Sultangazi'de konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Buradan açık söylüyorum Meral Hanım'ı masadan kalktığında 3 günde tıpış tıpış oraya döndüren de Muharrem İnce'yi seçime 3 gün kala adaylıktan çektiren de aynı güçtür" dedi. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sultangazi'de düzenlenen mitinge katıldı. Erdoğan Sultançiftliği Merkez Camii önünde gerçekleşen mitingde vatandaşlara konuşma yaptı. 

"SİYASETİN BU KADAR ÇİRKİNLEŞTİRİLMESİNİ KABUL EDEMEYİZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ben Sultangazi'ye ne zaman geldiysem Sultangazi'yi hep böyle gördüm. Sultangazi'de bir başka heyecan var, bir başka coşku var. Sultangazi'nin güzel insanlarını en kalbi duygularla selamlıyorum. Bugün burada Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'nde gerçekleştirdiğimiz mitingin adeta devamını görüyoruz. Geçtiğimiz pazar günü tarihi bir katılımla gerçekleştirdiğimiz büyük İstanbul mitinginde bu kardeşinize verdiğiniz destek için sizlere teşekkür ediyorum. Cumhur İttifakı'na verdiğiniz destek için sizlere teşekkür ediyorum. Fatih'in emaneti İstanbul, 'zulüm 1453'de başladı' diyenlere cevabını vermiştir. Sultangazi'yle beraber pazar günü sandıkları patlatarak bu cevabı cümle aleme ilan edeceğine inanıyorum. Seçim günü yaklaştıkça karşımızdaki koalisyon masasının nasıl bir intikam, nasıl bir hırs, nasıl bir rövanş duygusuyla hareket ettiği daha iyi anlaşılıyor. Biliyorsunuz, daha önce masadan kalkan bir ortaklarına yapmadıklarını, demediklerini bırakmamışlardı değil mi? Sonra da eskiden kendi partilerinden aday yapıp karşımıza çıkardıkları bir isme etmedik zulüm bırakmadılar. CHP'de, 10 Mayıs 2010'dan 10 Mayıs 2023'e hiçbir şeyin değişmediği anlaşılıyor. Siyasetin bu kadar çirkinleştirilmesini kabul edemeyiz. Ülkemizde daha önce bu yöntemle siyasi partiler ele geçirilmiştir. Anlaşılan o ki şimdi de aynı yöntemle devletin yönetimini ele geçirmek istiyorlar. Meral Hanım'ı masadan kalktığında 3 günde tıpış tıpış oraya döndüren ile Muharrem İnce'yi seçime 3 gün kala adaylıktan çektiren aynı güçtür. Kandil'i Bay bay Kemal'in amigosu haline getiren de FETÖ'cüleri masanın kasetçisi haline getiren de aynı güçtür. Batı medyasını masanın basın bültenine dönüştüren de ülkemizin milli çıkarlarını sosyal medya mecralarının mezesi haline dönüştüren de aynı güçtür. Sanmayın ki bu güç Kemal Kılıçdaroğlu'dur. Bu kişi sadece kendisine teslim edilen her kurumu batıran, her partiyi yenilgiden yenilgiye koşturan bir maşadır.

Çamsakura nasıl? Her taraf pırıl pırıl mı? Yeşilköy'de Murat Dilmener nasıl? Her taraf pırıl pırıl mı? Niye bunları biz böyle yaptık? Kanuni ne diyor; 'Halk içinde mu'teber bir nesne yok devlet gibi Olmaya devlet cihânda bir nefes sıhhat gibi.' Biz böyle yönetiyoruz bu ülkeyi. Ama Bay bay Kemal'in SSK'nın başında olduğu zamanda, SSK Okmeydanı Hastanesi'ne adeta iğrenerek giriyorduk. Her taraf pislikti. Bay bay Kemal seni görünce biz ne anlıyoruz biliyor musunuz? Çöp, çukur, çamur, susuzluk. Bunları yaşamadık mı? Bu kardeşiniz İstanbul'a büyükşehir belediye başkanı olduğu zaman susuzluk bitti mi? Çöp dağları kalktı, çamurdan kurtulduk" diye konuştu

"ERDOĞAN GÖREVİNİN BAŞINDA OLURSA AVUCUNU YALARSIN"

