CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, HDP'ye yönelik kapatma davası ile ilgili "Demokrasilerde parti kapatmak doğru değil. Seçimle gelen seçimle gider" dedi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu devletin bilgiyle, tecrübeyle, ahlakla, adaletle yönetilmesi gerektiğini, kin, intikam, öfke, cehalet içinde yönetilemeyeceğini söyledi. Kılıçdaroğlu, ciddi bir karamsarlığın hakim olduğunu belirterek, "Ama buradan 83 milyon vatandaşımıza açık ve net çağrıda bulunuyorum. Hiçbirinizin umutsuzluğa kapılma hakkı yoktur. Beraber, birlikte 83 milyon olarak Türkiye'yi aydınlığa çıkarmak hepimizin namus borcudur. Bunu birlikte yapacağız; dostlarımızla beraber yapacağız, işçiyle, sanayiciyle, köylüyle, emekliyle, emeklilikte yaşa takılanlarla yapacağız, bütün dostlarımızla, apartman görevlilerimizle yapacağız. Herkesle bir araya geleceğiz. Toplumun her kesimine ulaşmak, her kesimine moral vermek bizim görevimizdir, bunu yapacağız. Kararlıyız; ne yaparlarsa yapsınlar, inandığımız yoldan hiçbir güç, bizi geri döndüremeyecektir. Dolayısıyla bu mücadele bir hak mücadelesidir. Bunu böyle bilelim" dedi.

'SEÇİMLE GELEN SEÇİMLE GİDER'

Kılıçdaroğlu, bir milletvekilinin attığı tweet dolayısıyla  dokunulmazlığının kaldırıldığını belirterek, "Yıldırım hızıyla milletvekilliği düşürülüyor. Hangi adalet bu? Müslümanlığı kimseye bırakmıyorlar. Onların dışında Müslüman yok memlekette. Bu haksızlığı öfkeyle nasıl besliyorsunuz siz? Bunu anlamak mümkün değil. Yıldırım hızı talimatla bir partinin kapatılması için cumhuriyet savcılığına 'kapatın' diyorlar. Demokrasilerde parti kapatmak doğru değil. Seçimle gelen seçimle gider" diye konuştu.

'KADINLARIN HAKLARI ELİNDEN ALINMAK İSTENİYOR'

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Kararı ile Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden ayrılmasını eleştirerek, şunları kaydetti:

"Bir sabah kalktık bu parlamentoda oy birliğiyle çıkan kendisinin de imzaladığı bir sözleşmeyi 'feshettim' diyor. Kime danıştın, sordun? Bu ülkenin kadınlarına sordun mu? Bu kadınların nasıl şiddete uğradığını sen biliyor musun? Çoğu vatandaşımız bu sözleşmenin içeriğini tam bilmiyor. 11 Mayıs 2011 tarihinde bu sözleşme kabul edilmiş. Amacı ne bu sözleşmenin? Kadınları her türlü şiddete karşı korumak ve kadına karşı şiddeti önlemek, kovuşturmak, ortadan kaldırmak. Bütün kadınların huzurunda Erdoğan'a soruyorum; sen bunun neresine karşısın? Bütün kadın kardeşlerime sesleniyorum; Mağdur olan sizsiniz. Sizin haklarınız sizin elinizden alınmak isteniyor. AK Parti, MHP'lilerin ağzında güller vardı 'bunu ilk biz yaptık' diye. En çok itiraz etmesi gereken kişi Meclis Başkanıdır. Milletin iradesi gasp edilmiştir."

Yasal Bilgilendirme

Bu haber DHA’nın abonelerine gönderdiği içerik doğrultusunda yayınlanmıştır. haberchannel.com editörleri bu habere herhangi bir editoryal müdahalede bulunmamıştır. Haber içeriklerinden hukuken ilgili ajanslar sorumludur.

Editör: MURAT ÖZER