Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, İzmir programı kapsamında 100 yıl sonra yeniden düzenlenecek olan İzmir İktisat Kongresi'ne ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan Nebati, "İlk kongrenin yapıldığı tarihi binanın, aslına tamamen sadık kalarak yeniden inşa edilmesi sürecinde arkadaşlarımız canla başla çalışmalarını sürdürüyorlar. Kongrenin gerçekleştirildiği tarihi binanın yeniden ayağa kaldırılması ve tam 100 sene sonra, İzmir İktisat Kongresi'nin yine aynı yerinde düzenlenmesi konusundaki hassasiyetimiz; esasen tarihimize, Cumhuriyet dönemindeki kazanımlarımıza ve milletimizin iradesine verdiğimiz önemin ve gösterdiğimiz özenin de çok net bir ifadesidir" dedi.

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, bir dizi temasta bulunmak amacıyla geldiği İzmir'de Vali Yavuz Selim Köşger'i makamında ziyaret etti. Etkinlikte Bakan Nebati'nin yanı sıra AK Parti İzmir milletvekilleri Ceyda Bölünmez Çankırı, Necip Nasır, AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin yer aldı. Valilik Şeref Defteri'ni imzalayan Bakan Nebati, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. İzmir İktisat Kongresi'ne dikkat çeken Bakan Nebati, "İlk kongrenin yapıldığı tarihi binanın, aslına tamamen sadık kalarak yeniden inşa edilmesi sürecinde arkadaşlarımız canla başla çalışmalarını sürdürüyorlar. Kongre'nin gerçekleştirildiği tarihi binanın yeniden ayağa kaldırılması ve tam 100 sene sonra, İzmir İktisat Kongresi'nin yine aynı yerinde düzenlenmesi konusundaki hassasiyetimiz; esasen tarihimize, Cumhuriyet dönemindeki kazanımlarımıza ve milletimizin iradesine verdiğimiz önemin ve gösterdiğimiz özenin de çok net bir ifadesidir. 17-19 Şubat 2023 tarihlerinde, Cumhurbaşkanımızın himayeleri ve teşrifleriyle gerçekleştireceğimiz İzmir İktisat Kongresi, 'Küresel Ekonomik Güç Olma Yolunda Türkiye Ekonomisi' ana temasıyla toplanacaktır. Bakanlığımızın koordinasyonuyla düzenlenen kongrede, Cumhuriyetimizin ilk yüzyılının iktisadi bakımdan değerlendirmesi yapılacak; Türkiye yüzyılında, dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme hedefimiz doğrultusunda, bir gelecek vizyonu ortaya konacaktır" ifadelerine yer verdi.

'BU TOPLANTILAR, ÜLKEMİZ VE DÜNYA TARİHİNİN ÖNEMLİ DÖNÜM NOKTALARINDA DÜZENLEMİŞTİR'

Açıklamaya mübarek üç ayların Türk İslam alemine hayırlar getirmesini dileyerek başlayan Bakan Nebati, "Altını kalın çizgilerle çizmek isterim ki; İzmir, ülkemizin sadece siyasi bağımsızlığının değil aynı zamanda ekonomik bağımsızlığının da temellerinin atıldığı; tarihimize yön vermiş gazi ve güzide şehirlerimizden biri olmasıyla bizler için oldukça özel bir anlam taşıyor. İzmir'imiz, 17 Şubat 1923 tarihinde Banka-Han binasında toplanan İzmir İktisat Kongresi'ne ev sahipliği yapmış, yeni Türkiye'nin ekonomi politikalarının ana hatları burada belirlenmiştir. O dönemki zor koşullar altında toplanan kongreye, istiklal mücadelemizin muzaffer komutanlarından Kazım Karabekir Paşa'nın başkanlık etmesi, ekonomik bağımsızlığa verilen önemi de açıkça ortaya koymuştur. İzmir İktisat Kongresi, milletimizin cephedeki destansı mücadeleleriyle elde ettiği siyasi bağımsızlığını, iktisadi bağımsızlıkla da perçinleyen tarihi bir kongreydi. Kongre'nin açılışında Gazi Mustafa Kemal'in altını çizdiği husus şuydu; 'Siyasi, askeri muzafferiyetler ne kadar büyük olursa olsunlar, iktisadi muzafferiyetler ile tetviç edilemezlerse husule gelen zaferler payidar olamaz, az zamanda söner.' Bizler de Cumhurbaşkanımız liderliğinde, esasen tam olarak bu istikamette yani iktisadi zaferler kazanmak üzere ilerlemeyi kararlılıkla sürdürüyoruz. Tüm küresel çalkantılara rağmen, ekonomimizi istikrarlı ve sağlıklı bir şekilde büyütmek ve güçlendirmek için aynı inanç ve iradeyle çalışıyoruz. İnsanımıza her geçen gün yeni iş imkanları oluşturmaya, yerli sanayimizi ve tarımsal üretimimizi giderek güçlendirirken ihracatta Cumhuriyet tarihimizin rekorlarını ardı ardına kırmaya azimle devam ediyoruz. 1923 yılında gerçekleştirilen ilk İzmir İktisat Kongresi'nden sonra, kongre dört kez daha toplanmış ve bu toplantılar, ülkemiz ve dünya tarihinin önemli dönüm noktalarında düzenlemiştir" diye konuştu.

