatayı işlemeyim' diyerek bu kapıdan çıkıp gitsin istiyoruz. Tüm çabamız buna yöneliktir. Bu eğitim merkezi ilk olma özelliğini taşıyor. Özellikle bu arada Çocuk Adalet Merkezi'nde tüm kurumlar ve ilgili uzmanlar görev almaktadır. Sadece bir adliye binası açmıyoruz tek bir çocuğumuzun dahi suça sürüklenmediği, suça maruz kalan çocukların etkin şekilde korunduğu desteklendiği bir geleceğin temelini atıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde Çocuk Koruma Kanunu gibi mevzuatlarla yine adli destek mağdur hakları müdürlüklerimizle çocuklarımızın ve tüm mağdurların yanında olmaya devam edeceğiz. Bu merkezle birlikte çocuklar spora, antrenman gibi imkan bulacak suç ortamlarından uzak kalabilecek faydalı bir merkez olarak görev alacaklar. Gerekirse uzman psikologlarımız evlerinde de ilgilenecek şekilde sistem kuracaklar. Sadece buraya gelerek değil, buraya geldikten sonra hikayesiyle ilgilenecek çocuğun topluma başarılı bir birey olarak nasıl katkıda bulunur, kötü ortamlardan, suç mahallerinden nasıl uzaklaştırılır adeta bir laboratuvar olacak. Aileleriyle birlikte hikayeleri masaya yatırılacak. Bu konuda üniversite, baroyla yakın iş birliğini önemsiyoruz. Çocuk müdafileriyle çocuk polisiyle çocuk psikologlarıyla yani konusu çocuk olan, yarınımız olan, geleceğimiz olan bir çocuğun daha kötü yola düşmemesi için 'Bir fikrim, çabam var' diyenleri bekliyoruz. Çocuk Adalet Merkezi'miz Erzurum'a ülkemize hayırlı, uğurlu olsun. Biz istiyoruz ki Adalet Merkezi'nin kapısından bir çocuk bile girmesin ama girerse de buradan topluma faydalı, başarılı çocuklar olsunlar."

Bakan Gül, konuşmasının ardından Vali Okay Memiş, AK Parti Milletvekili Recep Akdağ, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Tuncel, Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi Başkanı Mustafa Çetin ile birlikte ÇAM'ın açılış kurdelesini kesti. Bakan Gül, daha sonra ÇAM'ı gezerek yetkililerden bilgi aldı.

'ÖZLÜK HAKLARINDA ÇOK ÖNEMLİ İYİLEŞTİRMELER YAPTIK'

Adalet Bakanı Gül, Erzurum'da infaz ve koruma memuru ve yetiştirme Eğitim yemin törenine de katıldı. Hüseyin Turgut Eğitim Merkezi'ndeki törende konuşan Bakan Gül, “Bu süreçte rehberiniz daima hukuk olsun ve daima korumanız gereken kırmızı çizginiz insan onuru ve haysiyeti olsun. Sizlere emanet edilen bir canın ve onun taşıdığı bir insan onurunun olduğunu asla aklınızdan çıkartmayın. Suçlu, zaten cezası mahkemece verilmiş ve infaz üzerine size emanet edilen bir kişidir, bir insandır. Sizin muamelenizle ayrıca bir cezalandırmaya tabi tutulmaması lazım. Hukukun gereği budur" dedi.  

Türkiye ve dünyada Covid-19 salgınına rağmen ceza infaz kurumlarında dünya ortalamasının üzerinde tedbirler alındığını belirten Bakan Gül, "Gerek vaka sayısı gerek hayatını kaybeden sayısı itibarıyla bu konu da bütün dünya tarafından yakından takip edilmektedir ve takdir edilmektedir. Burada da ben en büyük takdiri sizlere yapıyorum. Özellikle ceza infaz kurumu personelimizin özlük hakları ile ilgili çok önemli iyileştirmeler yaptık ama bunların daha da artırılması kararlılığındayız. Sözleşmeli personelimizin kadroya geçmesi ve özlük haklarının bu anlamda daha da iyileştirilmesi, bu dönemde yine neticeye varacağımız konular içerisinde olacaktır" şeklinde konuştu. 

BAYILAN İNFAZ KORUMA MEMURUNA ESKİ SAĞLIK BAKANINDAN MÜDAHALE

Bu arada Bakan Gül'ün konuşması sırasında baygınlık geçiren infaz koruma memuruna, önce eski Sağlık Bakanı ve AK Parti Erzurum Milletvekili Recep Akdağ daha sonra salona giren sağlık ekipleri, müdahale etti. Bakan Gül, infaz koruma memuruna müdahalenin ardından yemin eden infaz ve koruma memurlarıyla birlikte hatıra fotoğrafı çektirerek bir süre sohbet etti. 

ADLİ TIP KURUMU AÇILIŞI

Adalet Bakanı Gül, Erzurum Adli Tıp Kurumu'nun açılışına da katıldı. Gül, 'hayırlı olsun' temennisiyle kurdeleyi kesti. Bakan Gül, beraberindekilerle Adli Tıp Kurumu'nu gezerek bilgi aldı.

Editör: MURAT ÖZER