Yapılan çalışmalar Covid-19 sürecinde yeme bozuklukları riskinin arttığını gösterirken, uzmanlar bu riskin pandeminin bitmesiyle ortadan kalkmayacağı konusunda uyardı. Uzmanlar, yeme bozukluklarının tecrit ve anksiyete ile bağlantısının olduğunu ve bu belirtilerin pandemi sürecinde artış gösterdiğini söyledi. Yeme bozuklukları konusunda çalışan Emily Programı’nın Stratejilerden Sorumlu Üst Yöneticisi Jillian Lambert, COVID-19 sürecinde insanların evdeki rutinlerinin değiştiğine vurgu yaparak, “Evdeyken çevremiz farklı yiyeceklerle ve pandemi sürecinde bize nasıl görünmemiz, nasıl spor yapmamız gerektiğini söyleyen sosyal medya araçlarıyla dolu. Bu nedenle bir şeyler başarmamız gerektiğini hissediyoruz” şeklinde konuştu. Piyasalardaki oynaklığın ve pandeminin getirebileceği korku duygusunun da yeme bozuklukları riskini artırabileceği, hali hazırda endişeli ve yalnız hisseden yeme bozukluğuna sahip kişilerin pandemi sürecinde bu durumla daha fazla mücadele etmek zorunda kaldığı belirtildi. ‘YARDIM ÇAĞRILARI YÜZDE 70 ARTTI’ Pandemi başladığından bu yana Ulusal Yeme Bozuklukları Çağrı Merkezi’ne gelen aramaların ise yüzde 70 arttığı ifade edildi. Lambert konuyla ilgili olarak, “Çok az şeyin kontrolümüz altında olduğu dönemde, katı yaşam tarzı benimsemeye çalışan insanları hepimiz biraz düşünmeliyiz” diye konuştu.