'GELECEK YÜZYILA DAMGA VURMASI BEKLENEN GELİŞMELER TARTIŞILACAK'

Hem Türkiye hem de dünya için kritik bir dönemde olunduğunu ifade eden Bakan Nebati, “Tüm dünya yıkıcı ve küresel bir salgını atlatıp toparlanma sürecine girerken, jeostratejik gelişmelerin çok daha fazla gündeme geldiği, enerji ve gıda politikalarındaki istikrarın çok daha önem kazandığı bir süreçteyiz. Bu kapsamda, yaklaşık 1 ay önce sizlerle bir araya gelmiş, 1'inci İzmir İktisat Kongresi'nden tam 100 sene sonra, Cumhuriyetimizin ikinci asrına, yani Türkiye yüzyılına adım adım ilerlerken, yine geniş katılımlı bir İktisat Kongresi'ni İzmir'imizde, aynı ruh ve heyecanla düzenleyeceğimizi duyurmuştuk. Bu doğrultudaki tüm çalışmalarımıza yoğun bir şekilde devam ediyoruz. Öte yandan, küresel ekonominin gündemindeki konular da ele alınacak ve gelecek yüzyıla damga vurması beklenen gelişmeler derinlemesine tartışılacaktır. Yaklaşık 100 farklı oturumun düzenleneceği kongrede: küresel salgın sonrası ekonomi paradigmasında yaşanan değişimden Asya'nın yükselişine; sürdürülebilir finanstan 'FinTech' uygulamaları ve 'blockchain' teknolojilerine; yapay zekadan yenilik ekosistemine, iklim değişikliğinden sürdürülebilir çevre ve enerji kaynaklarına; savunma sanayinden altyapı yatırımlarına ve otomotiv sektörü başta olmak üzere sektörel gelişmelere kadar pek çok konu etraflıca ele alınacaktır" şeklinde konuştu.

'DURMAK YOK YOLA DEVAM' DÜSTURUYLA İLERLEYİŞİMİZİ ARALIKSIZ SÜRDÜRÜYORUZ'

Halka açık şekilde düzenlenecek olan kongreye 150'den fazla akademisyen, iş insanı, bürokrat, basın mensubu, profesyonel ve sivil toplum ile sektör temsilcisinin konuşmacı olarak katılacağını belirten Bakan Nebati, "Ülkemiz ekonomi ve akademi dünyasının tanınmış pek çok isminin yer alacağı kongreye, alanında önde gelen yabancı iktisatçılar da katılım gösterecektir. Bu kapsamda 15 farklı ülkeden 30'a yakın yabancı akademisyen ve uzman kongremizde konuşmacı olarak yerlerini alacaktır. Gazi Mustafa Kemal; 'Yerinde duran, geriye gidiyor demektir… İleri, daima ileri!' diyor. 20 yıldan bu yana Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, aynı anlayışla hep ileriye doğru güçlü hamleler yapıyor, 'Durmak yok yola devam' düsturuyla ilerleyişimizi aralıksız sürdürüyoruz. Nitekim son 20 yılda eğitimden sağlığa, mega altyapı yatırımlarından sanayi üretimine, istihdamdan ihracat ve turizme kadar her alanda elde ettiğimiz sayısız kazanımlar ortadadır. Ekonomi alanında, Birinci İzmir İktisat Kongresi'ndeki milli ruhla, milletimizin menfaatlerini her daim ön planda tutarak attığımız cesur ve isabetli adımlar da ortadadır" dedi.

