Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa değişikliği tekliflerini MHP ve Meclis'te grubu bulunan diğer siyasi partilerle görüşmeye başladıklarını belirterek, "Bu görüşmelerden sonra inşallah bugün tamamlanacak görüşmelerin akabinde teklifimize nihai halini verip Meclis'e sunacağız" dedi. 

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. Erdoğan, Grup Başkanvekili Mahir Ünal'ın görevinden affıyla boşalan yere daha önce de aynı sorumluluğu yürüten Genel Başkan Yardımcısı Özlem Zengin'i teklif ettiklerini belirterek, "Mahir Ünal arkadaşımıza, görev süresi boyunca Meclis'imize, partimize ve ülkemize yaptığı katkılar için şahsım, tüm arkadaşlarım, milletim adına teşekkür ediyorum. Kendisiyle farklı alanlarda, farklı platformlarda yakın bir şekilde çalışmayı sürdüreceğiz. Sizlerin de takdiriyle bu görevi üstlenecek Özlem Zengin kardeşimize muvaffakıyetler diliyorum. Genel merkezimizde boşalan Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkanlığına da Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyelerimizden Balıkesir Milletvekilimiz Belgin Uygur'u görevlendirdik" diye konuştu.

'MEVLÜDE GENÇ'TEN ALDIĞIMIZ İLHAMLA MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ'

Ardından Almanya'nın Solingen kentinde 29 Mayıs 1993'te Alman ırkçılar tarafından evleri kundaklanan 5 Türk vatandaşının yanarak hayatlarını kaybettiğini hatırlatan Erdoğan, "Bu saldırıda kızlarını ve torunlarını şehit veren Mevlüde Genç ablamız Avrupa'daki Türk ve Müslüman düşmanlığıyla mücadelemizin adeta sembolü haline gelmişti. Kendisi geçtiğimiz günlerde vefat etti. Bugün de Amasya'da ebedi yolculuğuna uğurlanıyor. Mevlüde Genç Hanımefendiye Allah'tan rahmet dilerken, Avrupa'daki Türk ve Müslüman topluma karşı giderek artan düşmanlık dalgasıyla mücadelemizi ondan aldığımız ilhamla sürdüreceğimizi ifade etmek istiyorum" dedi.

'20 YILLIK KESİNTİSİZ İKTİDARLA REKORA İMZA ATTIK'

Erdoğan, 3 Kasım 2002'nin iktidara geldikleri seçimlerin yıl dönümü olduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:

"Aziz milletimizin takdir ve teveccühü ile 3 Kasım 2002 tarihinde başlayan hizmet yolculuğumuzda 20 yıllık kesintisiz iktidarla bir rekora daha imza atmış oluyoruz. Girdiğimiz 15 seçimin tamamında demokrasi ve kalkınma yolculuğumuzun her adımında bizlerden desteğini ve hayır duasını esirgemeyen necip milletimize tüm fertleriyle ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Türkiye'nin büyümesi, gelişmesi, güçlenmesi, milletimizin hak ettiği hizmetlere kavuşması için partimiz çatısı altında farklı kademelerde görev yapmış tüm yol ve dava arkadaşlarımızdan Allah razı olsun diyorum. Kuruluşunun üzerinden 1,5 yıl gibi kısa bir süre geçmesine rağmen milletin güvenine mazhar olmuş bir kadro olarak tam 20 yıldır Türkiye'ye aşkla hizmet ediyoruz. 81 vilayetimizin her ilçesinde, her mahallesinde, her köyünde velhasıl vatan topraklarının her karışında eserlerimiz var. Milletimizin 85 milyon ferdinin tamamının hayatına dokunan, umudunu besleyen hizmetlerimiz var. Sadece sınırlarımız içerisinde değil, Balkanlardan Afrika'ya, Orta Asya'dan Latin Amerika'ya, dünyanın dört bir yanında da çalışmalar gerçekleştirdik. Geride bıraktığımız 20 yılda bizden önceki 80 senede yapılan hizmetlerin katbekat fazlasını ülkemize kazandırmayı başardık."

