Design Week Türkiye kapsamında gerçekleşen panellerde ünlü tasarımcılar, Türkiye’den dünyaya moda tasarımını konuştu.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Ticaret Bakanlığı koordinasyonu ile bugün başlayan Design Week Türkiye’de gerçekleşen panelde ‘Türkiye’den dünyaya moda tasarımı’ konuşuldu.

Moderatörlüğünü Ahu Orakçıoğlu’nun yaptığı panelde, tasarımcı Aslı Filinta Demir, Hakan Akkaya ve Simay Bülbül yer aldı. Panelde, dünyada Türk modası algısı yaratmak adına bir yol haritası çıkarılması hedeflendi. Yoğun katılımla gerçekleşen panel, moda tasarımı bölümünde okuyan öğrencilerin ilgi odağı oldu.

TÜRKİYE’DE İLHAM ALINACAK ÇOK DEĞER VAR

Kendi markasının kurucusu ve tasarımcı Aslı Filinta, dünyada iş yapma modelinin değiştiğine dikkat çekti.

Gençlerin atacağı adımların çok önemli olduğunu söyleyen ünlü tasarımcı, "Yaratıcı bir disiplinle iş yapmak için o işte önce pişip, sonra iş yapabilirsiniz. Mezun oldum hadi marka kurayım diye bir şey yok. Uzun soluklu bir iş. Biz çok kıymetli topraklardayız. Dünyada havalı havalı moda var ama bitti. Biz de o kadar tükenemeyecek, ilham alacağımız çok değer var. Bunlar yeteri kadar işlenmedi. Bunların ilham alınması çok önemli. Göbeklitepe var, yeni kazılar var. Ciddi ilham olacak Anadolu’nun çeşitli yörelerinde bize, gençlere, insanlara ilham olacak kaynaklar var. Bunlar henüz tüketilmediği için çok şanslıyız. Kendi kıymetlerimize sahip çıkmak en önemli olan noktalardan bir tanesi" şeklinde konuştu.

TÜRK TASARIMCILAR ÇOK YETENEKLİ

Yeni dünyaya uyum sağlamak için gençlerin daha şanslı olduğunu söyleyen tasarımcı Hakan Akkaya, “Yeni dünya düzeninde biz doğru çalışabilirsek moda başkentleri arasından sıyrılabiliriz. Türk tasarımcılar çok yetenekli. Biz dünyada kabul gören tasarımcılar değildik ama dünyada kabul edildik. Biz işimizi doğru yaptığımız için kabul edildik. Biz rüştünü ispat etmiş tasarımcılar olarak New York Moda Haftası’nda defile yaptık. Biz, sizler için 4 tasarımcı her şeyi kenara bıraktık. Orada Türk tasarımcının adını yazdırdık” ifadelerini kullandı.

Hakan Akkaya, tasarımcılarda ön ödeme sistemine geçilmesi gerektiğini, sektör için bunun büyük bir sorun olduğunu söyledi.

YİTİK KUMAŞLARIMIZA SAHİP ÇIKMALIYIZ

Geçmişine sahip çıkmayanın geleceği olmadığına dikkat çeken tasarımcı Simay Bülbül de, “Biz çok değerli bir coğrafyadayız. İnanılmaz zengin bir kültürdeyiz. Türkiye’de ismini bilmediğimiz bir miras var. Kumaşlarımız var. O kadar yitik kumaşlarımız var ki… Biz bunları gün yüzüne çıkarmalı, koruma altına almalıyız. Yeni dünya, yeni moda her yerde var ama 500 yıllık, yitik olmuş kumaşlar dünyanın hiçbir yerinde yok. Bu zenginlik büyük bir mirastır. Tasarımcılar, devlet çatısı olarak sahip çıkalım. O zaman geldiğimiz nokta çok farklı olacak. Herkes etnik olmak zorunda değil ama onu bugüne uyarlamalıyız. Bu coğrafi zenginliği herkes arıyor ve görmek istiyor. Etnik ve kültürel mirası modernleştirirsek diğer moda haftası arasında farkımız olacağını düşünüyorum” dedi.

“ÇİZİM İYİ OLUNCA İŞ BİTTİ ZANNETMEYİN”

Katılımcılarla sohbet havasında geçen panelde Aslı Filinta Demir, “Bana gelen staj ve asistan başvurularında en çok eksik gördüğüm şey İngilizce ve Matematik. Moda tasarımı öğrencileri çizimi iyi olunca iş bitti zannediyor ama markanızı kurduğunuzda zaten çizim yapacak vaktiniz olmuyor. Değişen dünya düzeninde çok ciddi kaynak noksanlığı var. Lokalin önemi var. Bu yeni dünya düzenine uygun marka kurmak ve yetiştirmek isteyen öğrenciler için kaynaklardan faydalanmak için İngilizcesi olması lazım. Bu işin satışını, matematiğini, finansını öğrenmeniz lazım. Konu ihracata geçecekse bu da başka türlü olmaz. Dünyanın nerede olduğunu anlamak için kaynakların nerede olduğunu okumanız lazım. Yeniyi araştırmak ve sorgulamak lazım. Orijinal, cesaretli olunacak. Vazgeçilecek kolay bir iş değil” ifadelerine yer verdi.

SOSYAL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK; MARKALARDAN DESTEK GELDİ

Aslı Filinta Demir, sosyal sürdürülebilirlik gibi bir kavram olduğuna dikkat çekerek, “Bu kavram sosyal sorumlulukla sürdürebilirliğin birleşimi. Zor zamanlardan geçiyoruz ve böyle dönemde öğrenci olmak, evlere kapanmak zor. Kolektif çalışma fikri de sosyal sürdürülebilirliğin ana hatlarından bir tanesi. Bir sosyal sürdürülebilir mağaza oluşturduk, ihtiyacı olan, tasarımcıların gelinliğine ulaşamayan, kimin ihtiyacı varsa gelinliği alıyor, giyiyor. Evlenen kadınlar ve erkekler de gelinliklerini, damatlıklarını bağışlayabiliyor. Biz bunun iş yapısını kurgulayıp diğer belediyelere kurguluyoruz. Bunu biz birlikte yapabiliriz” dedi.

Panele katılan diğer markalar da mağaza için damatlık ve porselen bağışında bulunacaklarını belirtti.

KİMSE BİRİNCİ ADAM OLMAK ZORUNDA DEĞİL

Hakan Akkaya, panele katılan moda tasarımı öğrencilerine, “Kimse birinci adam olmak zorunda değil, herkes kendi markasını kuramaz. Bazı tasarımcıların sanayinin içinde başarılı olması gerekiyor. Siz tasarımcılar markalarda çalışmak zorundasınız. İlla kendi markanızı kuracağınızı düşünmeyin. İkinci adam olmak kötü değildir, riskin daha az ve daha başarılısın. Eskiden daha özgün tasarımlar yapabiliyordum. Kendinize dürüst olun” uyarısında bulundu.

TİM BAŞKANI GÜLLE’DEN ONLİNE EĞİTİM PLATFORMU İSTENDİ

Ünlü tasarımcıların katılımcıların sorularını yanıtladığı panelde, Aslı Filinta Demir, TİM Başkanı İsmail Gülle’den online eğitim platformu kurmasını istedi.

Filinta Demir, “Online eğitim platformu kurup, öğrencileri davet edip, aylık ya da haftalık eğitimler yapılabilir” dedi. TİM Başkanı Gülle ise, bu isteği geri çevirmeyeceklerini belirtti.

Editör: MURAT ÖZER