'İKTİSAT KONGRESİ ÖNÜMÜZDE YEPYENİ UFUKLAR AÇACAK'

Bundan tam 100 sene evvel varlık mücadelesi veren Türkiye'nin, bugün küresel ekonomik güç olma yolunda ilerleyen ve geleceğe yön verme iddiası taşıyan bir ülke konumunda olduğunu dile getiren Bakan Nebati, "İnanıyorum ki ilkinden tam 100 sene sonra yine İzmir'de düzenleyeceğimiz İktisat Kongresi, Türkiye Yüzyılı'nı beraberce inşa ettiğimiz bu dönemde, önümüzde yepyeni ufuklar açacak, ilerleyişimizin bir aşama daha kaydetmesine büyük katkılar sunacaktır. Bugün geçmişimize ve yarınlarımıza sahip çıkan tüm vatandaşlarımızı, 17-19 Şubat 2023 tarihleri arasında özel oturumlarla, daha sonra da 4 Mart'a kadar devam edecek oturumlarla vatandaşlarımızı bu güzel kongreye, buluşmaya davet ediyorum. Yıkılan tarihi binanın yeniden arsasının satın alınması ve 17 Şubat tarihine yetiştiriliyor olmasında Valimizin ortaya koyduğu azim, tam Türkiye Cumhuriyeti'nin ortaya koyduğu yüz yıllık azmine ve Cumhurbaşkanımızın son 20 yılda ortaya koyduğu performansın ekipleri tarafından nasıl algılandığını ve Türkiye'nin gücünün ne kadar iyi anlaşılması açısından önemli. İzmir bu kongreye tüm paydaşlarıyla sahip çıkıyor" ifadelerini kullandı. (DHA)

KIZILAY İZMİR TOPLUM MERKEZİ'NİN AÇILIŞINI YAPTI

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, göç krizine müdahale kapsamında 2017 yılında kurulan 'Türk Kızılay İzmir Toplum Merkezi' yeni binasının açılışına katıldı. Bakan Nebati'nin yanı sıra açılışta İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, AK Parti İzmir milletvekilleri Necip Nasır ve Ceyda Bölünmez Çankırı, AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, Türk Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık ile çok sayıda davetli de yer aldı. Burada konuşan Bakan Nebati, "Bu hayat içinde; birileri evinden, yurtlarından kopabiliyor. 'Yok mu bana bakacak' dediğinde Türkiye, hep 'Ben buradayım' demiştir. Suriye'den ve diğer ülkelerden ya da Osmanlı döneminde dünyanın birçok ülkesinde sıkıntı yaşayan kim varsa 'güvenli ülke' diye baktıkları zaman ilk gördükleri yer Türkiye'dir. Ne mutlu bize ki böyle bir ülkenin vatandaşlar ve yöneticileriyiz. Kızılay, bu sorumlulukları üzerine geldiği andan itibaren kendisine yüklenmiş misyonu en iyi şekilde yerine getirmek için çalışmalar yapar. Kızılay, sadece kan bağışı yürüten bir yer değil. Kızılay, dostluğun, kardeşliğin, sıcak bir yuvanın, yumuşak sine hasretini duyan çocukların da aslında yeridir. Gerektiğinde briket evlerle konutlar yapar, insanların yaşamasını sağlar, gerektiğinde Arakan'a gider, gerektiğinde dünyanın herhangi bir ülkesinde sel, afet varsa orada görev yapar. Bunu yaparken de Türkiye gibi bir merkez olan herkesin kendisini güven ortamı olarak bulunduğu bir ülkede bu defa buraya gelenlerin huzur içinde evlerine dönebilmesi, huzur içerisinde yaşayabilmeleri ve bir de böylesi eğitim merkezleri toplum merkezleri inşa ediyor ve eğitiyor. Kızılay gibi Türkiye'nin yüz akı bir kuruluşta ve herkesin ilk aklına geldiğinde imdat çığlığını hissettiği anda gelenlerin merkezindeyiz. İzmir Toplum Merkezi, ihtiyaç duyan herkesin bir merkezi haline gelecek. Türk Kızılay, İzmir Toplum Merkezi'nin sadece sıcak yuva değil aynı zamanda bir topluma adapte, uyum sağlama merkezi öte yandan da geri döndükleri zaman, ellerinde bir iş yaratabilecek kazanımların da yetenekleriyle birleştirildiği bir çalışmanın mahsulü olacak. Dolayısıyla tüm vatandaşlarımızın Kızılay'a gerekli ihtimamı göstermesi ve Kızılay'ın da üzerine yüklenmiş olan bu görev ve sorumluluğu da en iyi şekilde yerine getirebilmek için canla başla çalışmasına devam etmesi gerekiyor" dedi. 

