Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, bu gruptan çıkmaları halinde UEFA Avrupa Ligi'nde birçok şeyi hayal edebileceklerini söyledi.

UEFA Avrupa Ligi E Grubu'nun 4'üncü haftasında yarın Lokomotiv Moskova'yı konuk edecek olan Galatasaray'da teknik direktör Fatih Terim düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu.

Hayaller olmadan hiçbir şeyin olmayacağını söyleyen Fatih Terim, "Bu gruptan çıkarsak bizim de söyleyecek çok şeyimiz olacak demiştik. Şu ana kadar iyi gidiyoruz. Bu gruptan çıkarsak birçok şeyi hayal edebiliriz. Her geçen gün daha iyi olacağımıza inanıyoruz. Hakikaten çok zorlu bir grupta yarışıyoruz. Neredeyse Şampiyonlar Ligi grubu çektik diyorum ısrarla. Lider olursak son 16'ya çıkarız buradan direkt. Bundan sonraki çıkacak olan rakibimiz, inşallah grupları geçersek, buradaki rakipler ayarında olacaktır. Her şey olabilir 2 ayaklı maçlarda" dedi.

"GRUPTAN LİDER ÇIKMAK İÇİN BU MAÇIN STRATEJİK OLARAK ÇOK ÖNEMİ VAR"

Lokomotiv Moskova'nın yeni teknik direktör Markus Gisdol geldikten sonra yukarıya doğru ivme kazandığını dile getiren deneyimli çalıştırıcı, "4 maçta sadece bize yenildiler. 2 galibiyet, bir beraberlik aldılar. Bu da iyi yere doğru gittiklerinin göstergesi. Markus Gisdol göreve geldikten sonra sadece bir mağlubiyetleri var, o da bize. Bu maçın kolay geçeceğini kimse beklemesin. Bir puanları var ama matematiksel olarak hala iddiaları var. Moskova'da oynadığımız maç, planladığımız şekilde gitti. Maçın her anını çok konsantre oynadık, belki de o gecenin en güzel golünü attık. Bu gruptan lider çıkmamız için bu maçın çok stratejik bir önemi var. Eğer kazanırsak 10 puan yapıyoruz. Öbür maçtan çıkacak sonucun da önemi var. Ama hangi sonuç çıkarsa yenmemiz halinde avantajı olacağı kesin. Grup liderinin direkt son 16'ye gittiği bir ortamda, ikincinin Şampiyonlar Ligi'nden gelen bir rakiple oynayacağını düşünürsek, liderlik önemli" ifadelerine yer verdi.

"BU MAÇ, İLK MAÇA GÖRE DAHA ZOR GEÇECEK"

"Lokomotiv Moskova önemli oyunculara sahip" diyen Terim, "Baskıyı seven, topun kendinde kalmasını isteyen, pasa dayalı oyunu oynayan bir takım. Nereleri zayıf, nereleri güçlü, iyi tespit ettiğimizi düşünüyoruz. Bu maçın ilk maça göre daha zor geçeceğini tahmin ediyorum. Biz de buna göre çalışmalarımızı yaptık, ona göre oynayacağız" diye konuştu.

"4 KASIM YÜZDE 100 KAPASİTE İLE OYNAMAK İÇİN ERKEN DEMEK Kİ"

Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) Galatasaray Kulübü'nün, "Lokomotiv Moskova maçı yüzde 100 kapasite ile oynansın" talebini reddetmesi ile ilgili görüşü sorulan Fatih Terim, "Biz Galatasaray Kulübü olarak, pandemi süreci başladığı andan itibaren tüm mevzuatlara uyduk, uymaya devam ediyoruz. Geçen seneden bu tarafa düşünecek olursanız, rakiplerimizin 3'er, 4'er bin aldığı durumlarda dahi, biz Ali Sami Yen'de dahi TFF ne dediyse uyduk. Bugün TFF'nin aldığı bu karara da uyarız. Yüzde 100 kapasiteye 9 Kasım'da geçiliyor ama 4 Kasım'da geçilmiyor. TFF'nin bir bildiği var demek ki bu 5 gün ile ilgili, saygıyla karşılıyoruz. Her zamanki gibi uyayacağız. 4 Kasım erken demek ki. Ben yarın yaklaşık 20-25 bin kişinin, yüzde 100 olan 50 bin kişilik bir etki yaratacağını düşünüyorum. Ali Sami Yen'de biz bunlara alışığız. Hepimiz heyecanlıyız, onların da heyecanlı olduğunu biliyorum. Yarınki maçta bizim gücümüz, tarih boyunca kazandığımız tüm kupalarda en büyük payı olan taraftarımız olacaktır. 50'si, 100'ü, 30'u, 25'i yok o yüzden" yanıtını verdi.