'YATIRIM KİM, SEN KİM?'

Erdoğan, AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak 'Türkiye Yüzyılı'nı planladıklarını söyleyerek, CHP'yi eleştirdi. Erdoğan, "Her biri ayrı bir mutfak kültürü olan illerimizi ziyaret etmek, vatandaşın sofrasına oturmak varken utanmadan, sıkılmadan 10 bin kilometre öteye sırayla hamburger turları düzenliyorlar. Bilmiyorum İngiltere'nin hamburgeri Amerika'dan daha mı iyi? Şimdi de oraya gidecek galiba. Ardından Almanya'ya gidecek. Almanya'da hamburgeri bırak, orada döner var, döner yersin. Şimdi de geçmişte renklere ayırarak son dönemde 'çete' diye itham ederek şevklerini kırdığı kendi yatırımcılarımızdan özür dilemeden güya Londra'ya temiz yatırımcı aramaya gidiyormuş. Daha düne kadar 4 farklı dilde uluslararası yatırımcıları açıkça tehdit eden sanki kendisi değilmiş gibi çıkmış bugün yatırımdan bahsediyor. Yatırım kim, sen kim?" ifadelerini kullandı.

'TEKLİFİMİZE NİHAİ HALİNİ VERİP MECLİS'E SUNACAĞIZ'

Parti görevlilerinin hazırlıklarını tamamladığı Anayasa değişikliği tekliflerini Cumhur İttifakı ortağı MHP ve Meclis'te grubu bulunan diğer siyasi partilerle görüşmeye başladıklarını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Cumhur İttifakı olarak MHP ile yetkilisi arkadaşlarımızla, arkadaşlarımız şu anda görüşmelerini yapacaklar ve bu görüşmelerden sonra inşallah bugün tamamlanacak görüşmelerin akabinde teklifimize nihai halini verip Meclis'e sunacağız. Bu teklifin, başörtüsü meselesini bir daha açılmamak üzere milletimizin gündeminden çıkarmak, bunun yanında muhalefet için de bir turnusol kağıdı olacağına inanıyorum. Hadi görelim bakalım. Teklif görüşmeleri başlayınca kimin demokrasiden, kimin özgürlüklerden ve aileden, kimin de faşizmden ve sapkınlıktan yana olduğu görülecektir. Bizim beklentimiz; siyasi görüşü ve partisi ne olursa olsun milletimizin iradesini temsilen Meclis'te bulunan her milletvekilinin ben inanıyorum ki bu teklifi destekleyeceğidir." (DHA)

'BAŞÖRTÜLÜ ADAY ÇIKARIRLARSA ŞAŞIRMAYIN'

Erdoğan, CHP'nin bu aralar başörtülü kadınlara rozet takma yarışına girdiğini belirterek, "Önümüzdeki seçimlerde başörtülü aday da çıkarırlarsa şaşırmayın. Buna yönelik adımlar atacaklar. Bugüne kadar niye yoktular; çünkü onların cibilliyetinde bu yok. Ruhların da böyle bir şey yok. Üniversitelerin kapısında kızların başörtülerini açtıran siz değil miydiniz? Biz bunları unutmayız. Bütün bunlara rağmen sıkıysa önümüzdeki seçimde hadi bakalım başörtülü adayları koy. Seni de görelim. Bak HDP koydu bir tane. Öyle ya da böyle. Hadi sen de koy, görelim. Sizin geçmişteki ağababalarınız Meclis'ten başörtülü kızlarımızı dışarı atmanın gayreti içindeydi. Kovdular Meclis'ten. Kimi? Seçilmişi. Hani demokrasi, hani hak ve özgürlükler? Siz onları yaptınız ama biz de Meclis'imize başörtülü kızlarımız koymak suretiyle size ders verdik ders. Çünkü biz şuna inanmıştık; hak verilmez alınır diyorduk ve bu hakkı eninde sonunda aldık. Bu millet bize bu görevi verdi ve göreve geldikten sonra da yavaş yavaş hanım kardeşlerimizin bu haklarını kendilerine iade ettik" dedi.

