Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100'üncü yılında Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri yapılacağını hatırlatarak, "2023'te AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak yeniden güven tazeleyerek millete hizmet yolculuğumuzu devam ettirmek istiyoruz" dedi.

Dün akşam saatlerinde beraberindeki kafileyle Adana Havaalanı'na inen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan daha sonra Mersin'e geçti. Burada bir dizi açılış ve toplantı programına otel açılışıyla başlayan Erdoğan, geceyi Mersin'de geçirdi. Bugün sabah saatlerinde AK Parti Mersin Genişletilmiş İl Danışma Toplantısı'na katılmak için Yenişehir ilçesindeki Atatürk Kültür Merkezi'ne gelen Erdoğan, vatandaşların sevgi gösterisiyle karşılaştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:

"Yaklaşık 2,5 yıl sonra tekrar tarımın, güneşin, tabi güzelliklerin şehri Mersin'de bulunmaktan memnuniyet duyuyorum. Dün Ahi Evran'ın ve Neşet Ertaş'ın şehri Kırşehir'deydik. Önceki hafta Rize'de Karadenizli uşaklarla bir araya geldik. Bugün ise Mersinli kardeşlerimize misafir oluyoruz. Salgın şartlarının hafiflemesiyle birlikte insanımızla hasret gideriyoruz. Sadece bu ayın başından itibaren pek çok eser, hizmet ve tesisin açılışını yaptık. Adli yıl açılışında 422 bin metrekare kapalı alana sahip yeni Ankara'da Yargıtay binamızı hizmete aldık. Bir taraftan yangın ve sel felaketleriyle mücadele ederken diğer taraftan Akıncı'nın Millî Savunma Bakanlığı'na teslimatını gerçekleştirdik. Pakistan Cumhurbaşkanı ile birlikte ilk gemi denize indirme törenine iştirak ettik. Eğitimden çalışma hayatına, ulaşımdan spora kadar birçok alanda açılışlar gerçekleştirdik. Sıcak demedik, yağmur demedik, uzak demedik, milletimizle kavuşmak için tüm şartları zorladık. Muhalefet genel başkanları evlerinin odaları arasında dolaşırken biz tüm Türkiye'yi geziyoruz. Muhalefet sadece belli illere hapsolmuşken biz 84 milyonun tamamına ulaşıyoruz. Onların gündeminde iftira var, yalan terörü var. Onların gündeminde yıkım var, engellemek var. Onların gündeminde Türkiye'yi eski karanlık günlerine geri döndürmek var. Onların gündeminde sessiz çoğunluğun sesini yine kısmak var. Onların gündeminde ülkeyi germek, kaosa sürüklemek, insanımızı kutuplaştırmak var. Bunların da yalandan, slogandan, tahrikten başka siyaset vizyonları yok." 

TÜRK EVİ'Nİ AÇACAĞIZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, pazar günü ABD'de olacaklarını da hatırlatıp, "Nasip olursa pazar günü ABD'deyiz ve pazartesi günü New York'ta BM'nin tam karşısında 36 katlı Türk Evi'nin açılışını da yapacağız. Hamdolsun bu da tabii bize nasip oldu. Nitekim son günlerde yaşananlar, muhalefetin Türkiye'nin refahı gibi bir derdi olmadığını göstermiştir. Muhalefetin nasıl bir Türkiye hayali kurduğunu hepimiz gördük. Seçim öncesinde bol keseden dağıttıkları ne kadar vaat varsa hepsinin altında ezildiler. Seçim meydanlarında millete verdikleri sözlerin hiçbirini hayata geçiremediler. Hiçbir işi doğru düzgün yapamıyorlar. Artık illerde sular akmıyor. En temel belediye hizmetlerini yerine getiremeyen bir beceriksizlikle karşı karşıyayız. Elbette her insan hata da yapar, yanlışa da düşer ama insanı diğer canlılardan ayıran akıl ve vicdandır. İnsan, aklını kullanarak yanlışı doğrudan, iyiyi kötüden, zulmü adaletten ayırma kabiliyetiyle donatılmıştır. Hatası varsa düzeltmek her bireyin yapması gereken asgari görevidir. Onları bitmek tükenmez kavgalarıyla başbaşa bırakıp biz işimize bakıyoruz. Onlar anlasa da anlamasa da biz Türkiye'yi büyütmeye, insanımızın huzurunu artırmaya çalışıyoruz. Onlar destek verse de vermese de biz ülkemizin itibarını yükseltmeye devam ediyoruz. Bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir. İnsanımızın içten söylediği 'Allah razı olsun' ifadesi dünyadaki tüm makamlara değişilmez. Birileri diyor ki 'Z kuşağı, Y kuşağı muhalefetin yanında' Z kuşağı Y kuşağı burada. Gençlerimizin ışıldayan gözlerinde şahit olduğumuz umudu ve özgüveni hiçbir makama değişmeyiz. Biz bu aziz millete hizmetkar olmaktan şeref duyuyoruz. Bizim hizmet anlayışımızda partizanlık yoktur. Bizim nazarımızda insanı mezhebine, inancına, diline göre ayırmak da yoktur. Bize oy versin vermesin 84 milyonun her bir ferdi bizim gözümüzde aynıdır. Muhalefetin çapsızlığı, başarısızlığı bizi asla istikametimizden çıkartamaz. Bizim ölçümüz başkaları değil. Aldığımız oy oranına göre değil ihtiyaca bakarız. Şehirlerimize bakarız" dedi.