'192 CEMİYET ARASINDA DÜNYA LİDERLİĞİNİ SÜRDÜRDÜ'

Türk Kızılay İzmir Toplum Merkezi'nin 21'inci toplum merkezi olduğunu belirten Türk Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık da bu merkezlerden şu ana kadar 2 milyonun üzerinde kişinin hizmet aldığını, 70 bin civarında kişiye meslek kazandırıldığını ve okula gitmek isteyen çocuklara destek olduklarını söyledi. Kınık, Türk Kızılay olarak geçen yıl 44 milyon kişiye ulaştıklarına dikkat çekti. 192 cemiyet arasında Kızılay'ın 3 farklı kategoride dünya liderliğini sürdürdüğünü vurgulayan Kınık, dünyada en fazla insani yardım ulaştıran ulusal cemiyet olduklarını kaydetti. (DHA)

'YAPILANDIRMA KANUNU' AÇIKLAMASI

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, 'İzmir İş Dünyası Buluşması' programına katıldı. Bakan Nebati'nin yanı sıra toplantıda İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, AK Parti'li milletvekilleri, siyasi parti temsilcileri, oda başkanları ve iş insanları da yer aldı. Programda, 'Yapılandırma Kanunu'na ilişkin açıklamalarda bulunan Bakan Nebati, "Dün Cumhurbaşkanı'mızın açıkladığı müjdelerden en büyüğü, bugüne kadar yapılmış en kapsamlı 'Yapılandırma Kanunu' konusundaki müjdesidir. Halkımızın ve ekonomimizin gereksinimlerini ve gelen talepleri dikkate alarak, kamuya olan yükümlülüklerin hafifletilmesi ve uzun vadeli taksitler şeklinde ödenebilmesi için Cumhurbaşkanı'mızın da belirttiği çalışmaları hazırladık. İnşallah en kısa sürede Meclis'imizin gündemine alınarak yasalaşmasını bekliyoruz. Kanun hem yapılandırma hükümlerini hem de vergi mevzuatında çeşitli yeniliklerin olduğu hükümleri kapsayacak. Yapılandırmaya ilişkin hükümlerle; vergi daireleri, gümrük müdürlükleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, büyükşehir belediyeleri ve belediyeler, il özel idareleri ve yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıklarına ödenmesi gereken kamu alacaklarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin düzenlemeler yapıyoruz" diye konuştu. 

'HANGİ TÜR BORÇ OLURSA OLSUN YAPILANDIRILACAK'