'HALK OYLAMASI DAHİL DİĞER ADIMLARI ATMAYA HAZIRIZ'

Ardından CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na seslenen Erdoğan, "Bay Kemal; başörtüsünü, 'Bir metrelik bez parçası' diyerek aşağılayan sen değil miydin? Sen bunları unutturmaya çalışıyorsun ama televizyonların arşivleri bunları unutturmuyor. 2008'deki düzenlemeyi iptal için koşa koşa Anayasa Mahkemesi'ne götüren Bay Kemal'in kendi kirli ve yasakçı geçmişiyle yüzleşme imkanını kaçırmaması gerektiği kanaatindeyiz. Bu süreç CHP Genel Başkanı yanında 28 Şubat dönemi ve sonrasında gazete köşeleriyle Meclis kürsülerinden başörtülü kızlarımızı hedef gösterenler için de bir özeleştiri fırsatıdır. Anayasa değişikliği teklifimizin milletimizin de taleplerine uygun şekilde çok geniş bir mutabakatla hayata geçmesini ümit ediyoruz. Şayet böyle bir tablo oluşmazsa, halk oylaması dahil diğer adımları atmaya da biz AK Parti olarak hazırız. Biz şimdiye kadar milletimizin hakemliğinden asla korkmadık, kaçmadık" diye konuştu.

'ŞİMDİDEN TELAŞA KAPILDIKLARI ANLAŞILIYOR'

Anayasa değişikliği konusunda Meclis'te gereken çoğunluk oluşmaması durumunda son sözün millete ait olacağını kaydeden Erdoğan, "Sandık sözünü duyar duymaz CHP Genel Başkanının alelacele yaptığı açıklamaları ise bu şahsın ve partisinin milli irade korkusunun yeni bir emaresi olarak görüyoruz. 2023 seçimlerine sayılı aylar kalmışken daha cumhurbaşkanı adaylarını dahi belirlemeyenlerin şimdiden telaşa kapıldıkları anlaşılıyor. Esasen bunların her işleri gibi 'helalleşme' çağrıları da sadece yalan dolan ve göz boyamadan ibarettir. Geçtiğimiz günlerde İstanbul'da Tuzla Belediye Başkanımıza yönelik orada yapılan linç girişimi helalleşme maskesinin ardındaki CHP'nin asıl yüzünü ortaya sermiştir. Huzurunuzda Tuzla Belediye Başkanımı tebrik ediyorum, kutluyorum. Ve 'açılışını yapıyorum' dediği ileri atık temizlemeyle ilgili o tesisler benim belediye başkanlığım, Veysel Beyin de İSKİ'nin başında olduğu dönem yapılmış olan tesistir. Şimdi bunlar, bunları yeniden açma gayretlerine girerek hava yapıyorlar. Ama bunda nezaket diye bir şey de yok, hiç böyle bir şey görmemiş. Siyasi rekabeti, siyasi husumet olarak gören şiddete meyilli bu faşist güruhu İstanbullu kardeşlerimle birlikte milletimizin vicdanına havale ediyoruz" ifadelerini kullandı.

'DÜPEDÜZ FAŞİZMDİR'

Aynı şekilde Yalova'da yargıya yapılan saygısızlığın, mahkeme heyetine savrulan hakaretlerin ve teşebbüs edilen zorbalığın da bunların karakterini ortaya seren bir diğer örnek olduğunu belirten Erdoğan, "Bu ne haldir ya? Sen nasıl milletvekilisin veya milletvekillerisiniz? Yargının temsilcilerine bu şekilde hakaret olur mu? Anayasa'da bunlarla ilgili yasal düzenlemeler belli. Bunların takipçisi olacağız. Bunların hesabını yargıyla beraber soracağız, sorduracağız. Yargının kararlarını beğenmeyip eleştirmek başka şeydir, doğrudan yargı kurumuna hakaret etmek, saldırı teşebbüsünde bulunmak başka şeydir. İlkinin demokraside yeri vardır, ikincisi ise düpedüz faşizmdir. Yasama organı TBMM'nin, yargıya yönelik bu kabul edilemez tavır karşısında üzerine düşeni yapacağına inanıyorum. Bu kişilerin yürütme organına, onun temsilcisi olan şahsımıza ve kabinemizdeki bakanlarımıza yönelik yalan, iftira, hakaret üzerine kurulu hezeyanlarını saymıyorum bile" dedi.