2023'TE CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ YAPILACAK

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Akkuyu Nükleer Santral inşaatını denetlemeye geldiğini de hatırlatıp, "Akkuyu'nun Mersin'e neler kazandıracağını düşünün. Hamdolsun bu hizmet de bize nasip oldu. 2023 yılı ülkemiz ve milletimiz açısından tarihi önemli bir yol olacaktır. Cumhuriyetimizin 100'üncü yılını kutlayacağımız 2023'te Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri de gerçekleştireceğiz. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak 2023'te yeniden güven tazeleyerek millete hizmet yolculuğumuzu devam ettirmek istiyoruz. Bunun için şimdiden planlı, programlı, aktif bir şekilde çalışmaya başlamalı, önümüzdeki süreyi en iyi şekilde değerlendirmeliyiz. Sadece geçmişteki başarılarımızı değil, 2053 ve 2071 vizyonlarımızı da milletimizle paylaşmalıyız. Biz diğerleri lafla peynir gemisi yürütmeye çalışmıyoruz. Son 19 yılda ülkemizin 81 vilayetine kazandırdığımız sayısız eserin referansıyla konuşuyoruz. Her eleştiriye anında cevap vereceğiz, her karalamaya anında karşılık vereceğiz. Allah'ın izni ve milletimizin desteğiyle Türkiye için daha büyük hedeflere de birlikte ulaşacağız" dedi.

‘KARDEŞLİĞİMİZİ ASLA LEKELEMEYELİM’

Mersin’deki programına devam eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kısa süre önce yapımı tamamlanan ve hizmete giren Halkkent Emir Sultan Camii’nin açılışını yaptı. İlk olarak camide cemaatle birlikte cuma namazını kılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, namaz sonunda cemaate seslenerek, “Siz değerli kardeşlerimden istirhamım şu olacak; Emir Sultan Camii’de elhamdülillah bir olalım, beraber olalım, diri olalım. Kardeşliğimizi asla lekelemeyelim. Kardeşliğimize gölge asla düşürmeyelim. Bölmek isteyenlere fırsat vermeyelim. Ne kadar bu noktada bir olup, beraber olursak Rabb'im gücümüzü o kadar artıracaktır. Bu vesileyle ben de tüm geçmişlerimize ve şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Güç Santrali’ne doğru yola çıktı.

TOPLU AÇILIŞ TÖRENİNE KATILDI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, programının devamında Cumhuriyet Meydanı’ndaki toplu açılış törenine katıldı. Törene, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Genel Başkan Yardımcısı Julide Sarıeroğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Mersin Valisi Ali İhsan Su, Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, kent protokolü, parti yöneticileri ve vatandaşlar katıldı.