Erdoğan, "Bay bay Kemal ne diyor 'Selo'yu kurtarmak istiyorsanız oyu bana vereceksiniz.' Teröristlerle beraber yürüyor. Sultangazi, Kandil'in teröristleriyle haydi diyen Bay bay Kemal'e oy verir mi? Selo Diyarbakır'da ne yaptı? Bütün Kürt kardeşlerimizi sokağa döktü. Selo'nun kendisi Kürt değildir zazadır. Sokağa döktü ve 51 Kürt kardeşimiz öldürüldü. Şimdi onu ben kurtarırım diyor. Eğer Erdoğan görevinin başında olursa avucunu yalarsın. Adalet neyse hukuk neyse gereğini yaparız. 14 Mayıs, Kemal'in Bay bay Kemal olacağı gündür. Baybay Kemal'i önce CHP genel başkan, sonra karşımıza cumhurbaşkanı adayı olarak çıkaranların amacı, ortada değil mi? Bay bay Kemal, terör örgütlerinden sapkın akımlara kadar ülke ve millet düşmanı kim varsa hepsinin desteğiyle yol yürüdü. Benim milletim, 21 yıldır nice senaryoları yırtıp attığı gibi bunu da parçalamaz mı? Halbuki bunların gözleri öyle bir dönmüş durumda ki kendileri gibi düşünmeyen kendileri gibi inanmayan, kendileri gibi yaşamayan herkesi aynı çuvala doldurup üzerinden silindir gibi geçmeye kararlılar. Bunların şiddetinden kendi koalisyon ortakları dahi kurtulamayacak. Çarşıda, pazarda insanlarımıza tercihleri ve kılık kıyafetleri yüzünden yapılan saldırılar bunun ilk işaretidir. Daha önce Gezi'de, 17-25 Aralık'ta, çukur eylemlerinde ve 15 Temmuz'da neler yapılmışsa 14 Mayıs öncesi de aynısı sergileniyor. Biz Bay bay Kemal'le ve ortaklarıyla değil Türkiye Yüzyılı'nın önünü kesmek için onları ortaya sürenlerle yarışıyoruz. Dünyanın dört bir yanından ülkemiz seçimleriyle ilgili açıklamalara bakan herkes bunu görebilir. Bütün dergiler, kapaklarına ne diyor? Erdoğan gitmeli. Almanya'da, Fransa'da ve İngiltere'de çıkanlar böyle diyor. Ya size ne? Bu dergilerin kapağına siz bu ifadeleri nasıl yazıyorsunuz? Bunun kararını siz değil, ey Batı, bunun kararını benim milletim verir benim. Bay bay Kemal Rusya'ya da sataşmaya başladı. Türkiye'deki seçimleri Rusya yönlendiriyormuş. Utan, utan. Ben de Türkiye'deki seçimleri Amerika, Almanya, Fransa, İngiltere yönlendiriyor desem ne diyeceksin? Bunları sen benim kadar tanımazsın. Ben bunların hepsinin adeta ruhlarını okudum.  Senelerdir bunlarla görüşüyorum. Bunlarla aynı masalarda oturdum, konuştum. Sen bunlarla kaç kere bir araya geldin? Sen bunları nereden tanırsın? Ama bunda yalan bol. Londra'nın tefecilerinden 300 milyar dolar getirecekmiş. Avucunu yalarsın avucunu. Senin gibi yalancıya, bir kuruş vermezler. Çünkü senin cinsini cibilliyetini bunlar çok iyi biliyor" ifadelerini kullandı. 