'BU İFTİRANIN HESABINI ELBETTE HUKUK ÖNÜNDE SORACAĞIZ'

Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sosyal medya hesabından yaptığı uyuşturucu satışına yönelik açıklamalarla ilgili de "Bu zatın, önceki gün bizi, bakanımızı ve emniyet teşkilatımızın tamamını uyuşturucu satıcılarıyla aynı cümle içinde kullanarak sergilediği kepazelik, artık tüm sınırların aşılması anlamına gelmektedir. Kendisinin siyasetin değil, tıp ilminin konusu olduğu tespitimi doğrulayan bu iftiranın hesabını elbette hukuk önünde soracağız. Canlarını dişlerine takarak, ülkemizin güvenliği, şehirlerimizin huzuru, her bir insanımızın hayatından ve geleceğinden emin olması için çalışan kolluk güçlerimizin kahraman mensuplarının haklarını korumak da boynumuzun borcudur. Dikkat ederseniz polisi ve jandarmasıyla tüm güvenlik teşkilatlarımızı izam eden bu tür akıl ve insaf dışı ithamlar, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yoğunlaşmıştır. Hele bugünlerde tabii çılgına döndü. Kamuoyu araştırmaları, bütün bunlar bu masanın etrafındakileri çıldırtıyor. Daha çok çıldıracaksınız. Yeter ki biz arazide, sahada, dağ, taş, köy demeden Cumhur İttifakı olarak çalışmaya devam edelim" diye konuştu.

'UYUŞTURUCUYA EN AĞIR CEZALARI VEREN ÜLKELERİN BAŞINDAYIZ'

Güvenlik güçlerinin FETÖ'den PKK'ya kadar tüm terör örgütlerinin tasallutundan arındırılarak milletine ve devletine hizmet eden bir yapıya kavuşturulmasının bu beyleri rahatsız ettiğini vurgulayan Erdoğan, "Yeni yapısıyla emniyet ve jandarma teşkilatlarımız, aynı şekilde sahil güvenliğimiz her alanda olduğu gibi organize suçlar ve bilhassa uyuşturucuyla mücadelede de tarihi başarılara imza atmaktadır. Bu büyük başarı dünyada yayımlanan raporlarda da açıkça belirtilmektedir. Dünyanın pek çok ülkesi artık mücadele edemediği uyuşturucuyu adeta serbest bırakmışken biz mücadele çıtasını sürekli yükseltiyoruz. Sadece geçtiğimiz yıl, Bay Kemal buraya dikkat; 198 bin uyuşturucu olayına müdahale eden kolluk güçlerimiz 153 bin kişiyi yakalamıştır. Bunlardan 22 binden fazlası da uyuşturucu ticareti suçundan tutuklanmıştır. Uyuşturucu ticaretine dünyadaki en ağır cezaları veren ülkelerin başında biz geliyoruz Bay Kemal, biz. Geçtiğimiz 5 yılda çökertilen uyuşturucu şebekesi sayısı bini geçmiş, cezaevlerinde uyuşturucu suçundan yatan tutuklu ve hükümlü sayısı 35 binden 117 binin üzerine çıkmıştır. Tüm bu gayretlerimiz sayısında ülkemizde uyuşturucuya bağlı ölümlerin sayısı yılda 941'den geçtiğimiz sene itibariyle 270'e düşmüş ve bu yıl ise yüzde 25 daha azalış eğilimi göstermiştir. Adam ne diyor? Biz cari açığımızı uyuşturucu satışıyla kapatıyormuşuz. Vicdansıza bak ya, bu ne akıl ya? Uyuşturucu satışı yanında bağımlılarıyla mücadelede de önemli mesafe katettik. Tedavi merkezlerinin sayısını 79'dan 138'e çıkartırken, 81 ilimizde 105 Yeşilay danışmanlık merkezini faaliyete geçirdik" ifadelerini kullandı.

