Rolls-Royce tamamen elektrikli “Spirit of Innovation” uçağını önümüzdeki haftalarda ilk kez gökyüzüyle buluşturmayı planlıyor. Bu kapsamda 300+ mph (480+ km/s) hızla dünya rekoru girişimi için çalışmalarını sürdüren Rolls-Royce, sıfır karbon salınımıyla gerçekleşecek bu projede Jaguar Land Rover tarafından ödünç verilen, tamamen elektrikli sıfır emisyonlu Jaguar I-PACE otomobillerini çekici ve destek araçları olarak kullanacak. ROLLS-ROYCE, TAMAMEN ELEKTRİKLİ UÇUŞ HIZ REKORU GİRİŞİMİ İÇİN JAGUAR LAND ROVER’DAN TAMAMEN ELEKTRİKLİ YER DESTEĞİ ALIYOR Dünya rekoru girişiminde kullanılacak olan bu uçak, kısa adı ACCEL olan ‘Uçuşun Elektrifikasyonunun Hızlandırılması’ Programı kapsamında, ana proje ortakları olan elektrikli motor ve kontrolör üreticisi YASA ve havacılık start-up’ı Electroflight’ın katkılarıyla üretildi. Projenin yarı finansmanı ise, İngiltere İş, Enerji ve Endüstriyel Strateji Departmanı ve Innovate UK ile ortaklaşa girişim olan Aerospace Technology Institute (ATI) tarafından sağlandı. Bu doğrultuda ACCEL ekibi, inovasyon çalışmalarını Birleşik Krallık Hükümeti’nin sosyal mesafe ve diğer sağlıkla ilgili yönetmeliklerine bağlı kalarak sürdürdü. Rolls-Royce Elektrikli Sistemler Direktörü Rob Watson konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Rolls-Royce ve Jaguar Land Rover, kendi sektörlerinde elektrik teknolojisini geliştirmeye odaklanan öncüler konumunda. Bu sebeple; dünyanın en hızlı, tamamen elektrikli uçağını geliştirme çalışmalarımız sürecinde Jaguar Land Rover'ın bize I-PACE araçlarını ödünç vermiş olmasından dolayı memnuniyet duyuyoruz. ACCEL programının karbon nötr olması bizim için oldukça önemli ve şimdi bu hedefimiz yer desteği konusunda da tamamen elektrikli araçlarla desteklenecek.” Spirit of Innovation uçağı, 500 beygir gücünü aşkın güç sağlayan elektrik motorlu tahrik sisteminin yanı sıra 250 eve enerji temin edebilen veya tek bir şarjla Londra'dan Paris'e uçmak için yeterli enerji kapasitesin sağlayabilen, şimdiye kadar bir uçağa monte edilmiş en güç yoğunluklu batarya paketini barındırıyor. Bunun yanı sıra I-PACE, son teknoloji 432 torbacık-pil modülünden oluşan 90 kWh lityum iyon bataryanın sağladığı kuvvetle toplam 394 beygir gücü üreten iki elektrikli motor kullanıyor. I-PACE ayrıca tek bir şarjla 310 km (WLTP) mesafe katedebiliyor. Jaguar Land Rover UK Direktörü Rawdon Glover ise, “I-PACE 2018'de piyasaya sürüldüğünde, Jaguar'ı elektrifikasyonda lider yapan ve markayı 2025 yılına kadar tamamen elektrikli hâle getirecek dünyanın ilk premium tam-elektrikli SUV'siydi. 300 mph hız rekoru girişimine imza atacak olan ‘Spirit of Innovation’ uçağıyla elektrikli havacılığı halkın zihinlerinde yer açtığı için Rolls-Royce'u ve ekibini desteklemekten mutluluk duyuyoruz” dedi. ACCEL projesi, Rolls-Royce'un faaliyet gösterdiği sektörlerin 2050 yılına kadar net sıfır karbona ulaşmasını sağlayacak yolculuğunun bir parçası. ACCEL projesi kapsamında geliştirilen teknolojileri kullanacak olan Rolls-Royce, bunu pazara yönelik ürünlere uygulayacak ve genel havacılık, kentsel hava hareketliliği ve küçük kısa mesafe uçak sektörlerine motor, güç elektroniği ve batarya portföyü sunacak. Aynı şekilde, Jaguar Racing Formula E ekibinin pistteki tecrübeleri, Jaguar'ın elektrikli araçlarında gerçek dünyada iyileştirmeler yapılmasına destek oluyor. ACCEL proje ekibinin birçok üyesi de geçmişte Formula E deneyimine sahip. Hem Rolls-Royce hem de Jaguar Land Rover, ayak izlerini karbondan arındırmaya kendilerini adamış durumda. 2014 yılından bu yana faaliyetleri ve tesisleri ile ilişkili sera gazı emisyonlarını yarıya indiren Rolls-Royce, bunun yanı sıra 2030 yılına kadar faaliyet kaynaklı emisyonlarını net sıfıra indirme hedefinde de ilerleme kaydediyor. Ayrıca Rolls-Royce, yeni ürünlerinin 2030 yılına kadar net sıfır karbon hedefleri ile entegre olmasını ve 2050 yılına kadar sahip olduğu tüm ürünlerinin net sıfır ile uyumlu olmasını da taahhüt ediyor. Jaguar Land Rover ise, 2039 yılına kadar tedarik zinciri, ürünleri ve faaliyetlerinde net sıfır karbon emisyona ulaşmayı hedefliyor. ACCEL projesi Rolls-Royce için bir dizi ilkleri temsil ediyor. Tüm programı karbon nötr hâle getirmek için denkleştirme yoluna başvurulan ilk Rolls-Royce projesi olmak da bunların arasında yer alıyor.