"LGBT CUMHUR İTTİFAKI'NIN YANINA YAKLAŞAMAZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kandil'deki terör baronlarının yaptıkları açıklamalara bakan herkes bunu görebilir. FETÖ'nün kaset, montaj oyunlarıyla kimin önünü açtığına herkes bunu görür. Londra'daki tefecilerin kime göz kırptığına bakan herkes bunu görür. Evlatlarımızı sapkın emellere kurban etmek isteyen LGBT'cilere bakan herkes bunu görür. Bu CHP LGBT'ci mi? Bu İyi Parti LGBT'ci mi? Bu HDP LGBT'ci mi? Yanında bir yavrular var. Ses çıkarmıyorlar. Onlar da LGBT'ci mi? Fakat LGBT, Cumhur İttifakı'nın yanına yaklaşamaz. Çünkü biz aile kurumunun kutsiyetine inanıyoruz. Güçlü millet, güçlü ailelerden oluşur. Bay bay Kemal LGBT'yle dans etmeye devam etsin. Bizde aile kutsaldır. Ailenin kutsiyetine dokundurmayız. Hamdolsun işte benim milletim her şeyin farkında. Ziyaret ettiğimiz her ilimizde sokakları ve meydanları dolduran milletimizin verdiği mesaj çok açık. Milletimiz pazar günü tercihini Türkiye yüz yılından yana kullanacak. Bunun için oy verme saati bitimine kadar çok çalışmaya var mıyız? Eşimizi, dostumuzu sandığa gitmeye ve tercihini doğrudan yana yapmaya teşvik etmeliyiz. Sandıklara iyi sahip çıkmalıyız. Sultangazi'ye yakışır, ahdimizi bir yenileyelim. Hazır mıyız? Bir olacağı, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız. Hep birlikte Türkiye olacağız. 14 Mayıs demokrasi şölenimiz şimdiden hayırlı olsun. Uzun ve meşakkatli mücadelenin sonunda ülkemize kazandırdığımız yatırımlar, artık Türkiye'nin potansiyelini asıl hedeflerimize ulaşmak için kullanabileceğimiz yere geldik. Türkiye Yüzyılı bu vizyonun adıdır. Bu sürecin sembolü olan yatırımlarımız birer birer devreye girmeye başladı. Ülkemizin ilk yerli ve milli otomobili TOGG, bunlardan biridir. TOGG, ülkemizde geleceğin yüksek teknolojiye dayalı üretim modelinin adıdır. Birileri kendi aklınca İHA, SİHA mı yiyeceğiz diyerek savunma sanayi ürünlerimizi değersizleştirmeye çalışıyor. Halbuki savunma sanayi ürünlerimizin her biri gençlerimizin hayalini kurduğu nitelikli istihdama açılan birer kapıdır. Cambazlar, ahlaksızlar, terbiyesizler, domatesi, patatesi, 15, 20 liraya çıkardı. Şimdi marketlerde 7,5 liraya düştü. Nereden nereye geldi? Şu seçimden sonra sıkıysa bunlar bu oyunları yapsın. Hepsi soluğu yargıda alacak" şeklinde konuştu. 

"TÜRKİYE'NİN HER İŞİ GİBİ SİYASETİ DE KENDİNE ÖZGÜDÜR"

Erdoğan, "Bulduğumuz doğal gaz ve petrol kaynakları, insanlarımızın refahı için yapacağımız çalışmaları kolaylaştırmıyor mu? Ülkemizin geleceğini planlarken ve kurarken tabii ki günlük sıkıntılarımız oldu. Şu anda doğalgazımız bir ay ücretsiz dedik mi? Bir yıl boyunca doğalgazımız, yüzde 25 düşürerek vatandaşlarımıza vermeye karar verdik mi? Faturalarda bunu da inşallah göreceksiniz. Her yıl Mart, Nisan gibi ülkemizde bu patates soğan fiyatı tartışması çıkartılır. Çünkü muhalefetin yapacağı bir şey yok. Bu ürünlerdeki fiyat dalgalanmaları tamamen mevsim geçişi ve maalesef ahlaksızlıkla alakalıdır. Milletimizin canını yakan hayat pahalılığını asla görmezden gelmiyoruz. Milletimizin hiçbir kesimini enflasyona ezdirmeme kararlılığıyla yolumuza devam ediyoruz. Asgari ücretten, kamu işçileri ve memurların maaşlarına, emekli maaşlarından sosyal yardım ödemelerine kadar her alanda yaptığımız düzenlemelerle insanımıza nefes aldırıyoruz. Ama unutmayın Temmuz ayında ve yılsonunda yine yapacağız. Gelişen ve büyüyen ülkemizin imkanlarını milletimizin emrine vermeyi sürdüreceğiz. Karadeniz doğalgazının sevincini, faturaları ilk ay tamamen ücretsiz yaparak bir yıl boyunca da mutfak ve su ısıtma giderlerini faturadan düşerek milletimizle paylaşmadık mı? Gabar'da bulduğumuz petrolle enerji bağımsızlığı yolunda yeni bir adım daha atmadık mı? Nükleerinden güneşine, hidroelektriğinden rüzgarına, tüm yerli ve milli kaynaklarımızı bu doğrultuda seferber ettik. Bu şekilde ortaya çıkan değeri ne yapacağız? Milletimizin her bir ferdinin refah seviyesini yükseltmek için kullanacağız. Türkiye Yüzyılı yükselecek, milletimiz kazanacak, gençlerimiz geleceklerine daha bir umutla bakacak. Türkiye'nin her işi gibi siyaseti de kendine özgüdür. Dünyanın her yerinde muhalefet, vizyon ve programıyla iktidarla yarışır. Bizde ise muhalefetin tek yaptığı yalan, iftira, çarpıtma, gizli pazarlıklarla iktidara gelmeye çalışmaktır. Kılıçdaroğlu'nun bir referansı var mı ya? Ben şunu yaptım diyebilir mi? Bu adam hep kaybetti mi? Benim milletim bu adamı iyi tanıyor. Bay bay Kemal sen İstanbul'u rezil ettin. İstanbul'u sel alıyor götürüyor. Senin belediye başkanın nerede? Devamlı turistik. Bu iş aşk işidir aşk. Ya sen nesin ki belediye başkanların ne olsun? Ankara ve İzmir de öyle. Pazar günü bunlara öyle bir ders verin ki artık emekliye ayrılsınlar" dedi. 