'3 MİLYAR 260 MİLYON TL'LİK HİZMETLERİN AÇILIŞINI YAPIYORUZ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, törende vatandaşlara seslendi. Yatırım bedeli toplam 3 milyar 260 milyon TL’yi bulan hizmetlerin açılışlarını yaptıklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu eserler arasında, eğitimden sağlığa, ulaşımdan sanayiye ve turizme kadar her alanda tesis var. Eğitimde, aralarında Toroslar Cahit Zarifoğlu Anadolu Lisesi’nin de yer aldığı yatırımları, bugün burada resmen hizmete açıyoruz. Sağlıkta Anamur Devlet Hastanemizin, ulaşımda bölünmüş yolu ve kavşaklarıyla Mersin Gözne Yolu’nun açılışını yapıyoruz. Mezitli Hükümet Konağı, Erdemli Adalet Sarayı, Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet ve Özel Harekat hizmet binası gibi kamu yatırımlarımızı bugün resmen hizmete açıyoruz. Mersinimizin önemli turizm alanlarından Cennet Cehennem Ören Yeri ve Meryem Ana Kilisesi restorasyonu ile dün gece konakladığımız BN Termal Otel’in, cuma namazını kıldığımız Emir Sultan Camii’nin resmi açılışlarını da buradan yapıyoruz. Özel sektörümüzün Mersin’de 1.2 milyar liralık yatırımla hayata geçirdiği 19 ayrı projenin de açılışını buradan gerçekleştiriyoruz. Tarsus Organize Sanayi Bölgesi’nin 3’üncü kısmı ile model fabrika ve yenilik merkezimizi de bugün resmen hizmete veriyoruz. Tüm bu eser ve hizmetlerin şehrimize, ülkemize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

'EN ÖNEMLİ ENERJİ ALTERNATİFİ NÜKLEER SANTRALLERDİR'

Yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Güç Santrali’ndeki çalışmaları aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buluşmamıza gelmeden önce Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin inşaatında incelemelerde bulunduk. Mühendislerimizin ve işçilerimizin gayretleriyle santral inşaatının hızla yükseldiğine şahit olduk. 10 bini Türk, 3 bini Rus olmak üzere 13 bin mühendisin çalıştığı, böyle bir eserin birinci ünitesi inşallah 2023’ün Mayıs ayında bitecek. Bu projeyi 2023 hedeflerimizin önemli sembollerinden biri olarak görüyoruz. Dünyada 32 ülkede 443 nükleer santral hala faaliyette. 19 ülkede 51 nükleer santral inşaat safhasındayken, Türkiye’yi bu imkandan mahrum bırakmak isteyenlerin derdi başkadır. Akkuyu’daki tesis, üreteceği elektrikle kalkınmamıza, karbon salınımında sağlayacağı azaltımla çevremize, teknolojisiyle bu alandaki atılımlarımıza çok önemli katkılar sağlayacaktır. İklim değişikliği tartışmalarının giderek arttığı dönemde bizim gibi ülkeler için hala en önemli enerji kaynağı alternatifi nükleer santrallerdir. Amacımız, ülkemize en kısa sürede 2’nci ve 3’üncü nükleer santraline kavuşturacak adımları atmaktır. Burada 4 ünite yapacağız. Mersin bu önemli yatırıma ev sahipliği yaparak büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasında da en önde olduğunu ispatlamıştır” diye konuştu.

'EKONOMİMİZE ÇOK CİDDİ KATKI SAĞLIYORLAR'

Mersin Limanı ve Serbest Bölgesi’nin Türkiye’nin en önemli dış ticaret merkezlerinden biri olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu yılın ilk 7 ayında Mersin’den yapılan ihracat 2.2 milyar doları geçerken, yine bu bölgeden yapılan ithalat da 2 milyar doları bulmuştur. Serbest bölgede faaliyet gösteren firmalarımız 10 bin kişilik istihdamları ve Ocak-Ağustos döneminde 2.2 milyar dolara yaklaşan ticaret hacimleriyle ekonomimize çok ciddi katkı sağlıyorlar. Biz de Mersin’deki bu güzel tablonun gelişerek sürmesi için her türlü desteği sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.

'ÇİFTÇİ VE ESNAFIMIZI YALNIZ BIRAKMADIK'

Desteklemelerle ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti:

“Son 1.5 yılda ihracatçılarımıza ve kobilerimize 364 milyon lira kredi ve sigorta desteği verdik. Mersin, aynı zamanda 69 ayrı odaya kayıtlı 55 bine yakın esnaf ve sanatkarı ile bölgenin en hareketli ticaret merkezidir. Salgın döneminde şehrimizdeki 26 bine yakın esnafımıza 103 milyon lira gelir kaybı desteği, 4 binin üzerinde esnafımıza 8 milyon liraya yakın kira desteği verdik. Yangın ve sel afetlerinde zarar gören hiçbir vatandaş, üretici, çiftçi ve esnafımızı yalnız bırakmadık. Zararlarını tazmin ederek tahrip olan evlerini, ahırlarımı, seralarını yeniden yaparak bu ülkede hiç kimsenin sahipsiz olmadığını gösterdik.”