Teklifle vergi ve prim borçları başta olmak üzere çok sayıda kamu kurum ve kuruluşuna süresinde ödenememiş borçların cezalarının kaldırılıp ödenmesinin hazırlandığını belirten Bakan Nebati, "Şunu da belirtmem gerekir ki bugüne kadar diğer yapılandırma yasalarında kapsama alınmayan adli para cezaları dahil olmak üzere idari para cezalarını da yapılandırma kapsamına alıyoruz. Tabi bunların faizlerini de düşük bir oranla güncelleyerek ödenmesini daha kolay hale getiriyoruz. Bu yapılandırma kanununda vergi dairesine ödenmesi gereken hangi tür borç olursa olsun yapılandırılacak. Bir istisnamız var o da 2022 yılı için ödenmesi gereken geçici vergiler. Onlar da zaten beyanname verme süresinde kadar ödenmezse terkin edildiği için kapsama almadık. Ayrıca davalı olan vergi ve prim dosyalarındaki ihtilafları sonlandırarak ödeme imkanı getiriyoruz. Teklifte, matrah artırımı ve işletme kayıtlarının düzeltilmesine imkan sağlayan düzenlemelere de yer veriyoruz. İşletmelerimiz, 2018 ile 2021 yılları için gelir, kurumlar, KDV ve gelir stopaj vergilerinde matrah ve vergi artırımı yaparak vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmayacak. Bu konuda da şunu peşinen belirteyim; arttırılan matrahların vergilerini peşin öderlerse o zaman vergi aslında da yüzde 10 indirim sağlanacaktır. Bu teklifteki önemli bir yenilik de taksit ödeme sürelerini 4 yıla çıkarmamızdır. Böylece vatandaşlarımız yapılandırılan borçlarını 4 yıla yayılan aylık taksitler halinde 48 taksitte ödeyebilecekler. Ödeme süresini uzun tuttuk ancak daha kısa sürede ödemek isteyenlere de ayrıca avantajlar getiriyoruz" dedi.

'2 BİN LİRAYI AŞMAYAN BORÇLARI SİLİYORUZ'

Yapılandırılan borçlar peşin ödenirse küçük oranlar uygulayarak hesaplanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) tutarının yüzde 90'ından da vazgeçileceğini belirten Bakan Nebati, "Eğer yapılandırılan borç idari para cezası ise asıl alacaktan da yüzde 25 oranında indirim sağlıyoruz. 2 bin lirayı aşmayan icralık borcu olan vatandaşlarımızın bu borçlarını tasfiye edecek ortamı zaten daha önce hazırlamıştık. Şimdi de vergi, ceza, faiz gibi hangi türden olursa olsun borcu bulunan vatandaşlarımızın 2 bin lirayı aşmayan borçlarını siliyoruz. Bir kişinin, 31 Aralık 2022 tarihinden önce ödenmesi gereken borçlarının toplamı 2 bin lirayı aşmıyorsa bu düzenleme kapsamında bir defaya mahsus olmak üzere hiçbir şart aramadan borçlarını siliyoruz. Böylece bu borçlar nedeniyle vergi dairelerimiz takip işlemleri yapmayacak, vatandaşımız da takibe muhatap olmayacaktır. Gelelim teklifte yer alan diğer bazı düzenlemelere. Gelir Vergisi Kanunu'nun da yer alan genç girişimci istisnasının tutarını artırıyoruz. Mevcut düzenlemeye göre istisna kapsamında ilk defa işe başlayan gelir vergisi mükelleflerinin üç hesap dönemi kazançlarının yıllık 75 bin lirası gelir vergisinden istisna ediliyor. Söz konusu tutarı 2023 yılı için 150 bin liraya çıkarıyor ve her yıl gelir vergisi tarifesinin ikinci dilimi tutarına paralel olarak artmasını sağlıyoruz. Böylece, izleyen yıllarda, dilim tutarlarında yeniden değerleme oranında artış oldukça, bu istisna da beraberinde artacak" dedi. 

'İZMİR 2021 YILINDA YÜZDE 14,1 BÜYÜMEYİ BAŞARDI'

İzmir'e yönelik açıklamalar da yapan Bakan Nebati, "İzmir, 2021 yılında tam yüzde 14,1 büyümeyi başarmanın yanı sıra ihracatını da 2022 Kasım ayı itibarıyla 20 yıl öncesine göre 6 kat artırarak 16,9 milyar dolara çıkarmıştır. Bu dönemde İzmir, Türkiye'nin en çok ihracat yapan 2'nci ili olmuştur. Ayrıca 2022 kasımı itibarıyla İzmir'in yıllıklandırılmış olarak 3,3 milyar dolar dış ticaret fazlasına ulaşmasını da oldukça kıymetli bulduğumu belirtmek isterim. İzmir, bir sanayi ve tarım şehri olmasının yanı sıra tarihi, doğal ve kültürel zenginlikleriyle aynı zamanda tam bir turizm şehridir. 2022 yılında misafir ettiği 1,5 milyon yabancı ziyaretçiyle turizmin altın yılı olan 2019 yılındaki seviyeyi de aşmayı başarmıştır. Kapanmalara yol açan salgın, Çin'de uygulanan sıfır-covid politikası ve Rusya-Ukrayna Savaşı küresel aktivite ve ticaret üzerinde çeşitli sorunlara yol açtı. Bu gelişmeler sonucunda hızla artan enflasyonu düşürmek amacıyla birçok ülke merkez bankası para politikasında sıkılaşmaya giderken finansman maliyetleri önemli ölçüde yükseldi ve resesyon beklentileri de giderek güçlendi" dedi.