"SANDIĞIN KAZASI BELKİ OLUR AMA MALİYETİ ÇOK AĞIRDIR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu kardeşiniz için en büyük gösterge şu meydanlardır. Dün Ankara'da böyleydi maşallah. Gümbür gümbür Ankara geliyor. İstanbul'da geri kalmaz. Onun için yollarda gördüğüm, meydanlarda gördüğüm manzara bu. Ülkemiz siyasetinin bu tarzını en çok gençlerimizin yadırgadığını biliyorum. Bizim çocukluğumuzun ve gençliğimizin Türkiye'siyle bugünkü Türkiye arasındaki farkı bilmeyen gençlerimizin şaşkınlığını tabii karşılıyoruz. Gençlerimizin en büyük şansı ise eski Türkiye'nin o yokluk, yoksulluk, yoksulluk günlerini yaşamamış olmalarıdır. Biz yola çıktığımızda söz verdik. Eskiden öyle her ilde dev şehir hastaneleri ilçelerde hastaneler böyle şeyler yoktu. Şimdi hepsinde var. Türkiye genelinde bölünmüş yol 6 bin kilometreydi. Şimdi 28 bin kilometreyi aştık. Marmaray, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Osmangazi Köprüsü'nü yaptık. İstanbul-İzmir arası, bay Kemal 7,5 saatte gidiliyordu. Şimdi İstanbul-İzmir arası 3,5 saate düştü. Biz gençlerimize hep güvendik. İnşallah yarım kalan işlerimizi tamamladıktan sonra emaneti kendilerine teslim edeceğiz. Geleceğinize sahip çıkmak için sandığa sahip çıkın. Bu ülkenin yatırım yapan, istihdam oluşturan, ihracat yapan tüm insanlarına sesleniyorum. Elimizdekilere sahip çıkmak için önce sandığa sahip çıkın. Kamu çalışanları, emekçiler, şehit yakınları, gazilerimiz vatanının bütünlüğü, milletinin birliği konusunda hassasiyet sahibi herkese sesleniyorum. Ezanınıza, bayrağımıza, şehitlerimizin emanetine sahip çıkmak için sandığa sahip çıkın. Unutmayın, sandığın kazası belki olur ama maliyeti çok ağırdır" ifadelerini kullandı. 

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, BAHÇELİEVLER'DE KONUŞTU 

Bahçelievler  Mitingi'nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İlla kaset şart değil. Başka numaralar da dönüyor. Bu numaraların arkasında kim var Pensilvanya var. FETÖ'cülerin oyunu bu. Bu oyunu da şimdi Muharrem Bey'e oynadılar. Sandıkta yapılacak hatanın maliyetinin çok ağır olacağını herkese anlatmalıyız dedi.  