"YİNE BAŞARILI OLABİLİRİZ AMA MAKASI KAPATMAMIZ LAZIM"

Avrupa kulüpleri ile makasın açıldığını söylemesinin hatırlatılması üzerine Fatih Terim, şunları belirtti: "Makas tabii sadece skorlarla ilgili değil. Ekonomik güç, idari mekanizma, teknik davranış... Birçok sebebi vardı bunun. Brighton takımı 11 milyona oyuncu alıyor. Sonra diyor ki sizde kalsın. Ben sezon sonu alırım. Daha yukarılara çıkmıyorum. İşin ekonomik gücü çok önemli bir yer kaplıyor. Muhakkak ki bizim şu anki gençlerimiz, ortaya koyduğumuz transfer politikası, stratejik bakışımız inşallah devam edecek. Koyduğumuz plan, proje bizi farklı yerlere götürecek inşallah. Bugün arkadaşlarım Crystal Palace'nin akademi yapılanmasının resimlerini gönderdiler. Açıkçası A takım spor merkezinden daha önde. Eğer akademisi böyleyse, A takımınki nasıl deniyor. 2000'de de makas vardı. Makas hep vardı ama açılıyor demek istiyorum. Her zaman makas olmaya devam edecek. Yine başarılı olabiliriz ama makası da kapatmamız lazım."

"HERKES DEĞİŞİME HAZIR OLMALIDIR, OCAK AYINDA BAZI PROJELERİMİZ, PLANLARIMIZ VAR"

Ocak ayı için plan ve projelerin olduğunu kaydeden tecrübeli çalıştırıcı, "Avrupa'da takımın durumu, gençleri, liderliği, gol yemeden liderliği konuşuluyor. Galatasaray uzun bir aradan sonra bir maça favori çıkıyor. Duramayız. Ocak ayında bazı projelerimiz, planlarımız var. Tüm teknik arkadaşlarımız, scout ekibimiz, hepimiz hazırız. Herkes de değişime hazır olmalıdır. Verme, alma işlerine hazır olmalıyız. Her geçen gün gençlerimiz tecrübe kazanıyor. Biz mevcut takımımızdan memnunuz ama her zaman daha iyisi vardır. Bu felsefeyle düşünerek hareket edeceğiz ocak ayında" açıklamasını yaptı.

"BU KURALIN ANA HEDEFİNİN 14 TÜRK OLDUĞUNU KİMSEYE ANLATAMADIM"