'TÜRKİYE, 2022 YILINDAKİ KRİZLERİ FIRSATA ÇEVİRMEYİ BAŞARMIŞTIR'

2023'e ise emtia fiyatlarındaki gevşeme ve Çin'in salgın önlemlerini gevşetmeye başlamasıyla daha olumlu atmosferde giriş yapıldığını belirten Bakan Nebati, şöyle devam etti:

"Diğer taraftan küresel ısınma nedeniyle yaşanan kuraklık ve doğal afetler ekonomik aktiviteyi uzun vadede baskılayan en büyük tehditlerin başında geliyor. Vatandaşlarımızın da aynı bilinçle israftan sakınarak su ve enerji tasarrufunda bulunmalarının çok kıymetli olduğuna inanıyorum. Türkiye, son yüzyılın en zor yıllarından biri olan 2022 yılındaki krizleri fırsata çevirmeyi başarmıştır. Tüketici güven endeksi gibi öncü göstergeler de 2023 yılında ekonomimiz hakkında olumlu işaretler vermektedir. Bu başarıların temelinde 20 yıldan bu yana elde ettiğimiz kazanımlar olduğu gibi, yatırım üretim ve ihracata odaklanan Türkiye Ekonomi modelimiz de önemli bir paya sahiptir. Nitekim, 2022 yılının ilk 3 çeyreğinde G20 ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ülkelerden biri Türkiye olmuştur. Sürdürülebilir büyüme açısından önem arz eden makine teçhizat yatırımları ülkemizde 12 çeyrektir kesintisiz artmaya devam ediyor" dedi.

'2022 YILINDA TURİZMDE REKORLAR KIRDIK'

Ekonomik aktivitedeki güçlü toparlanma ve etkili politikalar sayesinde, 2021 başlarından 2022 Kasım ayına kadar 4,5 milyon kişiye ilave istihdam oluşturulduğunu kaydeden Bakan Nebati, "Toplam ihracatımızı 254,2 milyar dolara çıkartarak cumhuriyet tarihimizin rekorunu beraberce kırdık. Rusya-Ukrayna Savaşı başladığında kimi çevreler tarafından turizme yönelik felaket senaryoları çizilmiş olsa da uyguladığımız politikalarla 2022 yılında turizmde rekorlar kırdık. Faiz harcamalarının bütçemizden aldığı payı önemli oranda düşürerek oluşturduğumuz mali alanı da her daim eğitime, sağlığa, ulaşıma, yani vatandaşımıza hizmete yönlendirmeye devam ettik. Bu vesileyle buradan şunu da açıkça belirtmek isterim ki nasıl ki 2022'de son 20 yılın en iyi bütçe performanslarından birini sergilediysek 2023 yılında da bütçe disiplininin bozulması gibi bir durum kesinlikle söz konusu olmayacaktır. Nitekim çeşitli destekler, EYT ve ücret artışları gibi kararlarımızı alırken, vatandaşlarımızı her daim gözetmemizin yanı sıra bütçemize etkilerini de titizlikle hesaplıyoruz. Bahsettiğim küresel gelişmelerin ve 2021 sonunda yaşadığımız ani kur artışlarının etkisiyle 2022 yılını yüksek enflasyonla geçirdik. Ancak enflasyonda da son 2 aydır düşüş eğilimine girmiş bulunuyoruz. Kurlardaki oynaklığın azalması, beklentilerdeki iyileşme ve iş dünyamızın fiyat sabitleme ve indirme kampanyamıza devam eden desteğiyle ilerleyen aylarda da enflasyonda belirgin düşüşler görmeye devam edeceğiz" diye konuştu. 