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bahçelievler Şirinevler Ulu Camii önünde düzenlenen Bahçelievler mitingine katıldı. Burada halkla buluşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sahneye 'Duyanlara Duymayanlara' şarkısıyla çıkarak, Bahçelievler'i çok seviyoruz diye seslendi. Erdoğan Pazar günü için, Ankara'dan balkondan sizlere sesleneceğim. Bak bir yarınımız var, durmak yok. Yarınımız inşallah bir başka olsun ama Pazar günü bambaşka olsun ifadelerini kullandı.  

ATATÜRK HAVALİMANI MİTİNGİNDE İSTANBUL SEÇİMLERİNDEKİ TERCİHİNİ İLAN ETMİŞTİR 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Pazar'a hazır mıyız Gümbür gümbür sandıklara yürüyor muyuz Sandıkları patlatıyor muyuz İçeri girerken sordum, ne kadar katılım dedim. Alandaki katılım 40 bin dediler. Tabii, yol güzergahında olanları buna dahil etmiyoruz. Onlarla beraber 50 binden aşağı değil. Fakat tabi yetmez. Sandıklarda başka rakam bekliyoruz. Geçtiğimiz hafta sonu malum Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'nde gerçekleştirdiğimiz o büyük mitinge katılarak bize güç verdiniz. Kılıçdaroğlu, şeref, namus sözü vermiş. Neden tutmadın diyorlar. Kardeşlerim, o bugüne kadar hangi sözü verip de tuttu Onun kitabında böyle bir şey yok. Onun için Pazar günü çok önemli. Pazar günü, onlara haddini bildirmek benim milletimin en önemli görevi. Türk siyasi tarihinin en büyük mitingi olan bu toplantımız Atatürk Havalimanı'nı söylüyorum, İstanbul seçimlerindeki tercihini şimdiden ilan etmiştir. İstanbul ne dedi Türkiye Yüzyılı dedi. İstanbul terör örgütlerinden medet umanlara karşılık birlik ve beraberlik demiştir dedi. 

TEFECİ, TEFECİYE KURUŞ VERMEZ, KURUŞ 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul koltuğuna, kasetle oturanların bu ülkenin yönetimini kasetle ele geçirme operasyonuna geçit vermemiştir. İstanbul, tefecilere ülkesini teslim etmek isteyenlere istiklal ve istikbal diyerek mukabelede bulunmuştur. Londra tefecilerinden 300 milyar dolar alacakmış. Buna inandınız mı Bay Bay Kemal sen avucunu yalarsın. Tefeci, tefeciye kuruş vermez, kuruş. Esrar eroin kaçakçılarından götürdüğü paralarla Londra tefecilerinden para alacak. Bunun yanındaki akıl hocalarından da yoğurt olmaz. Onlar da ne, nedir haberleri yok. Tefeci böyle kalkıp da kül yutar mı İstanbul evlatlarının geleceğini örgütlerin sapkın akımların eline bırakmak isteyenlere eyvallah etmemiştir. Aynı azmin aynı kararlılığın sürdüğünü görüyoruz. İstanbul'un bu güzel ilçesinden yükselen sesin Pazar gününe kadar hiç dinmeden süreceğine inanıyorum diye konuştu.  

GÜNLERDİR TEHDİTLER, ŞANTAJLAR, KASETLER HAVADA UÇUŞUYOR 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 4 yıl önce ne dediler, her şey güzel olacak. İstanbul'un başına çöreklendiler. Şu 4 yılda, İstanbul'un başına çöreklenenler, İstanbul'a ne kazandırdılar Yaptıkları bir şey var mı Yok. Bu kadar yılda, bırakınız taş üstüne taş koymayı teslim aldıklarına bile sahip çıkamadılar. Şimdi aynı felaketi ülkenin tamamına yaşatmak istiyorlar. Ekrem efendi İstanbul'da görevini çok iyi yaptı şimdi onu Van'a gönderiyorlar. Oralarda teröristlerin el işaretlerini yapıyorlar karı koca beraber. Sen önce İstanbul'daki görevini yap. İstanbul'u sel afeti alıp götürüyor, nerede İstanbul'un belediye başkanı Bodrum'da. Bunlar görev insanı değil. Bunlar sadece… Söylemeyeceğim. Bunlar kurdukları masanın etrafında dökülüyor. Öyle bir faşizm iklimi oluşturdular ki kendi içlerinde bile en küçük ayrılığa tahammül edemiyorlar. Masadaki hanımefendinin kumar masası diyerek oradan kalktığında başına gelenleri gördünüz değil mi Bir önceki seçimde CHP'nin adayı olarak bizimle yarışan isme yapılanları gördünüz değil mi Günlerdir, tehditler, şantajlar, hakaretler, kasetler havada uçuşuyor. Sonunda ne oldu Adaylıktan çekilmek zorunda kaldı. Sonra ne oldu, tekrar gel dediler. Gel. Tekrar döndü geldi ifadelerini kullandı. 