Yabancı sınırlamasıyla ilgili gelen soruya Fatih Terim şu yanıtı verdi: "Bu kuralı futbol direktörüyken uygulayan, planlayan ekibin başında olan biriyim, 50'den fazla Türk futbolcunun Avrupa'nın en büyük liglerinde oynadığını hatırlayalım Bu konuyu kulüplere anlatırken, birçok önemli durumdan bahsettim, bunlardan birisi büyük para alan Türk futbolcunun gitmek istememesiydi. Dışarı gitme zorunluluğu olacak dedik, oldu. Bu kuralın ana hedefinin 14 Türk olduğunu kimseye anlatamadım. Bu bir bakış açısı. Bu bir anlayış. Yasaklarla hiçbir yere varamayız. Rusya tekrardan yabancıyı serbest bırakma aşamasında. Oyuncuyu Türk, yabancı diye ayırt edemezsiniz. Geçen sene aşağı yukarı 10+15 tane Türk oynattım, serbest değil miydi? Parayı kulüpler veriyorsa, kararı da onlar vermeli. Yeter ki bunun için UEFA ve TFF'nin kriterleri var, yoksa karşılığında ceza görüyorsunuz. Gelin siz bize sorun sattığın kadar almanın ne kadar zor olduğunu. Bu kadar fazla yabancı olduğu zaman Türk oyuncusu yetişmiyor anlayışına hiçbir zaman inanmadım, burada zarar görecek olan da bendim, Türkiye Milli Takımı'nın teknik direktörü bendim. 2016'ya gittik. Bugün bakıyorsunuz, AB vatandaşlarının dolaşımının serbest olduğu Avrupa'da, dünya şampiyonu Fransa, Avrupa şampiyonu Fransa, dünya şampiyonu İspanya, dünya şampiyonu Almanya. Hayatım boyunca Türk oyuncularla başarı kazanmış biri olarak, onları oynatmıyor olmayı isteyebilir miyim? Bugün Anadolu takımları, bu kuraldan dolayı hepimize kafa tutmuyor mu, daha zevkli geçmiyor mu? Gidiyorlar en ekonomik fiyata oyuncu buluyorlar, gelip bizi de, başkalarını da yeniyorlar. Hepsi de Türk oyuncu oynatıyor. Böyle bir düşünce nasıl olabilir? Çok inandırıcı şeyler değil. Dünyanın en önemli takımlarında Türk oyuncular oynuyor. 30 kişi çağıracaksak, 20'si oradan geliyor. Biz çok fazla karışmıyoruz. Ama futbol öyle bir oyun ki, dinamik bir oyun, her geçen gün değişime ayak uydurmalısınız. Çok yaşlı oyunculara gereksiz paralar veriyorlar diyorlar. Kulübün tasarrufu seni ne ilgilendirir? Kulüplerin ikna olması lazım, rekabet olması lazım. Bu yerli, yabancı rekabeti değil. Her oyuncu bizim için aynı dildedir, aynı mesafededir. 4+2'de de oynadım, 6+2'de de oynadım, 3+1'de de oynadım, hiç ağzımı açmadım. İnandırıcı, mantıklı olmak lazım."

"BİR SÜRE BOEY'DEN FAYDALANAMAYACAĞIZ"

Fatih Terim, Sacha Boey'in sakatlığı ile ilgili bilgi vererek, "Boey yaşadığı kas sakatlığından dolayı Marsilya maçına kadar oynamadı. O maçta forma giydi, 65 dakika çok iyi oynadı, bize işaret etti. Hiçbir riske girmeden oyundan aldık. Moskova maçından evvel bir ihtimal bizimle olabilir diye söylemiştim. Tedavisi tamamlanmıştı, performans ekibimizle çalışırken son testlere girdi. Oyuncunun bu tip kas sakatlıkları dönüşünde, belli hızlardaki vücut reaksiyonlarının iyi kontrol edilmesi lazım. O hızlara çıktığında biraz ağrı hissetti. Bir süre daha kendisinden faydalanamayacağız. Futbolun içinde bu tip sakatlıklar ve şanssızlıklar var. Boey genç bir futbolcu, beklentilerimiz büyük. Sezonu en erken açan takım bizim. Buna rağmen en az kas sakatlığı yaşayan takım da biziz. İnşallah bu şekilde devam eder. Böyle bir durumda sağlık ekibimiz, atletik performans ekibimizin de hakkı verilmeli. Onlara teşekkür ediyorum" dedi.

Boey'in Kamerun Milli Takımı'nı seçme ihtimaliyle ilgili haberler çıkması hakkında gelen soruya ise Terim, "Bizim bu konuda bir bilgimiz yok. Sacha'ya ben izin verdim. Paris'te tedavi olabilir miyim dedi, tabii dedim. Bazen oyuncunun iyi hissetmesi için böyle bir şeye ihtiyaç duyabilir. O arada bu çıktı, herhangi bir bilgim yok. Ama devre arasındaki Afrika Kupası'nı hepimizin düşünmesi gerektiği bir gerçek" yanıtını verdi.

