Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde ‘Türk İş Dünyası İçin Gelecek Modeli: Amaç Odaklı Liderlik ve Strateji’ oturumunda, liderler, gelecek ajandalarını açıkladılar. İş dünyasının lider şirketlerinin; insan kaynaklarının geliştirilmesinden liderliğe, sürdürülebilirlikten döngüsel ekonomiye, eğitimden spora, kültür ve sanatın geliştirilmesine hangi alanlarda sorumluluk üstlenmeleri ve bu başlıklarda ne gibi somut hedeflere, yüksek amaçlara odaklanmaları gerektiği masaya yatırıldı. Moderatörlüğünü Deloitte Türkiye CEO’su Başak Vardar’ın yaptığı oturuma Esas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sabancı, Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker ve Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Begüm Doğan Faralyalı katıldı. BAŞAK VARDAR: "LİDERLER ARTIK TOPLUMUN VE GEZEGENİN İYİLİĞİNİ DE GÖZETMELİ" Deloitte Türkiye CEO’su Başak Vardar, “Hızlı değişimin damga vurduğu günümüz iş dünyasında şirketler, verimlilik ve kârlarını arttırmak için yeni iş modelleri konuşuyorlar. Tüm paydaşlarının değişen ihtiyaçlarına yönelik olarak şirketler amaç odaklı, sürdürülebilir, doğaya saygı ve topluma fayda gibi konulara önem veriyorlar. Artık günümüzde kâr ve amacın birlikte gözetildiği bir yönetim anlayışına hâkim durumda. Marka algısı, piyasa değeri, verimlilik ve uzun vadeli değer yaratma gibi konular da bir adım önde. Amaç odaklı liderlik, tüm paydaşların belli amaca erişmelerine ulaşmalarını ifade ediyor. Liderlerin hedefi artık sadece kendi kurum çalışanlarının değil, toplumun ve gezegenlerimizin de iyiliğini içermeli” dedi. ALİ SABANCI: "İŞLETMELERİN GÜVEN VE ÜMİT ETME KAVRAMLARINDA DERİNLEŞMELERİ GEREKİYOR" Esas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sabancı ise “İnsanların, biz iş insanlarından iki beklentisi ağır basıyor: İlki hem üreten hem tüketenlerin kendilerini güvende hissetmesi, ikincisi de ümit edebilmek, yani gelecekle ilgili hayal kurabilmek. Biz eğer üreticiler olarak bu konularda kendimizi derinleştirebilirsek, o zaman tüketicinin tam ne istediğini daha iyi anlamış oluruz. Güven, müşteriyi daha iyi anlayarak mümkün oluyor. Can kulağı ile dinleme konusu sadece tüketiciler ile kalmıyor. Bu üreten taraf için de geçerli. İnsanlarının önünü açabilmek çok büyük bir liderlik göstergesi. Şefkatle verimliliğin zıt olmadığını düşünüyorum. Şefkat ve empati, verimliliğin önüne duran bir şey değil. Çalışanlar işin göbeğinde ve bizim tek yapmamız gereken önlerinden çekilmek” diye konuştu. ALİ ÜLKER: “GENÇLER, ÇALIŞMAK İÇİN TOPLUMA KATKI SAĞLAYAN ŞİRKETLERİ TERCİH ETMEYE BAŞLADILAR" Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker “Gelecek şirket modelinde liderlik bambaşka boyut kazanmaya başladı. Artık dünyada ‘bütçe kutsaldır’, ‘satışları büyütmeliyiz’, ‘kâr odaklı çalışmalıyız’ gibi sözler, herkesin bildiği şeyler ama demode oldular. Güven oluşturabilmek, çalışanların üzerinde farklı bir ilham yaratmak, liderlik kavramını bambaşka boyuta götürebiliyor. Çeşitlilik, farklılıklar, kapsayıcılık ve şeffaflık, gençler için çok önemli kavramlar haline geldi. Kâr nihai çözüm değil. Esas amaç ve gaye, şirketin çalışanlarını bir araya getirmesi. Gençlerin işe başvuruda sorguladığı nokta, topluma geri dönüş için bu şirket ne yapıyor? Topluma geri dönüşüm çok önemli. Gençler topluma katkı sağlayan şirketlerde çalışıp, topluma katkı sağlamak istiyor. Etik değerleri ilan etmek hem toplum hem çalışanlara rehber etmesi açısından oldukça önemliyken takdir etmek, alkışlamak ve insana değer vermek de bir o kadar önemli” ifadelerini kullandı. BEGÜM DOĞAN FARALYALI: "KADIN LİDERLERE HER YERDE DAHA ÇOK İHTİYACIMIZ VAR" Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Begüm Doğan Faralyalı da “Dünyada çok enteresan bir dönemden geçiyoruz. Global sistemin buzula çarpıp dönüşmek ve gelişmek zorunda olduğu bir dönemdeyiz. Bugün tam olarak içselleştiremediğimiz birçok kriz ile karşı karşıyayız. Birleşmiş Milletler raporuna göre 2050 yılına kadar doğal afetlerden dolayı 1.2 milyar kişi göç etmek zorunda kalacak. Günümüzde bu durumdan kaynaklı olarak 312 milyar dolar global ekonomik kayıp var. Eşitsizlik sorunumuz var. Tüm bunlar insanı korkutan bir seviyeye geldi. Bugün olduğu kadar hiçbir zaman ortak kaderi paylaşmadık. İnsanlık olarak çok birbirimize bağlı ve bağımlıyız günümüzde. En zayıf halkamız kadar güçlüyüz. Sürdürülebilirliği içselleştirmiş bir iş dünyası olmazsa olmaz hale geldi. Gayri safi milli hâsıla aslında insanların refah düzeyini yansıtmıyor ve ölçemediğimiz şeyi de iyileştiremiyoruz. İnsanlık olarak yeni bir amaç ve yeni bir liderlik tanımına ihtiyacımız var. Daha içten dışa liderlik eden insanlara ihtiyacımız var. Kendi değerlerinin farkında ve onlarla uyum içinde yaşayan, sadece aklı ile değil, kalbi ile de hareket eden bir liderlik kavramına ihtiyacımız var. En çok da kadın liderlere her yerde daha çok ihtiyacımız var. Belki liderlikte belli dengeyi sağlayabilirsek, hepimizin istediği daha dengeli bir dünyaya sahip olabiliriz” şeklinde konuştu.