'BİRİLERİNİN SİYASET AÇIĞINI UYUŞTURUCUYLA KAPATMAK İSTEDİĞİ KESİN'

Erdoğan, kimyevi bir uyuşturucu olan metamfetamin maddesinin tüm dünyanın başına bela olduğunu belirten Erdoğan, "Ama biliyorum ki senin de başın dertte. Türkiye, geçtiğimiz yıl 5,5 ton, bu yılın ilk 10 ayında 12 ton bu uyuşturucudan yakalayarak mücadeleyi en üst seviyede yürüten ülkeler arasında yer almıştır. Bay Kemal, ne yaptığımızı öğrendin mi? Bunları biz yapıyoruz. Tüm bu gerçeklere rağmen uyuşturucuyla ülke tarihinin en etkin mücadelesini yürüten bir hükümeti ve ona bağlı kolluk güçlerini töhmet altında bırakacak açıklamalarda bulunmak, uyuşturucu baronlarına hizmet etmektir. Akıl izan sahibi olan tüm muhalefet gruplarına sesleniyorum; bizim uyuşturucu gelirleriyle cari açığı kapatmak gibi bir derdimiz yok. Ama birilerinin kendi siyaset açığını uyuşturucuyla kapatmak istediği de kesindir. Üstelik bu kişinin ekonomik krize çağrı olarak uyuşturucu ve organ kaçakçılarından vergi almayı teklif eden bir zihniyete sahip olduğunu da tekrar hatırlatmak isterim" dedi.

'TAHIL SEVKİYATI DEVAM EDECEK'

Erdoğan ayrıca, dün Rusya Devlet Başkanı Putin ile bir görüşme yaptığını hatırlatarak, "Bugün Zelenski ile de görüşeceğim. Türkiye, artık doğal gazda bir hub, enerjide bir hub. Dolayısıyla Avrupa'ya bizim üzerimizden enerji ihracı da olacak. Tahıl koridoru zaten çalışıyor, bu konuda hamdolsun süreci gübre ile birlikte daha iyi bir konuma getirdik. Daha birkaç ay öncesine kadar Rusya-Ukrayna krizinde ülkemizin takip ettiği dengeli politikayı eleştirenler, şimdi dünyanın her yerinde bizi örnek alıyorlar. Aynı şekilde faizleri düşürerek üretimi ve istihdamı destekleme politikamızın da ne kadar isabetli olduğu gün geçtikçe daha iyi görünüyor. BM'den uluslararası kuruluşlara ve ekonomistlere varıncaya kadar birçok kurum ve kuruluş, bizim enflasyonla faiz arasında kurduğumuz sebep sonuç ilişkisine hak veriyor. Yılbaşından sonra göreceksiniz. Biz nasıl faizi düşürüyorsak dünyada da faizi indirmeye başladıklarını göreceksiniz. Sayın Putin ile dün yaptığımız görüşme üzerine Rusya Savunma Bakanı, Milli Savunma Bakanımız Hulusi Akar'ı arayarak bugün saat 12.00'den itibaren tahıl sevkiyatının eskiden planlandığı gibi devam edeceğini belirtti" diye konuştu.  (DHA)

Bu haber DHA’nın abonelerine gönderdiği içerik doğrultusunda yayınlanmıştır. haberchannel.com editörleri bu habere herhangi bir editoryal müdahalede bulunmamıştır. Haber içeriklerinden hukuken ilgili ajanslar sorumludur.

Editör: MURAT ÖZER