BU TABLO KASET KUMPASLARININ GERİSİNDEKİ SİLUETİ GÖSTERMEYE YETERLİDİR 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Biliyorsunuz biz 2018 yılında bu kişiyle, yine bir cumhurbaşkanlığı yarışı yaptık. Ne oldu Şimdi Muharrem Bey'e tekrar gel diyorlar, çağrı yapıyorlar. Muharrem Bey de elinin tersiyle bunları itti. Çünkü burada yapılan bazı kalleşlikler var. Onları tabi biz şimdi bilemiyoruz. Kalkıp maalesef çok sulu adeta şakalar yapar gibi masaya çağırıyorlar. Gerekli cevabı o da kendilerine verdi. Bu yarışta kendisiyle ilgili ne kaset, ne benzer başka bir iddia gündeme gelmedi. Ne zaman ki bu isim, Kemal Kılıçdaroğlu'na rakip oldu. İşte o zaman bunların hepsi yaşandı. Tek başına bu tablo bile. Ülkede kaset kumpaslarının gerisindeki silueti göstermeye yeterlidir. İlla kaset şart değil. Başka numaralar da dönüyor. Bu numaraların arkasında kim var Pensilvanya var. FETÖ'cülerin oyunu bu. Bu oyunu da şimdi Muharrem Bey'e oynadılar. Bunlara dersi biz, bu oyunu oynayanlara Türk demokrasisinde bunların yeri yoktur diyerek Pazar günü vermeye hazır mıyız Ben sizlerden bunu bekliyorum. Siyaseti böylesine çirkinleştirenlerin ülkeye temiz yönetim vaadi kadar gülünç bir şey olabilir mi Bunların geçmişi de kirli, bugünü de kirli. Ellerini değdirdikleri her yerde kirlenir. Bunlar desteği nereden alıyor Kandil'den. Taktiği nereden alıyor FETÖ'den, aferini nereden bekliyor, batıdaki tefecilerden. Kader ortağı olarak kendilerine koalisyon masasında topladıkları partileri seçtiklerini sanıyor. Ancak Bay Bay Kemal, kendine kader ortağı olarak terör örgütlerini ve onların iplerini ellerinde tutanları seçmiş. Bunların yerli ve milli hassasiyetleri olmadıklarını zaten biliyorduk. Bu derece gözlerini karartmalarını beklemiyorduk. Maalesef artık bu kadarı da olmaz dediğimiz ne varsa hepsini yaptılar. Sürekli değiştiğini söyleyen, geçmişini inkar eden Bay Bay Kemal ve kader ortakları artık gerçek yüzlerini gizleyemiyorlar. Günlerdir bazı kasetlerin nasıl montaj, nasıl uydurma, nasıl yapay zeka ürünü olduğunu anlatıp duruyorlar. Biz de bunların derdi ne, neyi saklıyorlar diye merak ediyorduk. Meğer kendi arkadaşlarına kurdukları kumpası anlatıyorlarmış. Kendi ortakları bir hanımefendiyi üç günde canından bezdirenlerin, eski adaylarını şantajla çekilmek zorunda bırakmalarına niçin şaşırıyoruz ki Terör örgütleriyle böyle gizli saklı da değil, alenen ortaklık kuranların insanların haysiyet cellatlığına soyunmalarının neyine şaşırıyoruz ki Ülkelerinin tüm milli değerlerini yabancılara peşkeş çekme sözü verenlerin bunun için her yolu kullanmalarının neyine şaşırıyoruz ki Eskiler otu çek, köküne bak derler. Bay Bay Kemal'in kökü ne ki, bugün yaptıkları farklı olsun diye konuştu.

