Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, “Kemerburgaz’a taşınmamız, Galatasaray’a yakışan ve günün koşullarına uygun bir tesisin orada yapılması mecburiyet. Galatasaray’ı kim yönetmeye talip olursa olsun bunu yapmak zorundadır” dedi.

Galatasaray Spor Kulübü'nün Divan Kurulu Kasım Ayı Olağan Toplantısı, Ali Sami Yen Spor Kompleksi Nef Stadyumu Özhan Canaydın Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantı başlamadan önce Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, şehitlerimiz, sarı-kırmızılı kulübün kurucusu ve 1 numaralı üyesi Ali Sami Yen ve arkadaşları ile yakın zamanda yaşamını yitirmiş olan üyelerin anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Judoda madalya kazanan sporcuların alkışlanmasının ardından Galatasaray Spor Kulübü Divan Kurulu Başkanı Aykutalp Derkan açılış konuşmasını gerçekleştirdi.

DURSUN ÖZBEK: “HEM GALATASARAY HEM DE TÜRK FUTBOLU İÇİN DOĞRULARI SÖYLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Galatasaray Spor Kulübü'nün Divan Kurulu Kasım Ayı Olağan Toplantısı'nda sarı-kırmızılı kulübün başkanı Dursun Özbek açıklamalarda bulundu. Federasyon ve medya ile mücadele ettiklerine değinen Özbek, “Bugün, bu divan toplantısında siz değerli üyelerimizle Galatasaray üzerine biraz dertleşmek istiyorum. Bildiğiniz gibi, son dönemde gerek Federasyon gerekse medya içinde yerleşmiş odaklarla büyük bir mücadele içerisindeyiz. Sadece kendi çıkarlarını düşünen ve bu çıkarlar için gözünü kırpmadan Türk futbolunu manipüle eden bu grupla savaşımız bir günde bitmeyecek değerli arkadaşlar. Biz, hem Galatasaray hem de Türk futbolu için doğruları söylemeye devam edeceğiz. Bir adım bile geri adım atmadan bu mücadeleden zaferle çıkacağız, buna gönülden inanıyorum. Bu mücadele bizi bir saniye bile yormaz, yaralamaz. Bizi asıl yaralayan, bu şer odaklarının ürettiği akla hayale sığmayacak yalanlara inanıp, o yalanlar üzerinden bizi yıpratmaya çalışan bazı Galatasaraylılar. Tek amaç var: ilk günden beri oluşturmaya çalıştığımız birlik ve beraberlik ortamını, sevgi iklimini engellemeye çalışmak. Galatasaray bugüne kadar kutuplaşmadan, küskünlüklerden ne yarar gördü arkadaşlar, soruyorum size. Biz, bu sevgi iklimini sağlamak için çaba göstermekten vazgeçmeyeceğiz ve sizin desteğinizle Galatasaray’da birliği, beraberliği sağlayacağız. Seçildiğimiz günden bugüne samimi eleştirileri her zaman dikkate aldık. Ama bizim bu samimiyetimizin bir zayıflık gibi anlaşılmasına, suistimal edilmesine de kesinlikle izin vermeyiz” diye konuştu.

"HİÇ UTANMADAN BİZİ SOSYAL MEDYADA SUÇLU İLAN ETTİLER"

Metin Görgün’ün vefatı hakkında konuşan Dursun Özbek, “Buradan son dönem yaşadığımız bir konuyu sizinle paylaşıp, ilk ağızdan açıklığa kavuşturmak istiyorum. 11 sene Galatasaray formasını terletmiş, eski sporcumuz Metin Görgün’ün vefatından sonra yazılanlar, paylaşılanlar… Tüm nakit sıkışıklığına rağmen, Galatasaray vadesi gelmeden ödemeleri yapmış, yükümlülüklerini yerine getirmiş. Bu gerçeğe rağmen, hiç utanmadan bizi sosyal medyada suçlu hatta katil ilan ettiler. Bu kişilerle alakalı hukuki süreci başlattık ve takip edeceğiz. Bundan sonra herkes Galatasaray ismini nasıl kullandığına dikkat edecek. Bu vesileyle bir kez daha Allah’tan rahmet, ailesine sabır diliyorum” diye konuştu.

“BURADA AMACIMIZ BİR ENKAZ EDEBİYATI YAPMAK KESİNLİKLE DEĞİL”

Galatasaray’ın mali açıdan önemli adımlar attığına değinen Dursun Özbek, “İçinde bulunduğu zor durumdan çıkmak için çok önemli adımlar atıyor değerli arkadaşlar. Göreve geldiğimiz 11 Haziran’dan bugüne yaklaşık 850 milyon TL’lik bir ödeme yapmışız. Burada amacımız bir enkaz edebiyatı yapmak kesinlikle değil ama bu bizim realitemiz. Bunun bilinmesi gerekiyor. Üstelik bu ödemeleri Avrupa kupaları ve Token gibi gelirlerimiz olmadan yaptık. Ayrıca şunu da belirtmek istiyorum; 30 Haziran’dan itibaren Bankalar Birliği anlaşmasına bağlı olarak gelirlerimizden %25-50 arası kesinti yapılmaya başlandı. Tüm bu ödemeleri, kesintilerle birlikte düşen gelirimize karşın yaptık. Sadece bu durum bile Bankalar Birliği anlaşmasından çıkmamızın ne kadar gerekli olduğunu gösteriyor. Artık bu konuda hiç şüpheye mahal yok” dedi.

