İstanbul'da gerçekleşen '3. Değer Zirvesi ve Türkiye'ye Değer Katan Markalar Ödül Töreni'nde konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Dünya Bankası İş Yapma Kolaylığı Endeksi'nde uzun yıllar 60 ila 70'inci sıralarda yer bulan ülkemiz, gerçekleştirilen ön açıcı reformların etkisiyle iki yılda 27 basamaklık sıçramayla 33. sıraya yükselmiştir" dedi. 

Bu yıl 3'üncüsü düzenlenen Değer Zirvesi ve Türkiye'ye Değer Katan Markalar Ödül Töreni, Beşiktaş'taki bir otelde gerçekleşti. Törene Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın yanı sıra Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Değer Zirvesi Komite Başkanı Pınar Erez ve iş dünyasından çok sayıda isim de katıldı. Bu yılki törende, Türkiye'ye değer katan 12 marka ödüllendirildi. 

"HEPİNİZİN SALGININ OLUMSUZ ETKİLERİNE RAĞMEN AZMİNİ, GAYRETLERİNİ YÜREKTEN ALKIŞLIYORUM"

Törende konuşma yapan Fuat Oktay, şunları söyledi: 

“Marifet iltifata tabidir, iltifatsız emek zayidir" diyerek ülkemiz ve insanlık için değer üreten herkesin yanında olan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını ve başarı dileklerini de özellikle iletiyorum. Kıymet bilinmek ister ve mükafatlandırılan başarıların yeni fikirlerin önünü açacağına olan inancımızla yenilikçi, kaliteli ve çığır açan başarıları örnek göstermeye önem veriyoruz. Tasarlayan, fikir üreten, ilerleme ve ilerletme derdinde olan herkesi ülkemizin hedeflerine ulaşmasında rol oynayan birer değer taşıyıcısı olarak görüyoruz. Bugün ödül alan tüm markalarımız ve marka isimlerimizle bu açıdan iftihar ediyorum. Her birinizin üretkenliğini, salgının olumsuz etkilerine rağmen azmini, gayretlerini yürekten alkışlıyorum; Türkiye'ye değer katan herkesi, sizin nezdinizde değer üreten tüm markaları ve marka isimleri buyurun birlikte alkışlayalım. Burada sizleri alkışlarken başarının mutfağında yer alan Ar-Ge çalışanlarını, işçileri, mühendisleri, teknisyenleri, tasarımcıları, satış ve pazarlamacıları, katkı veren herkesi alkışlıyoruz. Bu alkışlarımız sizler vasıtasıyla geçtiğimiz yıl yaşanılan zorluklara rağmen çarklarını durdurmayan, çalışanını mağdur etmeyen ve üretimi kesintiye uğratmayan tüm sanayicilerimiz içindir. Alkışladığımız başarılar, sağlık çalışanlarımız ve güvenlik güçlerimizle, vefa gruplarıyla, motokurye ve kargo personeliyle, esnafı, yazılımcısıyla ve daha sayamadığımız pek çok isimsiz kahramanın, canı pahasına çalışan herkesin oluşturduğu değerlerin toplamıdır ve Türkiye'nin duruşu, Türkiye'nin başarısıdır. Ülkemiz de bölgesel ve küresel meselelerde insani ve vicdani duruşuyla; mazlumların yanında oluşuyla ve üretimle sağladığı katkılarla dünyaya değer katan bir markadır Türkiye. Haktan hakikatten yana duruşuyla küresel adalete katkı veren, terörle mücadelede din, dil, ırk ayrımı yapmadan teröre terör, teröriste terörist diyen; bölgede güvenliğin sigortası olan ülkemizi alkışlayalım. Birileri insan haklarından, demokrasiden bahsedip, iş sorumluluk almaya gelince sırtını dönerken; 5 milyona yakın mülteciye yuva olmuş, dünyanın vicdanı Türkiye'yi alkışlayalım." 