PAZAR GÜNÜ GÖREVİMİZİ YAPALIM, 2024'E HAZIRLANALIM 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gözden çıkartamayacakları değer yok. Dünyanın en kirli suç örgütü bile çıtayı bunların düşürdüğü seviyeye kadar indirmez. Şimdi buraya gelirken bir pankart gördüm. O pankartta şu yazıyor, 'İstanbul hakkını alacak' bu CHP'nin pankartı. Şu anda İstanbul'u CHP yönetiyor. Peki siz İstanbul'a verilmesi gerekenleri verdiniz mi İstanbul'a yapılması gerekenleri yaptınız mı Her yer çöp, çukur. Yağmur biraz şiddetli olduğu zaman sel afeti alıp götürüyor. Sen neredesin Ya İsviçre'de kayaktasın veya Bodrum'da, malum… Şimdi sana görev veriyorlar Van'a gidiyorsun, Van'da teröristlerin işaretlerini yapıyorsun. Sen önce işini yap, işine bak. Şimdi 2024'e hazır mısınız 2024'te buna da Bay Bay demek lazım. Çok iyi hazırlanmak gerekiyor, önce Pazar günü görevimizi yapalım ondan sonra da 2024'e hazırlanalım. Bu kardeşiniz İstanbul'u CHP'den nasıl aldığını biliyorsunuz değil mi O zaman CHP belediyesi vardı. Çöp, çukur, çamur, susuzluk var mıydı Bu kardeşinizle beraber çöp oradan kalktı mı, çukurlar kalktı mı Çamur kalktı mı Susuzluğa veda ettik mi Biz aşıktık, İstanbul aşkımız vardı. Haliç çamur deryasıydı. Kokudan geçilmiyordu. Biz Haliç'i aldık, 9 buçuk kilometre ötedeki Alibeyköy'de taş ocağına o çamuru deplase ettik, pompaladık ve Haliç'i temizledik, balık avlanır hale geldi. Yüzülür hale geldi. Boğazdan Haliç'e yine aynı şekilde su tünelleri açarak Boğaz'ın suyunu Haliç'e aktardık, suyu temizledik. Biz bu işleri böyle başardık. Şimdi ise Haliç zaman zaman bazı yerlerde koku veriyor. Bununla da kalmadık bir de Haliç Kongre Merkezi'ni kurduk. Haliç Kongre Merkezi'nin olduğu yerde eskiden orada mezbahaneler vardı. İstanbul'u iyi tanıyanlar bilir. O mezbahaneler, onların kokusundan geçilmiyordu. Biz onu da hallettik. Şimdi Haliç Kongre Merkezi ulusal, uluslararası bütün toplantılara açık bir kongre merkezi haline geldi. Merak etmeyin, CHP'yi de kurdukları masayı da teslim almış olabilirler. Bazı belediyeleri bir şekilde teslim almış olabilirler ama milletimiz ülkenin yönetimini Allah'ın izniyle onlara bırakmaz diye konuştu. 

14 MAYIS TÜRKİYE YÜZYILI ŞÖLENİMİZ HAYIRLI OLSUN 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Biz, 2002'de iktidara gelirken, bu ülkede artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak demiştik. Bugün de diyoruz ki muhalefet için 14 Mayıs'tan sonra artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Milletimiz, bu aktörlerin hepsini de tasfiye edecek, bunları emekliye ayıracak. Türkiye Yüzyılı'na layık yeni isimlerin, yeni yüzlerin önünü açacak. 14 Mayıs Demokrasi Şölenimiz, şimdiden hayırlı olsun. 14 Mayıs Türkiye Yüzyılı Şölenimiz şimdiden hayırlı olsun. Bunun için seçim gününe kadar daha çok çalışmalıyız. Sizlerden ricam buradan ayrıldıktan sonra çevrenizde Pazar günü için hala kafası karışık olan bir akrabanızı, komşunuzu, eşinizi dostunuzu bulacaksınız. Kendisine selamımı söyleyin, Pazar gününün Türkiye Yüzyılı için niçin önemli olduğunu anlatmanızı ve seçimde bize destek sözü almanızı istiyorum. Her akşam, telefonunuzu elinize alarak uzaktaki, yakındaki nazınızın geçeceği ahbaplarınızı arayıp Pazar günü için aynı sözü onlardan da almalısınız. Bunu yaparsak Pazar günü bu seçimi Allah'ın izniyle rekor bir oyla bitirmemizin önünde hiçbir mani kalmaz. Bunun için bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Koalisyon masası varsın kendi çirkinlikleri içinde debelenip dursun, biz eser ve hizmet siyasetimizi kesintisiz sürdürüyoruz ifadelerini kullandı. 