'HAZİNE FAİZ DESTEKLİ KREDİ TUTARINI 150 MİLYAR LİRAYA ÇIKARDIK'

Enflasyondan vatandaşın alım gücünün etkilenmemesi için 2022 yılında 290,4 milyar lira vergi gelirinden vazgeçildiğini belirten Bakan Nebati, "Ayrıca hükümet olarak ücret politikalarında da destekleyici bir duruş sergiliyoruz. Net asgari ücreti yüzde 54,7 artırdık. Asgari ücretten alınan gelir ve damga vergisini kaldırdık ve bu uygulamayı tüm ücret gelirlerinin asgari ücrete isabet eden kısmı için geçerli kıldık. Kamu çalışanlarımızı ve emeklilerimizi bugüne kadar enflasyona ezdirmedik; aylık ve ücretlerinde enflasyonun oldukça üzerinde reel artışlar yaptık. Bu yılın başında da ilave refah payı vererek önemli iyileştirme sağladık. Bu yıl, değerli iş insanlarımıza sağlayacağımız asgari ücret desteğini de 100 liradan 400 liraya çıkardık. Yatırım, istihdam, üretim ve ihracatı önceleyen Türkiye Ekonomi Modeli kapsamında selektif bir yaklaşımla kredileri üretken alanlara yönlendiriyoruz. 2022 yılında Hazine Destekli Kefalet Sistemi kapsamında işletmelerimize toplam 115,7 milyar liralık kredi imkanı sağladık. Aynı yıl, 1,1 milyon esnafımıza yaklaşık 90,5 milyar lira tutarında Hazine Faiz Destekli Kredi kullandırdık. Geçtiğimiz günlerde de esnaflarımıza yönelik Hazine Faiz Destekli Kredi tutarını 100 milyar liradan 150 milyar liraya çıkardık. Bunların yanında, ihracatçılarımıza ve turizmcilerimize uygun faizli ve uzun vadeli ve uzun vadeli 150 milyar lira tutarında kredi imkanı sunuyoruz. Yakın zamanda açıkladığımız 14 yeni KGF paketiyle de 250 milyar liralık kredi tutarını sizlerin kullanımına sunmuş bulunuyoruz" dedi.

'KIŞ VEYA YAZ TURİZMİ KAPSAMINDA PRİM DESTEĞİ VERECEĞİZ'

TOKİ tarafından konut ve konutla birlikte ihale edilen yapım işlerine ilişkin yıl sonuna kadar uygulanmak üzere damga vergisi istisnası getirildiğini söyleyen Bakan Nebati, "Böylece özellikle orta ve alt gelir grubuna yönelik konutların daha uygun şartlarla üretilmesine imkan sağlıyoruz. İzale-i şuyu davaları yoluyla gayrimenkul satışlarında alınan asgari maktu harcın toplamını belli bir tutarla sınırlandırıyoruz. Turizmi teşvik amacıyla, turizm tesislerimizin yaz ve kış sezonlarında çalışmaları durumunda SGK prim desteği sağlıyoruz. Turizmin 12 aya ve ülke çapına yaygınlaştırılması hedefi doğrultusunda; turizm sektöründe çalışan personelin tüm yıl çalışabilmesi ve nitelikli personel istihdamının kalıcı hale getirilmesi için yeni bir destek sistemi düzenliyoruz. Yıl boyunca faaliyet gösteren turizm işletmesi belgeli ve Türkiye Sürdürülebilir Turizm Programı kapsamındaki ve bu program kriterlerinden üçüncü aşama sertifikasına sahip konaklama tesisi iş yerlerinde çalışan sigortalılar için kış veya yaz turizmi kapsamında belirlediğimiz aylarda prim desteği vereceğiz. Ar-Ge tasarım ve destek personelinin merkez ve bölge dışı çalışma sürelerinin yüzde 100'e çıkarılmasına imkan veriyoruz. Bağ-Kur sigortalılık sürelerinin durdurulması ve ihya edilmesine olanak sağlıyoruz. İştirak hissesi ve pay alımı dolayısıyla yapılan finansman giderlerinin, devir sonrası devralan kurum tarafından gider yazılabilmesi imkanını getiriyoruz. Öte yandan eş değer eşya ve yeniden kullanılabilir parçaların sigorta sektöründe kullanılabilmesinin de yolunu açıyoruz" diye konuştu.