“TÜRKİYE'DE TEDARİK ZİNCİRİNDE EN UFAK BİR KIRILMA OLMAMIŞTIR"

"Sanayi durdu, tarım bitti' diye çamur atmaya çalışanlara inat yıllık bazda sanayi üretimi rekorları ve ihracat rekorları kıran; tarımsal üretimi kesintisiz artıran ülkemizi alkışlayalım diyen Oktay, “Salgının en kritik günlerinde, gelişmiş ülkelerin dahi maske tedariki derdine düştüğü bir zamanda, hepiniz iyi hatırlarsınız, tıbbi malzemeler ile birlikte ihtiyaç olan yerli milli solunum cihazını üretip, 157 ülkeye ve Birleşmiş Milletler (BM) dahil 12 uluslararası kuruluşa tıbbi malzeme yardımı gönderen Türkiye ile hep birlikte gurur duyalım. Milli Teknoloji Hamlesiyle inovasyona değer katan, yerli elektrikli otomobil üretim çalışmalarını başlatan ve çıtayı uzaya taşıyan ülkemizi alkışlayalım. Ve alkışların en büyüğünü 18 yıldır millet aşkıyla çalışarak liderliğiyle, duruşuyla ülkemizle birlikte dünyaya değer katan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a gönderelim. Şuan bulunduğumuz noktayı yeni reformlarla daha da ileriye taşıyacağız. İnşallah birlikte kutlayacağımız nice başarımız, değer katan nice atılımlarımız olacak. Bu vesileyle salgın döneminde yüksek fedakarlık ve gayret gösteren sağlık çalışanlarımız başta olmak üzere bu mücadelede kenetlenen herkese yürekten teşekkür ediyorum. Geçtiğimiz yıl boyunca türlü vesilelerle iş dünyamızla dijital ortamda da olsa bir araya geldiğimiz etkinliklerde, özellikle 'krizi fırsata çevirmeyi' ve salgının etkileriyle ülkemize açılan fırsat pencerelerini vurgulamıştık. Ve biz şuna hep inandığımızı söylemiştik. Sorun ne kadar ağır olursa olsun, biz soruna sorun olarak, kriz olarak bakmayız. Çözüm nerededir ona bakarız ve sakin bir şekilde çözümü üretiriz ve inanırız ki, her krizin her sorunun bir fırsatı vardır. Ve o fırsatı ülkemiz adına değerlendiririz. Hamdolsun sağladığımız kamu-özel sektör uyumumuz sayesinde salgın döneminde pek çok firmamız kaliteli ürünleriyle, rekabetçiliğiyle ve hepsinden önemlisi güvenilirliğiyle öne çıkmıştır. Tedarik zincirinde kırılmalar dünyada yaşanan en büyük sıkıntılardandı hatırlarsanız. Türkiye'de tedarik zincirinde en ufak bir kırılma olmamıştır. Türkiye tüm firmalarıyla dimdik ayakta durmuştur. Özellikle ihracat odaklı çalışan şirketlerimiz müşteri ve ürün yelpazesini genişletmişlerdir" diye konuştu.

"SIFIR KISITLAYICILIĞA EN YAKIN OECD ÜLKELERİNDEN BİRİSİ DURUMUNDAYIZ"

"Geçen yılın son çeyreğinde yüzde 5,9 ve 2020 genelinde yüzde 1,8 olarak gerçekleşen büyüme oranımız başarımızın en somut göstergesidir" şeklinde konuşan Oktay, “Aynı dönemde gelişmiş ülke ekonomileri 4,9; Amerika Birleşik Devletleri 3,5, Japonya 4,8, Almanya 4,9 ve İngiltere 9,9 oranında küçülmüştür. Hedefimiz Türkiye'nin büyüme performansını salgın sonrası dönemde de güçlü ve dengeli şekilde sürdürmesidir. Yatırımları artırmak için yerli ve uluslararası tüm yatırımcıların ülkemizde iş yapma prosedürlerini en kolay hale getirmek için çabalarımızı sürdürüyoruz. Reform paketlerimizin yanı sıra bu doğrultudaki ilerlemeleri hem Yatırım Ortamını İyileştirme Kurumu (YOİKK) hem de Dijital Türkiye çalışmalarımız kapsamında da yakından takip ediyoruz. Doğrudan yatırımlara ilişkin kısıtlayıcı faktörleri ölçen OECD Doğrudan Yatırım Kısıtlama Endeksi'nde 0,059 değeriyle, sıfır kısıtlayıcılığa en yakın OECD ülkelerinden birisi durumundayız. Bu ne demek biliyor musunuz? Sürekli algı oluşturuluyor ya Türkiye ile alakalı. Öngörülebilirlik ile ilgili veya yatırımcılarla alakalı veya uluslararası finansman boyutunda. 'Türkiye'ye geleceğiz ama…' hep bir ama ile anlatılan şey. Bu bizim çalışmamız değil, OECD'nin rakamını söylüyorum. 0,059. Peki diğer ülkelere baktığımızda bu nerede? Amerika'nın, Çin'in, İsviçre'nin çok çok ötesindeyiz. Yani kendimize bazen çuvaldızı batırıyoruz de, şöyle bir kafamızı kaldırıp neler yaptığımıza, nerede olduğumuza ve bizi eleştirenlerin de nerede olduğunu görüp bulunduğumuz noktadan gurur duymayı hakkettiğimizi düşünüyorum" ifadelerine yer verdi. 