“MECİDİYEKÖY’DEKİ PROJE ÇOK ÖNEMLİ”

Mecidiyeköy’deki proje hakkında bilgi veren Özbek, “Galatasaray’ın Bankalar Birliği Anlaşması’ndan çıkması, sürdürülebilir bir finansal yapıya kavuşması, ona bağlı olarak sürdürülebilir sportif yaşam içine girmesi için olmazsa olmaz projemiz Mecidiyeköy projesi. Mecidiyeköy’deki binamız 2014’te rahmetli Duygun Ağabey döneminde çalışmaya başlamış, sevgili başkanım o zaman bu işe beni memur etti. Orada uygulanan proje itibarıyla inşaata başladık. Kaba inşaatı bitti ve cephesi kapandı. O günden beri o vaziyette duruyor. Günün şartlarına uygun olarak orada uygulanan proje esnek bir projeydi. Her manada kullanılabilirdi. Otel, rezidans, ofis ve her türlü ihtiyaca cevap verebilirdi. Bugünün koşullarına bağlı olarak Mecidiyeköy’deki binamızın en uygun şekilde değerlendirilmesine şu yönde karar aldık. Rezidans yapalım ve satalım dedik. Satmakta tek gayemiz var. Günde yaklaşık 1 milyon 200 bin TL faiz ödemesinden kurtulmak. Senelik hesaplarsak 400 milyon TL faiz ödüyoruz. Bu ödeme ile başa çıkılamaz. Gelirlerin düştüğü, ekonominin çok iyi gitmediği bu gibi dönemlerde Galatasaray’ın bir spor kulübü olarak icraatına büyük sekte vurmaktadır. Kaldı ki sportif faaliyetleri yürütürken gerek enflasyonun gerek azalan naklen yayın gelirlerinin dikkate alınması gerekiyor. Onun için Mecidiyeköy’deki proje çok önemli” şeklinde konuştu.

"KEMERBURGAZ'A TAŞINMAK MECBURİYET"

Kemerburgaz projesini kulübe kazandırmayı çok önceden düşünmeye başladıklarını belirten başkan Özbek, "Florya tesislerimiz 40 sene önce başkanlarımız tarafından yapıldı. 40 senedir aynı. Gelişen futbol ekonomisine gereklerine bakarak değerlendirirseniz, 40 sene evvelki tesislerle futbolda başarılı olmaya çalışıyoruz. Kemerburgaz’a taşınmamız, Galatasaray’a yakışan ve günün koşullarına uygun bir tesisin orada yapılması mecburiyet. Galatasaray’ı kim yönetmeye talip olursa olsun bunu yapmak zorundadır. Hem Mecidiyeköy’de hem Kemerburgaz’da gerekli koşullar sağlandıktan sonra sizi de davet ederek buradaki projelerimizin ne aşamada olduğunu fiziki olarak göstereceğiz. Florya projesinde son aşamaya geldik. Projede bize ait olmayan 40 dönümlük araziyi satın almak için her türlü hazırlığı yaptık. Bunu Galatasaray’a kazandırmak çok önce düşündüğümüz ve sizle paylaştığımız bir proje. 65 dönümlük arazinin imarı mevcut. Bu imar çerçevesinde 97 bin metrekare Florya’da satılabilir alan ortaya çıkıyor. Yaptığım araştırmaya göre Florya’da satılabilir gayrimenkullerin metrekaresi brüt üzerinden 120 bin TL civarında. Süreç içinde nereye gideceğini siz hesaplayın. Yaklaşık 2-2,5 sene geleceği var projenin. Biz hemen harekete geçeceğiz. Arsanın alımını süratle bitirdikten sonra orada proje hazır. Burayı değerlendirmek için elimizden geleni yapacağız” açıklamalarında bulundu.

“GALATASARAY MEVCUT GAYRİMENKULLERİNİ BUGÜN OLDUĞU ŞEKLİYLE SATSA BORCUNA YETMİYOR”

117 yıllık kulübün spor faaliyetlerini sürdürmesi için finansal yapının düzelmesi gerektiğinin altını çizen Özbek, “Galatasaray mevcut gayrimenkullerini bugün olduğu şekliyle satsa borcuna yetmiyor. Zaman zaman gayrimenkul ve inşaat şirketi miyiz şeklinde tenkitler alıyoruz. Elbette değil. Galatasaray’ın ne olduğu ve ne amaçla kurulduğu hepimizce malum. Eğer esas faaliyetlerine bağlı olarak para kazanamıyorsan, kar edemiyorsan bir alternatif geliştirmek zorundasın. Bu bir sürü mecrada olabilir. Galatasaray’ı yöneten kişilerin bu mecburiyeti var. Biz 117 yıldan beri sürdürdüğümüz sportif faaliyetlerimizi sürdürmek zorundayız. Buna hizmet etmek için her türlü enstrümanı kullanmalıyız. 2000’e yakın amatör sporcumuz, antrenör var. 15 bine yakın spor okullarında spor öğretmeye çalıştığımız çocuklarımız var. Bu sistem büyüyerek devam etmek zorundadır. Onun için öncelik finansal yapının düzelmesinde. Buradan istihsal edilecek paralar çok büyük paralar. Bunun yönetilmesi, nasıl kullanılacağı konusunu genel kurullarda, divanda konuşarak karar vermemiz lazım. Bu projeler çok önemli ama hayata geçmesinin bir tek şartı var. Sizin desteği olmadan bizim bu projeleri yapma şansımız sıfır. Onun için her defasında küskünlüklerimiz varsa barışalım, birbirimizi sevelim, birlikte olalım. Mücadele edeceğimiz o kadar çok konu var ki, burada birbirimizle mücadele etmenin gereği olmadığını düşünüyorum” ifadelerine yer verdi.

 

Editör: MURAT ÖZER