SÜREKLİ ESER VE HİZMET ÇITASINI YÜKSELTİYORUZ 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'ye böyle çağ atlattık. Bunlarla kalmadık, devam eden çalışmalarla sürekli eser ve hizmet çıtasını yükseltiyoruz. Deprem bölgesini yeniden ayağa kaldıracak çalışmalar hızla devam ediyor. Çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeme sözümüzü her gün yeni bir müjdeyle yerine getiriyoruz. Yılbaşında asgari ücretten, memur ve emekli maaşlarına kadar tüm kesimlerin gelirlerinde tarihi artışlar yapmıştık. Kamu işçilerimizin en düşük ücretini 21 bin lira seviyesine yükselttik. Aynı şekilde temmuz ayında memurlarımızın en düşük ücretini 22 bin lira seviyesine getirme sözü verdik. Emeklilerimizin 7 bin 500 liraya çıkardığımız en düşük ücretlerine ilave olarak bu rakamın üzerindeki maaşları da tekrar düzenleyeceğiz. Yatırımcımızı, esnafımızı, sanatkarımızı, krediden vergi indirimine kadar pek çok yöntemle destekledik. Sosyal yardım rakamlarını güncelleyerek hiçbir vatandaşımızın mağdur olmamasını sağlıyoruz. Karadeniz doğal gazının sevincini ilk ay tamamen ücretsiz yaparak 1 yıl boyunca da mutfak ve sıcak su kullanımını faturadan düşerek milletimizle paylaştık. Gabar'da bulduğumuz petrolü yeni sondajla ve kuyularla daha da artıracağız. Nükleer Santralimize yakıt çubuklarını getirdik. Ülkemizin en büyük güneş enerjisi santralini en yüksek gövdeli hidroelektrik santralini devreye aldık. Savunma sanayi projelerimiz ülkemizin önemli gelir kaynakları arasına girmeye başladı. Kendi otomobilimizi üretmenin gururunu yolda gördüğümüz her Togg'la bir kez daha yaşıyoruz. Afetlere hazırlık kapsamında ülkemizin en büyük kentsel dönüşüm kampanyalarını yürütüyoruz. İstanbul'da her yıl 300 bin olmak üzere 5 yılda 1 buçuk milyon konutu yenileyerek şehrimizi bu sıkıntıdan kurtarmakta kararlıyız dedi.  

ANKARA'DAN, BALKONDAN SİZLERE SESLENECEĞİM 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs'ı Türkiye Yüzyılı için milat yapmaya hazır mıyız Bunların dışında daha yüzlerce binlerce başlıkta ülkemizin gelişmesine katkı sağlayacak projemiz var. İnşallah hepsini birer birer hayata geçireceğiz. Bay Bay Kemal'in böyle projeleri falan olabilir mi Bunun herhangi bir referansı var mı Bilhassa kadınlarımıza ve gençlerimize hayallerini hayata geçirebilecekleri bir Türkiye bırakmakta kararlıyız. Bunun için hepimize çok önemli sorumluluk düşüyor. Sandıkta yapılacak hatanın maliyetinin çok ağır olacağını herkese anlatmalıyız. Pazar günü tercihimizi doğrudan yana yapıyor muyuz Pazar günü sandıkları patlatıyor muyuz Pazar günü Türkiye Yüzyılı'na bismillah diyor muyuz Şimdi öyle bir haykıralım ki İstanbul'un dört bir yanı duysun. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet... Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız. Kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Biz Bahçelievler'i çok seviyoruz. Bu heyecan, bu aşk Pazar akşamı Bahçelievler'i daha fazla seveceğiz. Ankara'dan balkondan sizlere sesleneceğim. Bak bir yarınımız var, durmak yok. Yarınımız inşallah bir başka olsun ama Pazar günü bambaşka olsun ifadelerini kullandı.  

Bu haber DHA’nın abonelerine gönderdiği içerik doğrultusunda yayınlanmıştır. haberchannel.com editörleri bu habere herhangi bir editoryal müdahalede bulunmamıştır. Haber içeriklerinden hukuken ilgili ajanslar sorumludur.

Editör: MURAT ÖZER