"DÜNYA BANKASI İŞ YAPMA KOLAYLIĞI ENDEKSİ'NDE 33. SIRAYA YÜKSELDİK"

"Dünya Bankası İş Yapma Kolaylığı Endeksi'nde ise uzun yıllar 60 ila 70'inci sıralarda yer bulan ülkemiz, gerçekleştirilen ön açıcı reformların etkisiyle iki yılda 27 basamaklık sıçramayla 33. sıraya yükselmiştir" diyen Oktay, konuşmasına şu şekilde devam etti: 

“İşte daha geçtiğimiz günlerde Türk otomotiv sektörünün bugüne kadar aldığı en büyük yatırımlardan birinin imzaları atıldı.  2 milyar avroluk yatırım ülkemize kazandırıldı. Yine yakın zamanda bir akıllı telefon devi ve tıbbi ekipman firmaları ülkemize ciddi miktarda yatırım yaptılar. Hani birileri soruyor 'ya nerede yatırım, nerede istihdam' diye... İşte buyurun yatırım da burada, istihdam da burada üretim de burada. Bu salonun içerisinde. Sanayicilerimizin ifadesiyle, şu anda piyasadaki yatırım iştahı hiç olmadığı kadar yüksek. Zannediyorum bu açıklamayı da son zamanlarda İstanbul Sanayi Odası Başkanımız yaptı." 

"2023'DE 10 TURCORN' HEDEFİMİZE ÖNEM VERİYORUZ"

"Önümüzdeki dönemde de ülkemizde iş yapma kolaylığını artırmaya devam edecek, Türk firmalarının küresel birer marka olmasını destekleyeceğiz" ifadelerini kullanan Oktay, “Sizlerle birlikteyiz, sonuna kadar da birlikte olmaya devam edeceğiz. Bu doğrultuda özellikle '2023'de 10 Turcorn' hedefimize önem veriyoruz. 1 milyar dolar değerleme rakamını aşan yerli Unicornların yükselme zemini ve ekosistem temeli teknoparklarımızda oluşmuş durumdadır. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız Turcorn'a dönüşme potansiyeli olan, küresel iddia sahibi, belirli bir ölçeği aşmış ve müşteri doğrulamasını tamamlamış girişimlere yönelik özel bir destek programı hazırlığındadır. Girişimcileri finansmana erişim, yatırım alabilme, tecrübe aktarımı, yetkin insan kaynağına erişim ve farklı pazarlara adaptasyon gibi konularda da yönlendiriyor olacağız. Önümüzdeki yıllarda düzenlenecek Değer Zirvelerinde küresel alanda akıllı ürün ve hizmet sunan Turkcornların ödüllendirileceğine de inanıyorum. Geçen yılın iş dünyası ve üretim boyutundaki tüm kahramanlarına ödül vermeye kalksak bu salonlara sığamayız. Bugün ödül alacak marka ve kişileri değerlendirme sürecinde hem sürdürülebilirliğe hem de salgınla mücadelede değer oluşturanlara öncelik vermiş olmanız son derece anlamlıdır. Ödül alanların salgına rağmen Türkiye'yi yükselten herkes adına bu ödülleri alacaklarına inanıyorum. Savunmadan bankacılığa, e-ticaretten spora, ihracattan istihdama kadar pek çok farklı alanda sağladıkları katma değerle markalaşmış firmaları ve marka isimleri tebrik ediyorum. 3 yıldır Türkiye'ye değer katan markaları onurlandıran organizatör Pınar Erez ile ödül komitesine destek veren DEİK, TİM ve Birleşmiş Markalar Derneği başta olmak üzere, Değer Zirvesi'nin organizasyonunda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Ülkemize değer katmaya devam etmenizi diliyor, hepinize çalışmalarınızda başarılar diliyorum" diye konuştu. 

Editör: MURAT ÖZER