'İZMİRLİLERİN BİLMESİ LAZIM'

İzmir İktisat Kongresi hakkında da açıklama yapan Bakan Nebati, "Esasen bu kongre, mevcut tüm küresel çalkantılara ve risklere rağmen, ülkemizi istikrarlı ve sağlıklı bir şekilde büyütmek ve güçlendirmek, insanımızın refahını her geçen gün daha da artırmak için aynı inanç ve iradeyle çalıştığımızın dosta düşmana açık bir ilanı niteliğindedir. Ülkemize hepimiz sahip çıkacağız. Bu bina 17 Şubat'a yetiştirilecek. 1979 yılında yıktırılarak maalesef bir otoparka dönüştürüldüğünü de İzmirlilerin çok iyi bilmesi lazım. Maalesef İzmir gibi bir yerde Mustafa Kemal Atatürk'ün Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk yıllarında toplamış olduğu bu bina, Büyükşehir Belediyesi tarafından yıktırılmış ve otoparka dönüştürülmüş. Şimdi Vali Bey inisiyatif kullanmış arsayı bulmuş, sahipleriyle pazarlık yapmış. Yeri satın almış, Türkiye Cumhuriyeti adına. O bina şimdi kaldığı yerden aslına uygun şekilde yükseliyor. Aynen Türkiye'nin yükseldiği gibi. 1'inci yüzyıl bitti, 2'nci yüzyıla giriyoruz. 2'nci yüzyıla 2023 yılında yani 'Türkiye Yüzyılı'nın inşa edilmeye başlandığı döneme adım atıyoruz. Nerede, İzmir'de? İzmir'e Türkiye sahip çıkıyor" dedi.

'İZMİR BU ÜLKENİN GÖZ BEBEĞİ'

İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı ınsu Kestelli ise İzmir'in Türkiye'nin göz bebeği ve 81 il arasında Türkiye'nin üçüncü büyük ekonomisi olduğunu söyledi.

İzmir Ticaret Odası (İZTO) Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener de konuşmasında, "Ülkemiz ekonomisinin en önemli sorununun enflasyon olduğunu görüyoruz. Bu yüzden, işlerimizin sürdürülebilirliği ve yatırım kararlarını sağlıklı verebilmemiz açısından öncelikli olarak enflasyon seviyesini ve para politikasının yönünü bugünden tahmin etmemiz gerektiğini düşünüyoruz. Bu veriler sadece 2023 için değil; 2024 yılı için de önemli olacak. Aralık ayının baz etkisiyle yüzde 64,27 olarak gerçekleşen yıl sonu enflasyonunda önümüzdeki 3 ayda da düşüşlerin yaşanabileceğini öngörüyoruz. Ancak bu yılın ilk çeyreğinden sonraki kritik dönemde enflasyonun yeniden yükselme eğilimine girme riskini göz ardı edemeyiz. Enflasyonla mücadeleyi sadece baz etkisine bağlamanın doğru olmadığı kanaatindeyiz. Yanı sıra enerji fiyatları, kredi politikası, EYT düzenlemesi ve asgari ücrette yapılan güncelleme ve bunun diğer maaşlara yansımasının baz etkisini azaltacağını ve fiyatlar genel seviyesine ivme kazandırabileceğini de unutmamamız gerekiyor. Enflasyondaki düşüşün nasıl sağlanacağıyla ilgili soru işaretlerinin giderilmesine ve piyasalarda güvenin yeniden tesis edilmesine ihtiyaç var" dedi.

Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi de enflasyonu kontrol altına alana kadar çare olarak enflasyon muhasebesinin hayata geçirilmesi gerektiğine inandığını ifade etti. Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar da öncelikle çözüm bekleyen konulardan birinin enflasyon olduğunu dile getirerek, dünyadaki bütün ülkelerde enflasyon olduğunu ancak Türkiye'nin oran olarak diğer ülkelerden ayrıştığını söyledi.


 

Editör: MURAT ÖZER