"YAKIN BİR GELECEKTE GOLCÜLERİMİZİN DAHA ÇOK GOL ATACAĞINA İNANIYORUM"

Takımda Mbaye Diagne, Mostafa Mohamed ve Halil Dervişoğlu'nun maçtan maça değişerek oynamasının istikrar anlamında bir sorun yaratıp yaratmadığıyla ilgili görüşü sorulan Fatih Terim, "Hayır, herhangi bir dezavantaj yaratmıyor. Bazı takımlara göre, oyundaki skora göre değiştiriyorum. Hepsinin de değişik meziyetleri var. O yüzden hepsinden faydalanıyoruz. Bazen ikisini aynı anda görüyoruz. İstikrar açısından bir sıkıntı çekmiyoruz. Takımın minimum 7-8 oyuncusu aynı zaten" ifadelerine yer verdi.

Fatih Terim, çok pozisyona girip az attıklarını belirterek, "Hakikaten çok pozisyona girip, az atıyoruz. Benim takımlarıma baktığınızda, şampiyon olsak da olmasak da en çok gol pozisyonuna girip en çok gol atan takımlarla listesinde hep üstedir. 8-10 tane de gol kralı çıkartmışızdır. Benim için önemli olan o pozisyonlara girebilmektir, nasıl olsa atarız diye düşünürüm. Çeşitli oyuncular gol atınca daha çok mutlu olurum. Bireysel, grupsal, takımlar olarak gol vuruşu çalışıyoruz. Mostafa da, Diagne de gole yakın oyuncular. Umut ediyorum ileride Halil de öyle olacak. Halil bizi daha çok oynatan oyuncu. Sahte 9 dediğimiz tipte oynayan bir oyuncu. Son vuruşu geliştirecektir. Diğerleri gol atan oyuncular. Bazen onu, bazen diğerlerini kullanıyoruz. Yakın bir gelecekte daha fazla gol atacaklarına inanıyorum. Yeter ki pozisyonlara girmeye devam edelim" dedi.

"ARDA'YI ÖZLEDİK, BEKLİYORUZ"

Arda Turan'ın sakatlığı hakkında bilgi veren Galatasaray teknik direktörü, "Bilek sakatlığı denince sanki hafif bir şey gibi algılandı. Arda çok ağır bir sakatlık geçirdi. Sağlık heyetimize sorduğunda verilen yanıt, Arda koşmaya başladığı andan itibaren ağrısı var. Her gün tedavide ve çalışmada. Böyle bir durumda çok küçük bir eşik var, ağrılarla o eşiği atladığımızda, bir hafta gibi kısa bir sürede dahi takıma verebiliriz dediler. Sahanın içinde onun halledebileceği maçlar vardı. Oynamasa da, gerek soyunma odasında, gerek antrenmanda, gerek dışarıda, görevini fazlasıyla yapıyor. Biz de özledik. Dilerim bir an önce aramıza katılacak" şeklinde konuştu.

"BEN SADECE SAHAYA KONSANTRE OLMAK İSTİYORUM"

Fatih Terim son olarak kulüp yöneticisi Rezan Epözdemir'in, bir diğer yönetici Remzi Sanver'in açıklamasına katılmadığını açıklamasıyla ilgili gelen soruya, "Ben Gaziantep maçından sonra konuyla ilgili yorumumu yaptım. Üzerine söyleyebileceğim yeni bir şey yok. Ancak rakiplerinin kaybettiği haftada kazanan bir Galatasaray var. Avrupa'daki grubunda gol yemeden lider olan bir Galatasaray var şu an için. Oynadığı futbolla ve genç kadrosuyla Avrupa'da kendinden söz ettiren bir Galatasaray var. Kazanır veya kaybeder önemli değil. Ben bunun konuşulması gerektiğini düşünüyorum. Müsaade ederseniz ben sadece sahaya konsantre olmak istiyorum. Beni mazur görün" yanıtını verdi ve sözlerini noktaladı.

Editör: MURAT ÖZER