Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, tahıl koridoru anlaşmasının uzatılmasıyla ilgli, "5 Mayıs’ta yapılacak toplantı son derece önemli. Çünkü eğer bir olumlu katkı yapılmaz ise 18 Mayıs’ta tahıl sevkiyatı durabilir" dedi. 

Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki Bilim, Teknoloji ve Yenilik Politikaları, Eğitim ve Öğretim Politikaları, Ekonomi Politikaları, Güvenlik ve Dış Politikalar, Hukuk Politikaları, Kültür ve Sanat Politikaları, Sağlık ve Gıda Politikaları, Sosyal Politikalar ve Yerel Yönetim Politikaları Kurullarının faaliyet, politika yapım sürecine olan katkıları ve 'Türkiye Yüzyılı'nın inşasına yönelik geliştirdikleri öneriler kitaba dönüştürüldü. 'Cumhurbaşkanlığı Politika Kurulları: Faaliyetler ve Hedefler' kitabının tanıtımı Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın tarafından yapıldı.

Kalın, 2018 yılında hayata geçirilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte ülkenin yönetim modelinde çok önemli değişiklikler hayata geçirildiğini söyledi. Kalın, 9 politika kurulunun önemli çalışmalara imza attığını belirterek, "Özellikle hızlı karar alabilme, Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı bir takım siyasi, ekonomik, güvenlik ve diğer konularla ilgili sorunlarda etkin çözüm üretebilme anlamında ülkemizin yönetimine ciddi katkılar sağlamıştır. Özellikle pandemi döneminde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ve politika kurullarının ne kadar kritik bir rol oynadığını biz bizzat işin mutfağında olan kişiler olarak gördük" dedi. 

'5 MAYIS'TAKİ TOPLANTI SON DERECE ÖNEMLİ'

Soruları da cevaplayan Kalın, tahıl koridorunun devamına ilişkin soru üzerine, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın, Türkiye, Rusya ve Ukrayna savunma bakan yardımcılarının 5 Mayıs'ta İstanbul'da bir araya geleceklerini açıkladığını hatırlattı. Kalın, "Aslında biz ilk olarak bu sürenin 3 ya da 4 ay uzatılması yönünde bir teklif ve telkinde bulunmuştuk; ama Ruslar bunu 2 ay ile sınırladılar. Çünkü Rusların kendilerine göre haklı birtakım talepleri ve şikayetleri var. Özellikle lojistik, sigorta ve liman hizmetleri konusunda Avrupalı şirketler gerekli desteği sağlamıyorlar, ikincil yaptırımlardan korktukları için. Resmi olarak Rus tahılı üzerinden herhangi bir yaptırım söz konusu değil; ama fiilen Ruslar kendi tahıllarını çıkartma konusunda ciddi sıkıntı yaşıyorlar. İkinci olarak gübrenin sevkiyatı ile ilgili onun hammaddesi olan amonyak ve onun sevkiyatı ile ilgili Ukrayna limanları üzerinden gönderilmesi ile ilgili bir tartışma devam ediyor 3-4 aydır. Biz de aslında fiilen bunu sonuçlandırmaya çalışıyoruz Türkiye olarak. Esirlerin mübadelesi, amonyak ve gübrenin sevkiyatıyla ilgili konuda bir çözüm olursa bu da anlaşmanın bir parçası olarak hayata geçirilecek. 5 Mayıs’ta yapılacak toplantı bu bakımdan son derece önemli. Çünkü eğer bir olumlu katkı yapılmaz ise 18 Mayıs’ta tahıl sevkiyatı durabilir. Ruslar bu konuda kendilerince haklı olarak beklentilerinin karşılanmadığını ileri sürerek bunu tek taraflı durdurabilirler. Bu da tabii gıda sevkiyatı konusunda ciddi sıkıntılara yol açar. Özellikle yaz aylarına doğru ilerlediğimiz şu dönemde bunlar çok kritik kararlar" şeklinde konuştu.

'SURİYELİ MÜLTECİLERİN GERİ DÖNMESİNİ İSTİYORUZ'

Kalın, Türkiye-Suriye-Rusya-İran toplantılarının devamına yönelik soru üzerine de, "Geçen toplantıda konular daha çok güvenlik, terörle mücadele, mülteciler konularına odaklanmıştı. O yüzden dışişleri bakanımızdan ziyade savunma bakanımız ve istihbarat başkanımız katıldı. Bir sonraki toplantıya bizim de seçim takvimimizi dikkate alarak Dışişleri Bakanımız, veyahut bakan yardımcımız katılabilir. Biz bu süreci devam ettireceğiz bundan sonra da. Orada bizim için 3 tane ana konu var. 1’ncisi terörle mücadele konusunda net bir tavrın sergilenmesi. Yani PKK ve iltisaklı gruplara karşı net bir tavır alınmasını bekliyoruz. 2’ncisi mültecilerin güvenli, onurlu ve gönüllü bir şekilde ülkelerine dönüşünü sağlayacak zeminin Suriye tarafında sağlanması ve bunun için birtakım garantilerin verilmesi. Bu konuda da detaylı çalışmalar ve müzakereler devam ediyor. Biz nihai olarak tabii ki Suriyeli mültecilerin geri dönmesini istiyoruz. Son olarak siyasi sürecin ilerletilmesi. Yani; Anayasa Komisyonu çalışmalarının devam etmesi ve siyasi sürecin de ilerletilerek Suriye muhalefetinin de bu süreçte konumunu muhafaza etmesi. Bunlar bizim temel ana müzakere konularımız" dedi.

'NEMESİS ANITINA TEPKİ VERMEMEMİZ SÖZ KONUSU OLAMAZDI'

Kalın, Ermenistan'da Nemesis anıtının açılması ardından Türk hava savasının Ermenistan'a kapatılması kararıyla ilgili, "Bizim Ermenistan ile başlattığımız normalleşme süreci; bunlar bölgesel barış ve istikrara katkı sağlamayı hedefleyen temel adımlardır. Şimdi bütün bunları adeta kenara koyarcasına böyle bir anıtın açılması yani Türkiye’nin tarihinin hafızasını hedef alan, bizi işlemediğimiz bir suçla, soykırımla itham eden bir faaliyetin, bir eylemin karşılıksız kalması beklenemezdi. Ve bunun elbette böyle sonuçları olur; hava sahasının kapatılması gibi. Süreci olumlu etkilemesini değerlendirmek hayalperestlik olur. Umarım bu konuda Ermenistan tarafı da değerlendirmeleri yapar" ifadelerine yer verdi. (DHA)

Editör: MURAT ÖZER