'MAĞDURLARA KUCAK AÇTIK'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dış ülkelerdeki gelişmeleri de değerlendirerek şunları söyledi:

“Bölgemizde ve dünyada 10 milyonlarca insanın iç çatışmalar siyasi istikrarsızlıklar, sosyal huzursuzluklar, ekonomik sıkıntılar sebebiyle yerinden yurdundan edildiği bir dönemde biz devletimizin tüm imkanlarını vatandaşlarımızın emrine sunduk. Sadece kendi vatandaşının güvenliğini teminle ve ihtiyaçlarını karşılamakla yetinmedik, her şeyini geride bırakarak ülkemize sığınan milyonlarca mağdura da kucak açtık. Mersin bu büyük kardeşlik ve insanlık örneğinin yükünü en çok çeken illerden biridir. Bir dönem terörden, bir dönem güney komşularından yaşanan büyük göçe rağmen Mersin kalbini ve kollarını mazluma açan onurlu duruşundan asla taviz vermemiştir. Türkiye üzerine yıkılan bu ağır sorumluluğu tek başına taşıyacak değildir. Avrupa ülkeleri başta olmak üzere bu konuda yük paylaşması gereken çevrelerin artık daha gerçekçi ve somut adımlar atmasının vakti gelmiştir. Biz kardeşliğimizin, insanlığımızın gereğini yaptık yapmayı sürdürürüz. Daha önce Irak’ta, ardından Suriye’de, Libya’da, Karabağ’da ve şimdi Afganistan’da yaşanan trajediler karşısında bizim kadar ilkeli duruş sergileyen ve fedakarlık yapan hiçbir ülke yoktur. Ama bu hasletimizi kendi güvenlik ve refah bencilliklerinin bekçiliğine dönüştürmeye kalkanların istismar aracı haline gelecek de değiliz. İnşallah önümüzdeki dönemde daha adil ve hakkaniyetli yük paylaşımı için gereken girişimleri yerine getirmeye devam edeceğiz. Mersinlinin hakkını ve hukukunu kimseye yedirmeyiz. Şunu bilin; Akdeniz’de elde etiğimiz kazanımlara sahip çıkarak Mersin’in zaten zirvede olan yıldızını daha da yükseğe çıkarmak için tüm gücümüzle mücadele diyoruz. Daha çok üreten daha çok kazanan daha çok büyüyen ve gelişen bir Mersin için durup dinlenmeden çalışacağız. Her ne kadar birileri hala büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası yolunda ilerlediğimizi görmeye yanaşmasa da biz milletimizle beraber bu yolda yürüyeceğiz. Türkiye’ye diz çöktürmek için yıllardır çırpınanların heveslerini kursaklarında bırakarak 2023 hedeflerimize yürüyoruz.”

'BİZ 19 YILDIR ESERLERİMİZLE ÖVÜNÜYORUZ'

Tek vaatleri eski Türkiye’yi yeniden hortlatmak olanların tersine, ‘2053 vizyonu, 2071 vizyonu’ demeye devam ettiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları dedi:

“Milletimize tek vaatleri eski Türkiye’yi yeniden hortlatmak olanların tersine biz ‘2053 vizyonu, 2071 vizyonu’ demeye devam ediyoruz. Bay Kemal rahatsız oluyor. Varsın, olsun. Bay Kemal’e şunu söylemek lazım; ‘Bu ülkede senin bir dikili ağacın var mı? Bir eseriniz var mı?’ Elhamdülillah biz 19 yıldır eserlerimizle övünüyoruz. Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri. Biz bunların sadece sözünü etmekle kalmıyor eser ve hizmet siyasetimizle adım adım taşlarını da döşüyoruz. Mersin’in ülkemiz için kritik bir dönüm noktası olan bu kutlu yolda bize daha güçlü destek vereceğine inanıyoruz ve inşallah 2023 bir dönüm noktası olacak. Büyük ve güçlü Türkiye derken; bu ifadeyi içi boş bir siyasi slogan olarak söylemiyoruz. Bu iddiamızı geçtiğimiz 19 yılda her alanda ülkemize kazandırdığımız güçlü eser ve hizmet siyaseti ile alt yapısıyla bunun üzerine bina ediyoruz. Ülkemizin 81 vilayetinin tamamı gibi Mersin de bu dönemde Cumhuriyet tarihinde eşi benzeri görülmemiş eserlere ve hizmetlere kavuşmuştur. Ülkeye ve millete eser kazandırmak, hizmet kazandırmak nasip işidir. Hamdolsun biz bu şerefe nail olduk. Yıllarca bu ülkede siyaset yapıp, siyasi parti faaliyeti yürütüp, hatta zaman zaman iktidara bile gelip de çaktığı tek çivi, yaptığı tek hayırlı hizmeti olmayanlar var. Siyaseti, yalanla, iftirayla çarpıtmayla, ülke gündemini bulandırmak, insanları kandırmaya çalışmak sananlar, eserin, hizmetin, yatırımın kıymetini bilmezler. Milletin derdi ile dertlenmeyenler hiçbir yaraya merhem olamazlar. Hiçbir beklentiye cevap veremezler. Hasbelkader yönetime geldikleri yerlerde sadece hayal kırıklığına yol açarlar. Sadece kaynak israfına, vakit kaybına sebep olurlar. Eskilerin dediği gibi ‘ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz, şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde.’”

‘KARDEŞLİĞİMİZE SIKI SIKIYA SAHİP ÇIKALIM’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Sizlerden, karşınıza gelenleri, ağızlarından çıkan laflarla değil yaptıklarıyla, ortaya koyduklarıyla, eserleriyle, gerçekleştirdikleri icraatlarla ölçüp biçmelerini istiyoruz. Bu ülkeye daha fazla demokrasi getireceklerini söyleyenlerin geçmişte millete nasıl zulmettiklerini, insanların inançlarından, fikirlerinden hatta kıyafetlerinden dolayı nasıl ötekileştirdiklerini hatırlayın. Kendilerinin ülkeyi daha iyi kalkındıracaklarını söyleyenlerin geçmişte her işe, her yatırıma, her işe nasıl köstek olduklarını hatırlayın. Ondan sonra da bir bakın. Kafa aynı kafa mı? Evet aynı kafa. Öyleyse aynı kafadan farklı neticeler çıkartmasını beklemek akıl karı bir iş değildir. Siyaset adına düğün evinin tefçisi, ölü evinin yasçısı gibi davrananların millet olarak da ne sevinçlerimize ortak olduğunu ne hüzünlerini paylaştığını görmedik. Akdeniz’de petrol ve doğalgaz ararız, Rumların ağzıyla karşı çıkarlar. Karadeniz’de doğalgaz buluruz, kendi akıllarınca dalga konusu yaparak elde eden başarıyı itibarsız hale getirirler. Sınır ötesine harekat yaparız, teröristlerin ve zalim rejimlerin safında yer alırlar. Ülkemize yönelik haksız, hukuksuz, adaletsiz nice saldırı olur ya kulaklarının üzerine yatarlar ya da onlar da aynı koroya katılırlar. Türkiye’nin aleyhindeki her kampanyanın içerideki borazanlığına soyunan bu zihniyet, yerli ve milli her adıma da karşı çıkarak gerçek yüzünü de ortaya koymaktadır. Ülkemiz maruz kaldığı saldırılara karşı dimdik ayakta kalmayı, bununla yetinmeyip, siyasi, ekonomik, askeri olarak sınırları ötesinde geniş bir etki alanı oluşturmayı bunlara rağmen başarmıştır. Vesayetin koltuk değnekçiliğinden, darbecilerin yoldaşlığına, teröristlerin destekçiliğinden, emperyalistlerin figüranlığına ne ararsanız bunlarda, bay Kemal’de var. Kardeşlerim, tek olmayan yerli duruştur, milli duruştur. Eser ve hizmet siyasetidir. Cumhur ittifakı olarak nasıl Türkiye’yi darbecilerden temizlediysek, terör örgütlerinin kuşatmasından çıkardıysak, bölgesel bir güç haline getirdiysek, küresel sistemde söz sahibi yaptıysak, inşallah bundan sonra çok daha fazlasını milletimize kazandıracağız, yeter ki birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sıkı sıkıya sahip çıkalım.”

Editör: MURAT ÖZER